فَإِذَا قُضِيَتِ الصَّلَاةُ فَانتَشِرُوا فِي الْأَرْضِ وَابْتَغُوا مِن فَضْلِ اللَّهِ وَاذْكُرُوا اللَّهَ كَثِيرًا لَّعَلَّكُمْ تُفْلِحُونَ
Fe izâ kudiyetıs salâtu fenteşirû fîl ardı vebtegû min fadlillâhi vezkurûllâhe kesîren leallekum tuflihûn(tuflihûne).
fe izâ | : artık olduğu zaman |
kudiyeti | : kada edildi, kaza edildi, yerine getirdi, bitirdi |
es salâtu | : namaz |
fe inteşirû | : o zaman dağılın |
fî el ardı | : yeryüzünde |
ve ibtegû | : ve arayın, isteyin |
min fadli allâhi | : Allah’ın fazlından |
ve uzkurû | : ve zikredin |
allâhe | : Allah |
kesîran | : çok |
lealle-kum | : umulur ki böylece siz |
tuflihûne | : felâha, kurtuluşa erersiniz |
Diyanet İşleri = Namaz kılınınca artık yeryüzüne dağılın ve Allah’ın lütfundan nasibinizi arayın. Allah’ı çok zikredin ki kurtuluşa eresiniz.
Abdulbaki Gölpınarlı = Namazı kıldınız mı da artık yeryüzüne dağılın ve Allah'ın lûtfunu, ihsânını arayın ve çok anın Allah'ı da kurtulup murâda erin.
Abdullah Parlıyan = Ve cuma namazı kılınıp bittiğinde, yeryüzüne serbestçe dağılın ve Allah'ın lütfundan rızkınızı aramaya devam edin ve Allah'ı namaz dışında da daima hatırlayın ki, mutluluğa erişebilesiniz.
Adem Uğur = Namaz kılınınca artık yeryüzüne dağılın ve Allah'ın lütfundan isteyin. Allah'ı çok zikredin; umulur ki kurtuluşa erersiniz.
Ahmed Hulusi = O salât tamamlandığında arzda yayılın, Allâh'ın fazlından talep edin ve (el Esmâ'sıyla hakikatiniz olan) Allâh'ı çok zikredin (HATIRLAYIN) ki kurtuluşa eresiniz!
Ahmet Tekin = Namazı kılınca, artık yeryüzüne dağılın. Ticaretinizi yapın, işinize bakın. Allah’ın lütfundan isteyin. Allah’ı çok zikrederek şükredin, Allah’a çokça ibadet edin, Allah’ın dinini, şeriatını çokça anlatın. Umulur ki, kurtuluşa, ebedî nimetle mutluluğa erersiniz.
Ahmet Varol = Namaz kılındığında artık yeryüzüne dağılın Allah'ın lütfundan isteyin ve Allah'ı çokça anın ki kurtuluşa eresiniz.
Ali Bulaç = Artık namazı kılınca, yeryüzünde dağılın. Allah'ın fazlını isteyip arayın ve Allah'ı çokca zikredin; umulur ki felaha (kurtuluşa ve umduklarınıza) kavuşmuş olursunuz.
Ali Fikri Yavuz = Sonra namaz kılınınca, yeryüzüne dağılın da Allah’ın fazlından rızk arayın. Allah’ı (her halinizde) çok anın ki, (dünya ve ahiret saadetine kavuşub azabdan) kurtulabilesiniz.
Ali Ünal = Namaz tamamlanınca artık yeryüzüne yayılabilir ve Allah’ın lütf u ihsanından rızkınızı temine çalışabilirsiniz. Bununla birlikte (namaz kılarak, ayrıca namaz dışında da) Allah’ı çok anın ki, (her iki dünyada da) kurtuluşa erebilesiniz.
Bayraktar Bayraklı = Namaz bitince artık yeryüzüne dağılınız ve Allah'ın lütfundan aramaya devam ediniz. Allah'ı çokça anınız ki kurtuluşa eresiniz.
Bekir Sadak = Namaz bitince yeryuzune yayilin; Allah'in lutfundan rizik isteyin; Allah'i cok anin ki saadete erisesiniz.
Celal Yıldırım = Namaz kılınıp (Cum'a) yerine getirilince, yeryüzüne dağılırı da Allah'ın bol nimetinden, geniş lûtfundan (nasibinizi) arayın. Bir de Allah'ı çok anın, ola ki muradınıza erer, umduğunuza kavuşursunuz.
Cemal Külünkoğlu = Ve namaz bittikten sonra yeryüzüne serbestçe dağılın ve Allah'ın lütfundan (rızkınızı) aramaya devam edin. Kurtuluşa ermek için de Allah'ı çok zikredin!
Diyanet İşleri (eski) = Namaz bitince yeryüzüne yayılın; Allah'ın lütfundan rızık isteyin; Allah'ı çok anın ki saadete erişesiniz.
Diyanet Vakfi = Namaz kılınınca artık yeryüzüne dağılın ve Allah'ın lütfundan isteyin. Allah'ı çok zikredin; umulur ki kurtuluşa erersiniz.
Edip Yüksel = Namaz bitince, yeryüzüne yayılarak ALLAH'ın lütfunu arayın ve ALLAH'ı sürekli anmaya devam edin.
Elmalılı Hamdi Yazır = Sonra da namaz kılındımı yeryüzünde dağılın da Allahın fazlından nasîb arayın ve Allahı çok zikredin ki felâh bulabilesiniz
Elmalılı (sadeleştirilmiş) = Namaz kılındıktan sonra da yeryüzüne dağılın, Allah'ın bol nimetinden nasip arayın ve Allah'ı çok zikredin ki, kurtuluş bulabilesiniz.
Elmalılı (sadeleştirilmiş-2) = Namaz kılındıktan sonra yeryüzüne dağılın ve Allah'ın lütfundan (nasibinizi) arayın. Allah'ı çok anın ki kurtuluşa eresiniz.
Gültekin Onan = Artık namazı kılınca, yeryüzünde dağılın. Tanrı'nın fazlını isteyip arayın ve Tanrı'yı çokca zikredin; umulur ki felaha (kurtuluşa ve umduklarınıza) kavuşmuş olursunuz.
Harun Yıldırım = Namaz kılındıktan sonra yeryüzüne dağılın. Allah’ın lütfundan arayın ve Allah’ı çokca zikredin. Umulur ki kurtuluşa erersiniz.
Hasan Basri Çantay = Artık o namazı kılınca yer (yüzün) e dağdın, Allahın fazlından (nasıyb) arayın. Allâhı çok zikredin. Tâki umduğunuza kavuşasınız.
Hayrat Neşriyat = Nihâyet namaz bitince, artık yeryüzünde dağılın ve Allah’ın lütfundan (rızkınızı)arayın ve Allah’ı çok zikredin; tâ ki kurtuluşa eresiniz!
İbni Kesir = Namaz bitince; yeryüzüne dağılın. Ve Allah'ın lutfundan isteyin. Allah'ı çok zikredin ki felaha eresiniz.
Kadri Çelik = Artık namazı kılınca yeryüzünde dağılın, Allah'ın fazlını isteyip arayın ve Allah'ı çokça zikredin; umulur ki kurtuluşa erersiniz.
Muhammed Esed = Ve namaz bittiğinde yeryüzüne serbestçe dağılın ve Allah'ın lütfundan (rızkınızı) aramaya devam edin; mutluluğa ulaşabilmek için de Allah'ı sıkça anın!
Mustafa İslamoğlu = Ve namaz kılındığı zaman da, artık yeryüzünde dağılın ve Allah'ın lutfundan (payınıza) düşeni talep edin! Ama Allah'ı hiç hatırdan çıkarmayın ki, ebedi mutluluğa ulaşabilesiniz.
Ömer Nasuhi Bilmen = Sonra namaz kılınmış olunca da artık yeryüzünde dağılın ve Allah'ın fazlından nâsip (arayın) ve Allah'ı çokça zikredin, tâ ki necâta erebilesiniz.
Ömer Öngüt = Namaz kılındıktan sonra yeryüzüne dağılın, Allah'ın fazlından nasibinizi arayın. Allah'ı çok zikredin ki kurtuluşa eresiniz.
Şaban Piriş = Namaz kılındığı zaman da yeryüzüne dağılın ve Allah’ın rızkını arayın, Allah’ı çok zikredin ki kurtuluşa erebilesiniz.
Sadık Türkmen = Namaz edâ edilince/vaktinde gereği gibi kılınınca, artık yeryüzüne dağılın ve Allah’ın lütfundan çalışarak/ticaret yaparak arayın. Allah’ı çok zikredin (düşünün) ki kurtuluşa eresiniz.
Seyyid Kutub = Namaz bitince yeryüzüne dağılın ve Allah'ın lütfunu isteyin. Allah'ı çok zikredin, umulur ki kurtuluşa erersiniz.
Suat Yıldırım = Namaz tamamlanınca yeryüzüne yayılın, işinize gücünüze gidin, Allah’ın lütfundan nasibinizi arayın. Felaha ermenizi ümid ederek Allah’ı çok zikrediniz.
Süleyman Ateş = Namaz kılındıktan sonra yeryüzüne dağılın ve Allâh'ın lutfundan (nasibinizi) arayın. Allâh'ı çok anın ki başarıya eresiniz.
Tefhim-ul Kuran = Artık namazı kılınca, yeryüzünde dağılın, Allah'ın fazlını isteyip arayın ve Allah'ı çokça zikredin, umulur ki felaha (kurtuluşa ve umduklarınıza) kavuşmuş olursunuz.
Ümit Şimşek = Namaz kılındığında ise yeryüzüne yayılıp Allah'ın lütfundan rızkınızı arayın. Allah'ı da çok anın ki kurtuluşa eresiniz.
Yaşar Nuri Öztürk = Namaz kılınınca hemen yeryüzüne dağılın ve Allah'ın lütfundan nasibinizi arayın! Allah'ı çok anın ki, kurtuluşa erebilesiniz.
İskender Ali Mihr = Artık namazı kaza ettiğiniz (kılıp bitirdiğiniz) zaman yeryüzüne yayılın ve Allah’ın fazlından isteyin ve Allah’ı çok zikredin. Umulur ki, böylece siz felâha (kurtuluşa) erersiniz.
İlyas Yorulmaz = Namazı kıldığınızda Allah’ın lütfundan rızkınızı aramak için, yeryüzüne dağılın ve Allah’ı çokça hatırlayın ki, böylece kurtuluşa erişebilesiniz.