إِنَّ إِبْرَاهِيمَ كَانَ أُمَّةً قَانِتًا لِلّهِ حَنِيفًا وَلَمْ يَكُ مِنَ الْمُشْرِكِينَ
İnne ibrâhîme kâne ummeten kâniten lillâhi hanîfen ve lem yeku minel muşrikîn(muşrikîne).
inne | : muhakkak ki |
ibrâhîme | : İbrahim |
kâne | : oldu, ... idi |
ummeten | : bir ümmet |
kâniten | : kanitin olan, yönelen |
lillâhi (li allâhi) | : Allah’a, Allah için |
hanîfen | : hanif olarak (tek Allah’a inanan) |
ve lem yeku | : ve olmadı |
min el muşrikîne | : müşriklerden |
Diyanet İşleri = Şüphesiz İbrahim, Allah’a itaat eden, hakka yönelen bir önder idi. Allah’a ortak koşanlardan değildi.
Abdulbaki Gölpınarlı = Şüphe yok ki İbrâhim, tek başına bir ümmetti, Allah'a itâat ederdi dâimâ, doğruydu ve müşriklerden değildi.
Abdullah Parlıyan = Şüphe yok ki, İbrahim tek başına bir ümmetti. Allah'a itaat ederdi, daima doğruydu, Allah'tan başkalarına ilahlık yakıştıran kimselerden de değildi.
Adem Uğur = İbrahim, gerçekten Hakk'a yönelen, Allah'a itaat eden bir önder idi; Allah'a ortak koşanlardan değildi.
Ahmed Hulusi = Muhakkak ki İbrahim bir ümmet idi. . . Allâh'a itaatkârdı. . . Hanîf'ti (Allâh yanı sıra tanrı kabul etmeyen). . . (O), müşriklerden (Allâh'a ortak koşanlardan) olmadı.
Ahmet Tekin = İbrâhim gerçekten Hakka ve tevhide yönelen, Allah’a boyun eğip itaat eden, uzun uzun kıyamda durarak namaz kılan, sorumluluk şuuruyla görevini yerine getiren saygılı, tutkun, teşkilatlı, yetişmiş, uzman cemaatlere, uzman müesseselere bedel, hayrı öğreten, benimsenecek eşsiz bir önderdi. Hiçbir zaman, ilâhlığında, otoritesinde, mülkünde, tasarruflarında, Allah’a ortak koşan, gizli şirki yaşayan, başka otoriteler de kabul eden müşriklerden olmadı.
Ahmet Varol = Doğrusu İbrahim Allah'a boyun eğmiş, dosdoğru çizgideki bir ümmetti. Müşriklerden değildi.
Ali Bulaç = Gerçek şu ki, İbrahim (tek başına) bir ümmetti; Allah'a gönülden yönelip itaat eden bir muvahhiddi ve o müşriklerden değildi.
Ali Fikri Yavuz = Gerçekten İbrahîm hak dinine yönelen, Allah’a itaat üzere bulunan, bütün hayırlı hasletleri kendisinde toplayan bir imâmdı (önderdi); ve hiç bir zaman müşriklerden olmamıştı.
Ali Ünal = Gerçekten İbrahim, selim bir kalb, dupduru bir Tevhid inancıyla Allah’a boyun eğmiş bulunan tek başına bir ümmet idi. O, hiçbir zaman müşriklerden olmadı.
Bayraktar Bayraklı = Gerçek şu ki, İbrâhim, Hakk'a yönelen, Allah'a itaat eden bir önder idi. Allah'a ortak koşanlardan değildi.
Bekir Sadak = Ibrahim, suphesiz Allah'a boyun egen ve O'na yonelen bir onderdi; puta tapanlardan degildi.
Celal Yıldırım = Şüphesiz ki İbrahim, Allah'a itaat (havası) içinde boyun eğen ve O'na dosdoğru yönelen, kendi başına bir ümmet idi. O, müşriklerden (Allah'a ortak koşanlardan) değildi.
Cemal Külünkoğlu = (120-121) Hiç kuşkusuz İbrahim, yalan ve sahtelik taşıyan her şeyden yüz çevirerek Allah'ı birleyen ve O'na yürekten bağlanan bir ümmetti (Allah'a karşı sorumluluk bilinciyle yaşayan bir önderdi). O, hiçbir zaman müşriklerden olmadı. O, kendisini (peygamber) seçip dosdoğru bir yola yönelten (Allah'ın) nimetlerine şükreden bir kuldu.
Diyanet İşleri (eski) = İbrahim, şüphesiz Allah'a boyun eğen ve O'na yönelen bir önderdi; puta tapanlardan değildi.
Diyanet Vakfi = İbrahim, gerçekten Hakk'a yönelen, Allah'a itaat eden bir önder idi; Allah'a ortak koşanlardan değildi.
Edip Yüksel = İbrahim, ALLAH'a boyun eğen, monoteist bir öncü idi. Hiç bir vakit ortak koşmadı.
Elmalılı Hamdi Yazır = Muhakkak ki İbrahim başlı başına bir ümmet idi, tek bir hanîf olarak Allaha itaat için kıyam etmişti ve hiç bir zaman müşriklerden olmadı
Elmalılı (sadeleştirilmiş) = Muhakkak ki, İbrahim başlı başına bir ümmet idi, tevhid inancına sahip olarak Allah'a itaat için kıyam etmişti ve asla Allah'a ortak koşanlardan olmadı.
Elmalılı (sadeleştirilmiş-2) = Şüphesiz İbrahim Allah'a itaat eden, Hakk'a yönelen bir önderdi. Ve hiçbir zaman müşriklerden olmadı.
Gültekin Onan = Gerçek şu ki, İbrahim (tek başına) bir ümmetti; Tanrı'ya gönülden yönelip itaat eden bir muvahiddi ve o müşriklerden değildi.
Harun Yıldırım = Gerçekten İbrahim bir ümmetti. Allah’a itaatkârdı. Hanifdi. Müşriklerden de değildi.
Hasan Basri Çantay = Hakıykaten İbrâhîm (başlı başına) bir ümmetdi; Allaha itaatkârdı, (baatıl dînlerden uzak ve) müvahhid bir müslümandı. O, (hiçbir zaman) müşriklerden olmamışdır.
Hayrat Neşriyat = Şübhe yok ki İbrâhîm, Allah’a itâat eden, Hanîf (hakka yönelmiş) olan (başlıca)bir ümmet (her hususda kendisine tâbi' olunan bir rehber) idi. Ve (o, kâfirler gibi)müşriklerden olmadı!
İbni Kesir = Muhakkak ki İbrahim; başlı başına bir ümmetti. Allah'a itaat ederdi ve bir Hanif idi. Hiç bir zaman müşriklerden olmamıştır.
Kadri Çelik = Şüphesiz İbrahim (tek başına) bir ümmetti; o Allah'a itaat eden, O'na yönelen bir muvahhitti ve o müşriklerden değildi.
Muhammed Esed = İbrahim, şüphesiz Allah'a boyun eğen ve O'na yönelen bir önderdi; puta tapanlardan değildi.
Mustafa İslamoğlu = İbrahim, gerçekten Hakk'a yönelen, Allah'a itaat eden bir önder idi; Allah'a ortak koşanlardan değildi.
Ömer Nasuhi Bilmen = Muhakkak ki, İbrahim (başlıca) bir ümmet idi, Allah'a muti idi, bâtıldan müteberri idi ve müşriklerden olmuş değildi.
Ömer Öngüt = İbrahim gerçekten Allah'a boyun eğen ve O'na yönelen bir ümmet idi. Müşriklerden değildi.
Şaban Piriş = İbrahim, Allah’a itaatkar hanif bir önderdir. Asla müşriklerden değildir.
Sadık Türkmen = Gerçek şu Kİ, İbrahim birleyerek gönülden Allah’a boyun eğen bir toplumdu. Ve asla Allah’a ortak koşanlardan değildi!
Seyyid Kutub = Hiç kuşkusuz İbrahim Allah'ın buyruğuna titizlikle uyan, tek Allah'a inanmış bir önderdi, O Allah'a ortak koşanlardan değildir.
Suat Yıldırım = Gerçekten İbrahim bir ümmetti. Allah’a itaatkârdı. Hanifdi. Müşriklerden de değildi.
Süleyman Ateş = İbrâhim Allâh'ı birleyerek O'na itâ'at eden bir ümmet (her iyiliği kendinde toplayan bir önder) idi, ortak koşanlardan değildi.
Tefhim-ul Kuran = Gerçek şu ki, İbrahim (tek başına) bir ümmetti; Allah'a gönülden yönelip itaat eden bir muvahhiddi ve o müşriklerden değildi.
Ümit Şimşek = İbrahim, Allah'a itaat eden ve bâtıl inanışlardan yüzünü çevirip Allah'a yönelen başlı başına bir ümmet idi. O hiçbir zaman müşriklerden olmadı.
Yaşar Nuri Öztürk = Şu da kuşkusuz ki, İbrahim başlı başına bir ümmet idi; bir hanîf olarak Allah'ın önünde eğiliyordu, müşriklerden değildi.
İskender Ali Mihr = Muhakkak ki İbrâhîm (a.s), Allah’a hanif (tek Allah’a inanan) olarak kanitin olan (yönelen) bir ümmet idi. Ve o, müşriklerden olmadı.
İlyas Yorulmaz = İbrahim, Allah’a gönülden kulluk eden, yalnızca doğruya yönelen (hanif) bir ümmetti. Aynı zamanda İbrahim hiçbir zaman müşriklerden olmadı.