وَأَقْسَمُواْ بِاللّهِ جَهْدَ أَيْمَانِهِمْ لَئِن جَاءتْهُمْ آيَةٌ لَّيُؤْمِنُنَّ بِهَا قُلْ إِنَّمَا الآيَاتُ عِندَ اللّهِ وَمَا يُشْعِرُكُمْ أَنَّهَا إِذَا جَاءتْ لاَ يُؤْمِنُونَ
Ve aksemû billâhi cehde eymânihim le in câethum âyetun le yu’minunne bihâ, kul innemâl âyâtu indallâhi ve mâ yuş’irukum ennehâ izâ câet lâ yu’minûn(yu’minûne).
ve aksemû | : ve yemin ettiler |
bi allâhi | : Allah’a |
cehde | : en kuvvetli |
eymâni-him | : (onların) yeminleri |
le in | : mutlaka, eğer olursa |
câet-hum | : onlara geldi |
âyetun | : âyet, mucize |
le yu’minunne | : mutlaka îmân edeceklerine |
bi-hâ | : ona |
kul | : de |
innemâ el âyâtu | : âyetler ancak |
inde allâhi | : Allah katında |
ve mâ yuş’iru-kum | : ve siz farkında değilsiniz, (size bildirmez, sizi farkına vardırmaz) |
enne-hâ | : onun ... olduğunu |
izâ câet | : geldiği zaman |
lâ yu’minûne | : îmân etmezler, inanmazlar |
Diyanet İşleri = Eğer kendilerine (başka) bir mucize gelirse, mutlaka ona inanacaklarına dair en güçlü yeminleriyle Allah’a yemin ettiler. De ki: “Mucizeler ancak Allah katındadır. O mucizeler geldiği vakit de inanmayacaklarını siz ne bileceksiniz?”
Abdulbaki Gölpınarlı = Onlar, kendilerine bir delil gelirse inanacaklarına dâir çok sıkı yemin ettiler. De ki: Deliller, Allah katındadır, fakat delil gelse de inanmayacaklarını anlamaz mısınız?
Abdullah Parlıyan = Şimdi en emin ve kararlı şekilde Allah'a yemin ediyorlar, eğer kendilerine bir mucize gelmiş olsaydı, bu ilâhî kitaba gerçekten inanacaklardı... De ki: Mucizeler yalnız Allah'ın elindedir. Ama mucize geldiğinde de, inanmayacaklarının farkında mısınız?
Adem Uğur = Kendilerine bir mucize gelirse ona mutlaka inanacaklarına dair kuvvetli bir şekilde Allah'a and içtiler. De ki: Mucizeler ancak Allah katındandır. Ama mucize geldiğinde de inanmayacaklarının farkında mısınız?
Ahmed Hulusi = Eğer onlara bir mucize gelirse ona mutlaka iman edeceklerine dair, Allâh adına olanca güçleriyle yemin ettiler. De ki: "Mucizeler yalnız indAllâh'tadır". . . O (mucize) geldiği zaman da iman etmeyeceklerinin farkında değil misiniz?
Ahmet Tekin = Kendilerine, seni tasdik eden bir âyet, bir mûcize gelirse, ona mutlaka inanacaklarına dair peşpeşe Allah’a büyük yeminler ettiler.'Mûcizeler ancak Allah katındadır' de. Onlara mûcizeler geldiğinde de iman etmeyeceklerini sen nereden bileceksin?
Ahmet Varol = Kendilerine bir mucizenin gelmesi durumunda iman edecekleri konusunda bütün güçleriyle Allah'a yemin ettiler. De ki: 'Mucizeler Allah katındadır.' Üstelik o gelse de onların yine iman etmeyeceklerinin bilincinde değil misiniz?
Ali Bulaç = Olanca yeminleriyle, eğer kendilerine bir ayet gelse, kesin olarak ona inanacaklarına dair Allah'a yemin ettiler. De ki: "Ayetler, ancak Allah katındadır"; onlara (mucizeler) gelse de kuşkusuz inanmayacaklarının şuurunda değil misiniz?
Ali Fikri Yavuz = Müşrikler, kuvvetli olarak Allah’a yemin ettiler ki, eğer kendilerine istedikleri gibi bir âyet (mûcize) gelirse, muhakkak ona iman edeceklerdir. De ki: “-Âyetler ancak Allah katındadır.” Ey müminler ! Siz farkında değilsiniz; o âyet (mûcize) geldiği vakit de iman etmiyecekler.
Ali Ünal = Eğer kendilerine istedikleri türde bir mucize gelirse mutlaka inanacaklarına dair var güçleriyle Allah’a yemin ediyorlar. De ki: “Bütün mucizeleri yaratan Allah’tır ve onları gönderip göndermeme tamamen O’ nun yetkisindedir.” (Ey, böyle bir mucize gösterilse de, inanmayanlar inansa arzusu taşıyan mü’minler!) Onlara istedikleri mucizeler gösterilse bile, yine de inanmayacaklarının farkında değil misiniz?
Bayraktar Bayraklı = Eğer kendilerine bir mucize gelirse ona mutlaka inanacaklarına dair, olanca güçleriyle Allah'a yemin ettiler. De ki: “Mucizeler ancak Allah'ın yanındadır.” Hem bilir misiniz, o gelmiş olsa da onlar inanmazlar.
Bekir Sadak = Kendilerine bir mucize gosterilirse, mutlaka ona inananacaklarina dair butun gucleriyle Allah'a yemin ederler. De ki: «Mucizeler, ancak Allah katindadir"; onlarin, mucize geldigi zaman da inanmayacaklarini anlamiyor musunuz?
Celal Yıldırım = Eğer kendilerine (arzuları doğrultusunda) bir mu'cize gelirse, herhalde ona inanacaklarına dair olanca yeminleriyle yemin ettiler. De ki: Mu'cizeler ancak Allah katındadır. Farkında değilsiniz, onlara mu'cize gelse yine de inanmazlar.
Cemal Külünkoğlu = Onlar kesin bir dille Allah adına yemin ederek, eğer kendilerine bir mucize gelirse ona (ilahi kelama) mutlaka inanacaklarını söylediler. De ki: “Mucizeler sırf Allah'ın tekelindedir.” Hem bilmiyor musunuz ki, eğer o mucizeler gelse, onlar yine inanmayacaklar.
Diyanet İşleri (eski) = Kendilerine bir mucize gösterilirse, mutlaka ona inanacaklarına dair bütün güçleriyle Allah'a yemin ederler. De ki: 'Mucizeler, ancak Allah katındadır'; onların, mucize geldiği zaman da inanmayacaklarını anlamıyor musunuz?
Diyanet Vakfi = Kendilerine bir mucize gelirse ona mutlaka inanacaklarına dair kuvvetli bir şekilde Allah'a and içtiler. De ki: Mucizeler ancak Allah katındandır. Ama mucize geldiğinde de inanmayacaklarının farkında mısınız?
Edip Yüksel = Kendilerine bir mucize gelse ona mutlaka inanacaklarına dair tüm güçleriyle ALLAH'a yemin ederler. De ki: 'Mucizeler ALLAH'ın yanındadır.' Mucize geldiği zaman da onların inanmıyacağını bilmez misiniz?
Elmalılı Hamdi Yazır = Bir de olanca yeminleriyle Allah kasem ettiler ki: eğer kendilerine bambaşka bir âyet gelirse imiş her halde ona iymân edeceklermiş, de ki «Âyetler ancak Allahın nezdinde» siz ne bileceksiniz ki doğrusu: onlar o âyet geldiği vakit de iymân etmiyecekler
Elmalılı (sadeleştirilmiş) = Bir de onlar en ağır yeminleriyle Allah'a yemin ediyorlar ki kendilerine bambaşka bir mucize gelseymiş, muhakkak ona inanacaklarmış. De ki: «Mucizeler ancak Allah katındadır!» Onlara mucizeler geldiğinde de iman etmeyeceklerini siz nereden bileceksiniz.
Elmalılı (sadeleştirilmiş-2) = Müşrikler, kendilerine bir mucize gelirse ona mutlaka iman edeceklerine dair en ağır yeminleriyle Allah'a yemin ettiler. De ki: «Mucizeler ancak Allah katındadır». Onlara mucizeler geldiğinde de iman etmeyeceklerini siz nerden bileceksiniz?
Gültekin Onan = Olanca yeminleriyle, eğer kendilerine bir ayet gelse, kesin olarak ona inanacaklarına dair Tanrı'ya yemin ettiler. De ki: "Ayetler ancak Tanrı katındadır"; onlara gelse de kuşkusuz inanmayacaklarının şuurunda değil misiniz?
Harun Yıldırım = Kendilerine bir ayet gelse mutlaka ona iman edeceklerine dair kuvvetlice Allah adına yemin ettiler. De ki: “Ayetler ancak Allah katındandır ki onlara geldiği zaman da kesinlikle iman etmeyeceklerinin farkında değil misiniz?”
Hasan Basri Çantay = Allaha yeminlerinin bütün hızıyla andetdiler ki eğer kendilerine (istedikleri gibi) bir âyet (bir mu'cize) gelirse her halde ona inanacaklar. De ki: «Âyetler ancak Allahın nezdindedir». O (âyet) geldiği zaman da onların yine îman etmeyeceklerinin siz farkında değil misiniz?
Hayrat Neşriyat = Fakat kendilerine bir mu'cize gelirse, ona mutlaka inanacaklarına, bütün güçleriyle Allah’a yemîn ettiler. De ki: 'Mu'cizeler, ancak Allah katındadır.' (Ey mü’minler!) Peki gerçekten o (mu'cize) geldiği zaman (onların yine) îmân etmeyeceklerini siz ne bileceksiniz?
İbni Kesir = Onlar, bütün güçleriyle Allah'a yemin ettiler ki; eğer kendilerine bir ayet gelirse mutlaka ona inanacaklar. De ki: Ayetler; ancak Allah'ın nezdindedir. O, geldiği zaman da onların yine inanmayacaklarının farkında değil misiniz?
Kadri Çelik = Kendilerine bir mucize gösterilirse, mutlaka ona inanacaklarına dair bütün güçleriyle Allah'a yemin ederler. De ki: “Mucizeler, ancak Allah katındadır.” Onların mucizeler geldiğinde de iman etmeyeceklerini size kim bildirecek?
Muhammed Esed = Şimdi en emin ve kararlı şekilde Allaha yemin ediyorlar ki eğer kendilerine bir mucize gösterilmiş olsaydı bu (ilahi kelam)a gerçekten inanmış olacaklardı. De ki: "Mucizeler yalnız Allahın elindedir!" Ve hepinizin bildiği gibi, onlara bir mucize gösterilmiş olsaydı bile ona inanmazlardı
Mustafa İslamoğlu = Şimdi kendilerine bir mucize gösterilmesi halinde bu vahye iman edeceklerine dair var güçleriyle yeminler ediyorlar. De ki: "Tüm mucizeler Allah katındadır!" Ve farkında değil misiniz ki, onlara bir mucize gelmiş olsaydı dahi yine de inanmazlardı.
Ömer Nasuhi Bilmen = Ve Allah Teâlâ'ya olanca yeminleriyle kasem ettiler ki, eğer onlara bir âyet gelirse elbette O'na imân edecekler. De ki: «Âyetler ancak Allah'ın indindedir.» Size ne bildirecektir ki, o âyet geldiği vakit de yine imân etmeyeceklerdir.
Ömer Öngüt = Kendilerine bir âyet (mucize) gelirse, mutlaka ona iman edeceklerine dair en ağır bir biçimde Allah'a yemin ettiler. De ki: “Âyetler (mucizeler) ancak Allah katındadır. ” Onlara âyet (mucize) gelse de iman etmeyeceklerinin farkında değil misin?
Şaban Piriş = Müşrikler, kendilerine bir mucize gelirse, ona mutlaka iman edeceklerine bütün güçleriyle Allah’a yemin etmişlerdi. De ki: -Mucizeler ancak Allah’ın yanındadır. Hem mucize gelse bile ona inanmazlardı.
Sadık Türkmen = Olanca yeminleriyle, eğer kendilerine bir ayet gelse, kesin olarak ona inanacaklarına dair Allah'a yemin ettiler. De ki: "Ayetler, ancak Allah katındadır"; onlara (mucizeler) gelse de kuşkusuz inanmayacaklarının şuurunda değil misiniz?
Seyyid Kutub = Müşrikler, kuvvetli olarak Allah’a yemin ettiler ki, eğer kendilerine istedikleri gibi bir âyet (mûcize) gelirse, muhakkak ona iman edeceklerdir. De ki: “-Âyetler ancak Allah katındadır.” Ey müminler ! Siz farkında değilsiniz; o âyet (mûcize) geldiği vakit de iman etmiyecekler.
Suat Yıldırım = Kendilerine bambaşka bir mûcize geldiği takdirde mutlaka ona inanacaklarına dair vargüçleriyle Allah’a yemin ettiler. De ki: "Mûcizeler ancak Allah’ın yanındadır." O istedikleri mûcize geldiği zaman onların yine de iman etmeyeceklerinin siz farkında değil misiniz?
Süleyman Ateş = Eğer kendilerine bir mu'cize gelirse ona mutlaka inanacaklarına olanca güçleriyle Allah'a yemin ettiler. De ki: "Mu'cizeler ancak Allâh'ın yanındadır." Hem bilir misiniz o (mu'cize) gelmiş olsa da onlar yine inanmazlar?
Tefhim-ul Kuran = Olanca yeminleriyle, eğer kendilerine bir ayet gelse, kesin olarak ona inanacaklarına dair Allah'a yemin ettiler. De ki: «ayetler, ancak Allah katındadır»; onlara (mucizeler) gelse de kuşkusuz inanmayacaklarının şuurunda değil misiniz?
Ümit Şimşek = Kendilerine bir mucize gelirse sana iman edeceklerine dair var güçleriyle Allah'a yemin ettiler. De ki: Mucizeler Allah katındadır. Yoksa mucize geldiğinde de iman etmeyeceklerinin bilincinde değil misiniz?
Yaşar Nuri Öztürk = Tüm yeminleriyle Allah'a yemin ettiler ki, eğer kendilerine bir mucize gelirse ona mutlaka inanacaklar. Söyle onlara: "Mucizeler ancak Allah'ın katındadır." Mucize geldiğinde de iman etmeyeceklerini anlamıyor musunuz?
İskender Ali Mihr = Ve eğer onlara bir âyet (mucize) gelirse, ona mutlaka inanacaklarına dair, Allah’a en kuvvetli yeminleri ile yemin ettiler. “Muhakkak ki; âyetler (mucizeler) ancak Allah’ın katındadır (İndi İlâhi’dedir)” de. Ve (âyet) geldiği zaman onların inanmayacaklarının siz farkında değilsiniz.
İlyas Yorulmaz = Eğer onlara elçiliğinin kanıtı olarak bir mucize getirirsen, sana inanacaklarına dair bütün güçleriyle Allah’a yemin ediyorlar. Deki “Bütün mucizeler Allah’ın elindedir. Size onu göstermiyor. ” Hem, o mucize onlara gelse de inanmayacaklar.