Önceki Ayet Sonraki Ayet  
70. Sûre Me’âric/10

 وَلَا يَسْأَلُ حَمِيمٌ حَمِيمًا

  Ve lâ yes’elu hamîmun hamîmâ(hamîmen).

Kelime Karşılaştırma
ve lâ yes’elu : ve sormaz
hamîmun : yakın, şefkatli dost
hamîmen : yakın, şefkatli dostu
Meal Yazanlar
Ayet Mealleri

 Diyanet İşleri = (O gün) hiçbir samimi dost, dostunu sormaz.

 Abdulbaki Gölpınarlı = Ve hiçbir dost, dostunu sormaz.

 Abdullah Parlıyan = O gün herkes kendi derdine düşeceği için dost dostun halinden durumundan hiçbir şey soramaz.

 Adem Uğur = Dost, dostu sormaz.

 Ahmed Hulusi = Dostların birbirini arayacak hâli kalmaz!

 Ahmet Tekin = Dostun dostuna halini hatırını soramayacağı günde görüyoruz.

 Ahmet Varol = Hiçbir yakın dost bir yakın dostu(n halini) sormaz.

 Ali Bulaç = (Böyle bir günde) Hiçbir yakın dost bir yakın dostu sormaz.

 Ali Fikri Yavuz = Hiç bir yakın (akraba), bir yakına halini sormaz.

 Ali Ünal = Ve hiçbir candan dost, dostu ne durumdadır diye sormaz,

 Bayraktar Bayraklı = Dost dostun halini soramaz.

 Bekir Sadak = Hic bir dost diger bir dostunu sormaz.

 Celal Yıldırım = Candan hiçbir dost, candan bir dostunu sormaz.

 Cemal Külünkoğlu = (O gün) hiçbir dost, dostunu sormayacak.

 Diyanet İşleri (eski) = Hiç bir dost diğer bir dostunu sormaz.

 Diyanet Vakfi = Dost, dostu sormaz.

 Edip Yüksel = Dost dostun durumunu sormaz.

 Elmalılı Hamdi Yazır = Ve bir hısım bir hısıma halini sormaz

 Elmalılı (sadeleştirilmiş) = Ve bir dost dosta halini sormaz.

 Elmalılı (sadeleştirilmiş-2) = Dost dostun halini soramaz.

 Gültekin Onan = (Böyle bir günde) Hiçbir yakın dost bir yakın dostu sormaz.

 Harun Yıldırım = Ve hiç bir dost, dostunu sormaz.

 Hasan Basri Çantay = hiçbir hısım bir hısımı sormayacak.

 Hayrat Neşriyat = Ve (o günün dehşetinden) bir dost, bir dostu(n hâlini) sormaz!

 İbni Kesir = Hiç bir yakın bir yakınını sormaz.

 Kadri Çelik = (Böyle bir günde) Hiç bir yakın dost, yakın bir dostu sormaz.

 Muhammed Esed = ve hiç kimsenin arkadaşını(n durumunu) sormayacağı,

 Mustafa İslamoğlu = bir dost başka bir dostu sormayacak.

 Ömer Nasuhi Bilmen = (9-10) Dağlar da atılmış rengârenk yün gibi olacaktır. Hiçbir dost da bir dostu sormaz.

 Ömer Öngüt = Hiçbir dost diğer dostunu soramaz.

 Şaban Piriş = Hiçbir yakın bir yakınını soramaz.

 Sadık Türkmen = Hiçbir yakın dost, bir yakın dosta hâlini soramaz.

 Seyyid Kutub = Dost dostun halini sormaz.

 Suat Yıldırım = (10-14) Birbirlerine gösterildikleri halde hiçbir candan dost, dostunun hâlini sormaz. Her mücrim o günkü azaptan kurtulmak için fidye olarak oğullarını, eşini, kardeşini, kendisine sahip çıkan sülalesini, hatta dünyada olanların tamamını verip de kurtulmak ister.

 Süleyman Ateş = Dost dostun halini sormaz.

 Tefhim-ul Kuran = (Böyle bir günde) Hiçbir yakın dost bir yakın dostu sormaz.

 Ümit Şimşek = Dost dostun halini sormaz.

 Yaşar Nuri Öztürk = En yakın dostlar birbirlerinin halini sormaz/bir dost bir dostundan bir şey isteyemez.

 İskender Ali Mihr = Ve (o gün) hiçbir dost, başka bir dostu sormaz.

 İlyas Yorulmaz = Dost, başka bir dostun halini sormaz.