كَمَثَلِ الشَّيْطَانِ إِذْ قَالَ لِلْإِنسَانِ اكْفُرْ فَلَمَّا كَفَرَ قَالَ إِنِّي بَرِيءٌ مِّنكَ إِنِّي أَخَافُ اللَّهَ رَبَّ الْعَالَمِينَ
Ke meseliş şeytâni iz kâle lil insânikfur, fe lemmâ kefere kâle innî berîun minke innî ehâfullâhe rabbel âlemîn(âlemîne).
ke | : gibi |
meseli | : durum, hal |
eş şeytâni | : şeytan |
iz | : o zaman |
kâle | : dedi |
li el insâni | : insana |
ukfur | : inkâr et |
fe lemmâ | : fakat olduğu zaman |
kefere | : inkâr etti |
kâle | : dedi |
in-nî | : muhakkak ki ben |
berîun | : uzağım |
min-ke | : senden |
in-nî | : muhakkak ki ben, elbette ben |
ehâfu allâhe | : Allah’tan korkarım |
rabbe | : Rab |
el âlemîne | : âlemlerin |
Diyanet İşleri = Münafıkların durumu ise tıpkı şeytanın durumu gibidir. Çünkü şeytan insana, “İnkâr et” der; insan inkâr edince de, “Şüphesiz ben senden uzağım. Çünkü ben âlemlerin Rabbi olan Allah’tan korkarım” der.
Abdulbaki Gölpınarlı = Şeytan gibi, hani insana, kâfir ol der de insan kâfir oldu muydu, şüphe yok ki der, ben senden tamâmıyla uzağım, şüphe yok ki ben, âlemlerin Rabbi Allah'tan korkarım.
Abdullah Parlıyan = Yahudileri aldatan münafıkların durumu da, tıpkı şeytanın durumuna benzer ki; insana “İnkar et!” dedi, insan da inkâr edince: “Ben senden uzağım, senin yaptıklarından sorumlu değilim, ben alemlerin Rabbi olan Allah'tan korkarım” dedi.
Adem Uğur = Münafıkların durumu tıpkı şeytanın durumu gibidir. Çünkü şeytan insana "İnkâr et" der. İnsan inkâr edince de: Ben senden uzağım, çünkü ben âlemlerin Rabbi olan Allah'tan korkarım, der.
Ahmed Hulusi = (Yahudi münafıkların ibretlik durumu) insana: "Küfret (hakikatini inkâr ile bedenselliği yaşa esfeli sâfîliyn olan dünyaN yaşamında)!" diye fikir veren şeytanın ibretlik durumu gibidir! (İnsan) küfrettiğinde (hakikatini inkârda kilitlendiğinde ise), "Muhakkak ki ben senden berîyim! Doğrusu ben Rabb-ül âlemîn olan Allâh'tan korkarım" dedi.
Ahmet Tekin = Müslüman görünerek İslâm’a karşı gizli eylem planları ve eylem yapan münâfıkların durumu, tıpkı şeytanın durumu gibidir. Şeytan insana:'İnkâr et, nankörlük et' der. İnkâr edip nankörlük edince de:'Benim seninle ilgim yok, senden uzağım. Ben, âlemlerin, bütün varlıkların Rabbi Allah’tan korkarım.' der.
Ahmet Varol = Tıpkı şeytanın durumu gibi. O insana: 'İnkar et' dedi. (İnsan) inkar edince de: 'Ben senden uzağım. Doğrusu ben alemlerin Rabbi Allah'tan korkuyorum' dedi.
Ali Bulaç = Şeytanın durumu gibi; çünkü insana "İnkâr et" dedi, inkâr edince de: "Gerçek şu ki, ben senden uzağım. Doğrusu ben, alemlerin Rabbi olan Allah'tan korkarım" dedi.
Ali Fikri Yavuz = (Yahudi’leri savaşa teşvik hususunda münafıkların hali), şeytanın hali gibidir: Hani insana “Kâfir ol.” demişti de, kâfir olunca: “- Ben, senden berîyim; çünkü ben âlemlerin Rabbi olan Allah’dan korkarım.” deyiverdi.
Ali Ünal = (Onları savaşa teşvik eden münafıkların) durumu ise tıpkı şeytanın durumunu andırmaktadır ki, o şeytan, önce insana “İnkâr et!” diye telkinde bulunur; insan inkâr edince de, “Ben senden uzağım, seninle bir alâkam olamaz; çünkü ben, Âlemlerin Rabbi Allah’tan korkarım.” der (ve sıvışır).
Bayraktar Bayraklı = Münafıklar şeytan gibidirler. Çünkü şeytan insana, “İnkâr et” der. İnsan inkâr edince de, “Ben senden uzağım; çünkü ben, âlemlerin Rabbi olan Allah'tan korkarım” der.[624]
Bekir Sadak = Ikiyuzlulerin durumu insana: «Inkar et!» deyip, insan da inkar edince: «Dogrusu ben senden uzagim; alemlerin Rabbi olan Allah'tan korkarim» diyen seytanin durumu gibidir.
Celal Yıldırım = (Bunların) misâli, hani insana ; «İnkâr et» diyen ve insan inkâr edince de, «doğrusu ben senden beriyim, uzağım ; ben elbette âlemlerin Rabbından korkarım» diyen Şeytan'a benzer.
Cemal Külünkoğlu = Münafıkların durumu ise tıpkı şeytanın durumu gibidir. Çünkü şeytan insana: “İnkâr et” der; (insan) inkâr edince de: “Şüphesiz ben senden uzağım. Çünkü ben âlemlerin Rabbi olan Allah'ın (azabından) korkarım” der.
Diyanet İşleri (eski) = İkiyüzlülerin durumu insana: 'İnkar et!' deyip, insan da inkar edince: 'Doğrusu ben senden uzağım; Alemlerin Rabbi olan Allah'tan korkarım' diyen şeytanın durumu gibidir.
Diyanet Vakfi = Münafıkların durumu tıpkı şeytanın durumu gibidir. Çünkü şeytan insana «İnkâr et» der. İnsan inkâr edince de: Ben senden uzağım, çünkü ben âlemlerin Rabbi olan Allah'tan korkarım, der.
Edip Yüksel = Onlar tıpkı şeytan gibidir: İnsana, 'İnkar et' der. Sonra o inkar edince de, 'Benim seninle bir ilişkim yok. Ben, evrenlerin Rabbi ALLAH'tan korkarım,' der.
Elmalılı Hamdi Yazır = Tıbkı Şeytanın meseli gibi ki hani insana küfret dedi de küfredince ben dedi senden beriyim, çünkü ben âlemlerin rabbi olan Allahdan korkarım
Elmalılı (sadeleştirilmiş) = Tıpkı şeytanın meseli gibi ki, insana: «İnkar et!» dedi de, inkar edince: «Ben senden uzağım; çünkü ben alemlerin Rabbi olan Allah'tan korkarım!» dedi.
Elmalılı (sadeleştirilmiş-2) = (Yahudileri kandıran münafıkların durumu da) tıpkı şeytanın durumuna benzer ki insana «İnkâr et.» dedi, (insan) inkar edince de: «Ben senden uzağım, ben âlemlerin Rabb'i Allah'tan korkarım!» dedi.
Gültekin Onan = Şeytanın durumu gibi; çünkü insana "küfret" dedi; küfredince de: "Gerçek şu ki, ben senden uzağım. Doğrusu ben, alemlerin rabbi olan Tanrı'dan korkarım" dedi.
Harun Yıldırım = Şeytanın durumu gibi; çünkü insana: “İnkâr et!” der. İnkâr edince de: “Gerçek şu ki, ben senden uzağım, çünkü ben alemlerin Rabbi Allah’tan korkarım.” der.
Hasan Basri Çantay = (Yahudileri muhaarebeye teşvıyk eden münafıkların haali de) şeytanın haali gibidir. Çünkü (şeytan) insana «Küfret» der de o küfredince «Ben hakıykaten senden uzağım. Çünkü ben aalemlerin Rabbi olan Allahdan korkarım» der!
Hayrat Neşriyat = (Onların misâli;) şeytanın hâli gibidir ki, hani insana: 'İnkâr et!' demişti. Artık(insan) inkâr edince de: 'Doğrusu ben, senden uzağım; çünki ben âlemlerin Rabbi olan Allah’(ın azâbın)dan korkarım!' demişti.
İbni Kesir = Şeytanın durumu gibi; hani o, insana; küfret, deyip de küfredince; doğrusu ben senden uzağım, çünkü ben; alemlerin Rabbı Allah'tan korkarım, demişti.
Kadri Çelik = (İkiyüzlülüklerinin durumu,) İnsana, “İnkâr et” deyip insan da inkâr edince, “Doğrusu ben senden uzağım; âlemlerin Rabbi olan Allah'tan korkarım” diyen şeytanın durumu gibidir.
Muhammed Esed = tıpkı Şeytanın insana: "Hakikati inkar et!" deyip (insan da) inkar edince, "Bak, ben senden, (senin yaptıklarından) sorumlu değilim, ben bütün alemlerin Rabbi olan Allah'tan korkarım!" dediği zaman(ki) gibi.
Mustafa İslamoğlu = Tıpkı malum Şeytan örneğinde olduğu gibi: Hani o insana "inkar et" diye telkin eder, ona uyup inkar edince de "Ben senin yaptığından sorumlu değilim, çünkü ben alemlerin Rabbi Allah'tan korkarım" der.
Ömer Nasuhi Bilmen = Şeytanın meseli gibi ki, vaktiyle insana «Kâfir ol!» dedi, Vaktâ tâ ki kâfir oldu. (Şeytan) Dedi ki: «Şüphe yok ben senden uzağım. Muhakkak ki ben âlemlerin Rabbinden korkarım.»
Ömer Öngüt = (Münafıkların durumu) şeytanın durumu gibidir. Çünkü şeytan insana: "İnkâr et!" der. İnkâr edince de: "Ben senden uzağım, ben âlemlerin Rabbi olan Allah'tan korkarım. " der.
Şaban Piriş = Tıpkı şeytan gibidirler. Hani o insana: -İnkar et! der, İnsan da inkar edince: -Ben senden uzağım, ben Alemlerin Rabbinden korkarım! der.
Sadık Türkmen = Münafıkların durumu ise tıpkı şeytanın durumu gibidir. Çünkü şeytan insana; “İnkâr et” der, insan inkâr edince de; “Şüphesiz ben senden uzağım. Çünkü ben âlemlerin Rabbi olan Allah’tan korkarım” der.
Seyyid Kutub = İkiyüzlülüklerinin durumu insana: «inkar et» deyip insan da inkar edince: «Doğrusu ben senden uzağım; alemlerin Rabbi olan Allah'tan korkarım» diyen şeytanın durumu gibidir.
Suat Yıldırım = Yahudileri savaşa teşvik eden münafıkların durumu ise tıpkı şeytan’ın durumuna benzer ki o, insana: "Dine inanma, reddet!" diye telkin eder. O kendisine kulak verip kâfir olunca da şöyle der: "Ben senden uzağım. Çünkü ben âlemlerin Rabbinden korkarım!"
Süleyman Ateş = (Onların durumu) tıpkı şeytânın durumuna benzer ki insana "İnkâr et" dedi. (İnsan) inkâr edince de: "Ben seden uzağım, ben âlemlerin Rabbi Allah'tan korkarım!" dedi.
Tefhim-ul Kuran = Şeytanın durumu gibi; çünkü insana «Küfret!» dedi, o da küfre sapınca: «Gerçek şu ki, ben senden uzağım. Doğrusu ben, alemlerin Rabbi olan Allah'tan korkarım» dedi.
Ümit Şimşek = Şeytanın hali de böyledir. İnsana 'Kâfir ol' der. O kâfir olduğunda da 'Ben senden uzağım; çünkü ben Âlemlerin Rabbi olan Allah'tan korkarım' deyiverir.
Yaşar Nuri Öztürk = Durumları, şeytanın durumuna benziyor. Hani, şeytan insana, "Küfret/inkâr et!" der, insan küfür ve inkâra sapınca da şöyle konuşur: "Vallahi ben senden uzağım; ben, âlemlerin Rabbi olan Allah'tan korkarım!"
İskender Ali Mihr = (Münafıkların size vaadleri), şeytanın (vaadlerinin) durumu gibidir. İnsana: “İnkâr et (kâfir ol).” demişti. Fakat, inkâr ettiği zaman: “Muhakkak ki ben senden uzağım, elbette ben, âlemlerin Rabbi Allah’tan korkarım.” dedi.
İlyas Yorulmaz = Şeytanın durumu gibi, insana “Doğruları inkar et” dediğinde, insan inkar ettiği zaman “Ben (inkar etmenden dolayı) senden uzağım, ben alemlerin Rabbi Allah dan korkarım” der.