مَن كَانَ يَظُنُّ أَن لَّن يَنصُرَهُ اللَّهُ فِي الدُّنْيَا وَالْآخِرَةِ فَلْيَمْدُدْ بِسَبَبٍ إِلَى السَّمَاء ثُمَّ لِيَقْطَعْ فَلْيَنظُرْ هَلْ يُذْهِبَنَّ كَيْدُهُ مَا يَغِيظُ
Men kâne yezunnu en len yensurahullâhu fîd dunyâ vel âhırati felyemdud bi sebebin ilâs semâi summelyakta’ felyenzur hel yuzhibenne keyduhu mâ yagîz(yagîzu).
men | : kim |
kâne | : oldu |
yezunnu | : zanneder |
en len yensure-hu | : ona asla yardım etmez |
allâhu | : Allah |
fî ed dunyâ | : dünyada |
ve el âhıreti | : ve ahiret |
felyemdud (fe li yemdud) | : böylece, o zaman uzatsın |
bi sebebin | : sebebi, vesileyi, aracı (bir irtibat vesilesini) |
ilâ es semâi | : semaya |
summe | : sonra |
li yakta’ | : kessin |
felyenzur (fe li yenzur) | : o zaman baksın |
hel | : mı |
yuzhibenne | : giderir |
keydu-hu | : onun tuzağı, hilesi |
mâ yagîzu | : öfkelendiği şey |
Diyanet İşleri = Her kim ona (Muhammed’e) Allah’ın dünyada ve ahirette asla yardım etmeyeceğini zannediyorsa hemen tavana bir ip çeksin, sonra kendini assın da bir baksın; başvurduğu (bu yöntem), öfkelendiği şeyi giderecek mi?
Abdulbaki Gölpınarlı = Allah, peygambere dünyâda da, âhirette de yardım etmeyecek sanan bilsin ki yardım edecektir, isterse tavana bir ip takıp assın kendini de ölsün ve baksın da görsün, bu yaptığı düzen, kızdığı şeyi ortadan kaldırır mı?
Abdullah Parlıyan = Her kim Allah'ın peygamberine bu dünyada ve ahirette yardım etmeyeceğini düşünüyorsa kendisine bir çare bulup göklere uzansın, Allah'la olan bütün bağlantılarını kessin ve böylece görsün bakalım, bu kurduğu düzen onu sıkıntısından kurtaracak mı?
Adem Uğur = Her kim, Allah'ın, dünya ve ahirette ona (Resûlüne) asla yardım etmeyeceğini zannetmekte ise, (Allah ona yardım ettiğine göre) artık o kimse tavana bir ip atsın; (boğazına geçirsin); sonra da (ayağını yerden) kessin! Şimdi bu kimse baksın! Acaba, hilesi (bu yaptığı), öfke duyduğu şeyi (Allah'ın Peygamber'e yardımını) gerçekten engelleyecek mi?
Ahmed Hulusi = Kim Allâh'ın (hakikatindeki Esmâ kuvvelerinin) kendisine dünyada ve gelecek yaşamında yardımcı olmayacağını zannediyorsa, bir sebep ile (tefekkürle) semâya (bilincine) yönelsin, sonra (bedensiz sırf bilinç olarak beden bağını) kessin de bir baksın; (kendini yalnızca beden zannetmesiyle düştüğü) tuzağı, öfkelendiği şeyi (Rabbinin kulu olması gerçeğini) ortadan kaldırıyor mu?
Ahmet Tekin = Allah’ın, dünya ve âhirette, ebedî yurtta Rasûlüne asla yardım etmeyeceğini sanan kimseler, güçleri yetiyorsa eğer, herhangi bir vasıta ile göğe çıksınlar, sonra da yardımı kessinler. Değilse takındıkları düşmanca tavırların, gizli mücadele planlarının, kurdukları tuzakların, öfke duydukları şeyi, İslâm’ın ilerlemesini, Kur’ân’ı, Allah’ın peygambere, müslümanlara yardımını ortadan kaldırmadığını görerek akıllarını başlarına toplasınlar.
Ahmet Varol = Kim Allah'ın ona (peygambere) dünyada ve ahirette yardım etmeyeceğini sanıyorsa göğe bir araç uzatsın sonra kessin de baksın bakalım bu oyunu onun öfkesini giderecek mi? [1]
Ali Bulaç = Her kim Allah'ın, Peygamberine dünya ve âhirette yardım etmeyeceğini sanıyorsa, göğe ulaşacak bir çare arasın; sonra eğer mümkünse o yardımı kessin. Baksın bu hilesi, kızdığı yardımı engelleyecek mi?
Ali Fikri Yavuz = Kim ki, Allah, Peygambere dünyada ve ahirette asla yardım etmez zannediyorsa, hemen yukarıya (evinin tavanına) bir ip uzatsın, sonra intihar etsin (boğulsun) de baksın, yaptığı bu iş, kendini öfkelendirmekte olan Allah’ın (Peygamberine) yardımını giderecek mi? (Çatlasa, patlasa, yine de Allah, Peygamberine, hem dünyada hem ahirette zafer verecektir.)
Ali Ünal = Kim Allah’ın, Rasûlü’ne dünyada (şanını yüceltme ve dinini hakim kılma konusunda) ve Âhiret’te (O’nu rahmetiyle sarıp sarmalama hususunda) yardım etmeyeceğini sanıyorsa, o halde hiç durmasın, (Allah’ın söz konusu yardımına, hattâ O’na Kur’ân’ı da indirmesine engel olmak için) elinden ne geliyorsa yapsın: o kadar ki, bir yolunu bulup göğe çıksın, nefessiz kalıncaya kadar uğraşıp didinsin ve baksın bakalım, kurduğu tuzaklar bir işe yarıyor ve gayzını yatıştırmaya yetiyor mu?
Bayraktar Bayraklı = Her kim Allah'ın, Peygamberine dünya ve âhirette yardım etmeyeceğini sanıyorsa, göğe ulaşacak bir çare arasın; sonra eğer mümkünse o yardımı kessin. Baksın bu hilesi, kızdığı yardımı engelleyecek mi?
Bekir Sadak = Allah'in peygamber'e dunyada ve ahirette yardim etmeyecegini sanan kimse, yukari bagladigi bir ipe kendini asip, bogsun; bir dusunsun bakalim, bu hilesi kendisini ofkelendiren seye engel olabilir mi?
Celal Yıldırım = Kim Dünya'da da, Âhiret'te de Allah'ın o peygambere asla yardım etmiyeceğini sanıyorsa, hemen bir ip göğe (tavana) uzatsın, sonra da (nefesini) kessin de bir baksın, kin ve öfkesini giderebilecek mi ?
Cemal Külünkoğlu = Her kim ona (Muhammed'e) Allah'ın dünyada ve ahirette asla yardım etmeyeceğini zannediyorsa hemen semaya bir sebep (araç/alet) çeksin, sonra da (Allah'ın yardımını) kesmeye çalışsın ve baksın, yaptığı bu hile/tuzak, kendini öfkelendirmekte olan Allah'ın (Peygamberine) yardımını giderecek mi?
Diyanet İşleri (eski) = Allah'ın peygamber'e dünyada ve ahirette yardım etmeyeceğini sanan kimse, yukarı bağladığı bir ipe kendini asıp, boğsun; bir düşünsün bakalım, bu hilesi kendisini öfkelendiren şeye engel olabilir mi?
Diyanet Vakfi = Her kim, Allah'ın, dünya ve ahirette ona (Resûlüne) asla yardım etmeyeceğini zannetmekte ise, (Allah ona yardım ettiğine göre) artık o kimse tavana bir ip atsın; (boğazına geçirsin); sonra da (ayağını yerden) kessin! Şimdi bu kimse baksın! Acaba, hilesi (bu yaptığı), öfke duyduğu şeyi (Allah'ın Peygamber'e yardımını) gerçekten engelleyecek mi?
Edip Yüksel = Kim dünyâda da, âhiretde de ona (o peygambere) Allahın asla yardım etmeyeceğini sanıyorsa (evinin) tavan (ın) a bir ip uzatsın, sonra kendini (yerden) kes (ib boğ) sun da bir baksın, (bu) hıylesi onun öfkelenmekde olduğu şey'i behemehal giderecek mi?!
Elmalılı Hamdi Yazır = Her kim, ona Allah Dünyada ve Âhırette aslâ yardım etmez zannediyorsa hemen Semâya bir ip uzatsın sonra nefesini kessin de baksın keydi gayzını giderecek mi?
Elmalılı (sadeleştirilmiş) = Her kim, Allah'ın ona dünyada ve ahirette asla yardım etmiyeceğini sanıyorsa, hemen yukarıya bir ip uzatsın, sonra (kendini boğup) nefesini kessin de bir baksın, (baş vurduğu) hilesi öfkesini giderecek mi?
Elmalılı (sadeleştirilmiş-2) = Kim, Allah'ın ona (Peygamber'e), dünyada ve ahirette kesin olarak yardım etmeyeceğini sanıyorsa göğe bir ip uzatsın, sonra (bu iple kendini asarak nefesini) kesiversin de bir bakıversin, kurduğu düzen, onun öfkesini giderebilecek mi?
Gültekin Onan = Kim, Tanrı'nın ona, dünyada ve ahirette kesin olarak yardım etmeyeceğini sanıyorsa, göğe bir araç uzatsın sonra kesiversin de bir bakıversin, kurduğu düzen, onun öfkesini giderebilecek mi?
Harun Yıldırım = Her kim, Allah'ın kendisine dünya ve ahirette asla (doğrudan) yardım etmeyeceğini düşünüyorsa, bir sebebe tutunup göğe uzanıversin ve (Allah dışında yalvardıklarıyla ilişkiyi) kessin; daha sonra görsün bu tedbiri kendisini öfkelendiren şeyin kökünü kazıyacak mı (kazımayacak mı)?
Hasan Basri Çantay = Her kim O'na (peygambere) Allah'ın ne dünyada ve ne de ahirette yardım etmeyeceğini zannediyor ise semaya bir ip uzatsın, sonra onunla intihar etsin, artık baksın ki, kendisinin bu hilesi onun nefret ettiği şeyi giderecek mi?
Hayrat Neşriyat = Her kim Allah'ın ona (Peygamber'e) dünyada ve ahirette yardım etmeyeceğini sanıyorsa, o kimse tavana bağladığı bir ipe kendini assın. Sonra kessin de bir baksın, acaba bu hilesi içindeki öfkeyi giderecek mi?
İbni Kesir = Kim, Allah’ın dünyada ve ahirette ona yardım edemeyeceğini zannediyorsa, göğe bir ip uzatsın ve sonra kesiversin. Baksın, kurduğu düzen onun öfkesini giderebilecek mi?
Kadri Çelik = Kim, Allah'ın ona (Peygamber'e), dünyada ve ahirette kesin olarak yardım etmeyeceğini sanıyorsa göğe bir ip uzatsın, sonra (bu iple kendini asarak nefesini) kesiversin de bir bakıversin, kurduğu düzen, onun öfkesini giderebilecek mi?
Muhammed Esed = Kim dünyada ve ahirette Allah'ın kendisine yardım etmeyeceği vehmine (sanısına) kapılırsa evinin tavanına bağlayacağı bir ipi boğazına geçirdikten sonra onu kessin ve arkasından baksın bakalım, bu girişimi umutsuzluktan kaynaklanan öfkesini giderebiliyor mu?
Mustafa İslamoğlu = Kim Allah’ın, Resulünü dünyada ve âhirette desteklemeyeceğini zannederse, haydi öfkesinden bir ip alıp tavandan uzatsın, boğazından geçirsin. Sonra nefesini kessin de bir baksın, bulduğu bu tedbiri, bu çırpınışları öfke duyduğu şeyi, Allah’ın Resulüne yardımını engelleyecek mi?
Ömer Nasuhi Bilmen = Her kim O'na (peygambere) Allah'ın ne dünyada ve ne de ahirette yardım etmeyeceğini zannediyor ise semaya bir ip uzatsın, sonra onunla intihar etsin, artık baksın ki, kendisinin bu hilesi onun nefret ettiği şeyi giderecek mi?
Ömer Öngüt = Her kim Allah'ın ona (Peygamber'e) dünyada ve ahirette yardım etmeyeceğini sanıyorsa, o kimse tavana bağladığı bir ipe kendini assın. Sonra kessin de bir baksın, acaba bu hilesi içindeki öfkeyi giderecek mi?
Şaban Piriş = Kim, Allah’ın dünyada ve ahirette ona yardım edemeyeceğini zannediyorsa, göğe bir ip uzatsın ve sonra kesiversin. Baksın, kurduğu düzen onun öfkesini giderebilecek mi?
Sadık Türkmen = Her kim ona (Muhammed’e); Allah’ın, dünyada ve ahirette asla yardım etmeyeceğini zannediyorsa; göğe ulaşacak bir çare arasın sonra mümkünse o yardımı kessin. Başvurduğu (bu yöntem), öfkelendiği şeyi giderecek mi?
Seyyid Kutub = Kim dünyada ve ahirette Allah'ın kendisine yardım etmeyeceği vehmine (sanısına) kapılırsa evinin tavanına bağlayacağı bir ipi boğazına geçirdikten sonra onu kessin ve arkasından baksın bakalım, bu girişimi umutsuzluktan kaynaklanan öfkesini giderebiliyor mu?
Suat Yıldırım = Kim Allah’ın, Resulünü dünyada ve âhirette desteklemeyeceğini zannederse, haydi öfkesinden bir ip alıp tavandan uzatsın, boğazından geçirsin. Sonra nefesini kessin de bir baksın, bulduğu bu tedbiri, bu çırpınışları öfke duyduğu şeyi, Allah’ın Resulüne yardımını engelleyecek mi?
Süleyman Ateş = Kim Allâh'ın, dünyâda ve âhirette kendisine yardım etmeyeceğini sanıyorsa öfkesini gidermek için göğe bir sebep(ip)le uzansın, sonra (ayaklarını yerden) kessin de baksın, bu çaresi, öfkelendiği şeyi giderebilecek mi?
Tefhim-ul Kuran = Kim, Allah'ın ona, dünyada ve ahirette kesin olarak yardım etmeyeceğini sanıyorsa, göğe bir araç uzatsın sonra kesiversin de bir bakıversin, kurduğu düzen, onun öfkesini giderebilecek mi?
Ümit Şimşek = Kim Allah'ın Peygambere dünyada ve âhirette yardım etmeyeceğini sanıyorsa, elinden geldiği takdirde semâya bir yol uzatsın da Allah'ın ona yardımını kessin; bakalım kendisini öfkelendiren şeyi giderebilecek mi?
Yaşar Nuri Öztürk = Kim Allah'ın dünyada ve âhirette kendisine yardım etmeyeceğini sanıyorsa; bir sebeple göğe uzansın, sonra öteki ilişkilerini kessin de bakıversin: Oyunu, öfkelendirdiği şeyleri gerçekten giderecek mi?
İskender Ali Mihr = Kim Allah’ın, ona dünyada ve ahirette asla yardım etmeyeceğini zannediyorsa, o zaman semaya (gökyüzüne) bir sebep uzatsın. Sonra da onu (o sebebi, irtibatı) kessin. O taktirde baksın, O’nun hilesi, onun öfkelendiği şeyi (başına gelen musîbeti) giderir mi?
İlyas Yorulmaz = Kim Allah’ın kendisine dünya ve ahirette yardım etmeyeceğini zannediyorsa, göğe ulaşmak için başka bir araç bulsun ve sonrada bu aracı bıraksın. Sonra baksın, hazırladığı hilesi (çabası) öfkelendiği şeyi (azabı) giderebilecek mi?