لَقَدْ أَنزَلْنَا إِلَيْكُمْ كِتَابًا فِيهِ ذِكْرُكُمْ أَفَلَا تَعْقِلُونَ
Lekad enzelnâ ileykum kitâben fîhi zikrukum, e fe lâ ta’kılûn(ta’kılûne).
Diyanet İşleri = Andolsun, size öyle bir kitap indirdik ki sizin bütün şeref ve şanınız ondadır. Hâlâ aklınızı kullanmayacak mısınız?
Abdulbaki Gölpınarlı = Sonra size bir kitap indirdik ki o kitapta şerefiniz, yüceliğiniz anılmadadır, hâlâ mı akıl etmezsiniz?
Abdullah Parlıyan = Andolsun size öyle bir kitap indirdik ki, şeref ve itibarınız ondadır. Hâlâ aklınızı kullanmayacakmısınız?
Adem Uğur = Andolsun, size içinde sizin için öğüt bulunan bir kitap indirdik. Hâla akıllanmaz mısınız?
Ahmed Hulusi = Yemin olsun ki, size, içinde zikriniz olan (hakikatinizi HATIRLATAN) BİLGİ inzâl ettik! Aklınız almıyor mu?
Ahmet Tekin = Andolsun size, içinde haklarınızı ve sorumluluklarınızı, ilâhî emirleri ve günahtan korunma yollarını, dininizi, şeriatınızı, şanınızı şerefinizi yükseltecek hükümranlık esaslarını hatırlatan, insanı ve insanî değerleri anlatan bir kitap, Kur’ân indirdik. Hâlâ bu kitabın mahiyetini, manasını kavramayacak mısınız?
Ahmet Varol = Andolsun ki size içinde sizin için öğüt bulunan [3] bir kitap indirdik. Akıl etmiyor musunuz?
Ali Bulaç = Andolsun, size (bütün durumlarınızı kapsayan) zikrinizin içinde bulunduğu bir Kitap indirdik. Yine de akıllanmayacak mısınız?
Ali Fikri Yavuz = (Ey Kureyş topluluğu), size öyle muazzam bir kitap indirmişiz ki, (iman ettiğiniz kakdirde) bütün şerefiniz ondadır. Halâ akıllanmıyacak mısınız?
Ali Ünal = Size, size olan mesajı içeren bir kitabı indirmiş bulunuyoruz. Aklınızı kullanmaz mısınız?
Bayraktar Bayraklı = Andolsun size, içinde şerefiniz bulunan bir kitap indirdik. Aklınızı kullanmıyor musunuz?
Bekir Sadak = And olsun ki,size serefiniz ve ogut veren bir Kitap indirdik; akletmiyor musunuz?*
Celal Yıldırım = And olsun ki, size öyle bir kitap indirdik ki şeref ve itibarınız ondadır (onunla gerçekleşir). Hâlâ aklınızı kullanmıyacak mısınız ?
Cemal Külünkoğlu = Andolsun ki, biz, size içinde şeref ve itibarınız bulunan bir kitap indirdik. Hâlâ aklınızı kullan(arak ondan yararlan)mayacak mısınız?
Diyanet İşleri (eski) = And olsun ki,size şerefiniz ve öğüt veren bir Kitap indirdik; akletmiyor musunuz?
Diyanet Vakfi = Andolsun, size içinde sizin için öğüt bulunan bir kitap indirdik. Hâla akıllanmaz mısınız?
Edip Yüksel = Size, size olan mesajı içeren bir kitabı indirmiş bulunuyoruz. Aklınızı kullanmaz mısınız?
Elmalılı Hamdi Yazır = Şanım hakkı için size bir kitab indirdik ki bütün şanımız onda? Hâlâ akıllanmıyacakmısınız?
Elmalılı (sadeleştirilmiş) = Andolsun ki, size öyle bir kitap indirdik ki, bütün şanınız ondadır; hala akıllanmayacak mısınız?
Elmalılı (sadeleştirilmiş-2) = (Ey Kureyş topluluğu!) And olsun, size öyle bir kitab indirdik ki, bütün şan ve şerefiniz ondadır. Hâlâ akıllanmayacak mısınız?
Gültekin Onan = Andolsun, size (bütün durumlarınızı kapsayan) zikrinizin içinde bulunduğu bir Kitap indirdik. Yine de akletmeyecek misiniz?
Harun Yıldırım = Andolsun, size içinde sizin için öğüt bulunan bir kitap indirdik. Hâla akıllanmaz mısınız?
Hasan Basri Çantay = Andolsun, size öyle bir kitab indirmişizdir ki (bütün) zikir (ve şeref) iniz ondadır. Haalâ akıllanmıyacak mısınız?
Hayrat Neşriyat = And olsun ki size, içinde zikriniz bulunan (sizi şereflendiren) bir Kitab indirdik. Hiç akıl erdirmiyor musunuz?
İbni Kesir = Andolsun ki; size, içinde zikrinizin bulunduğu bir Kitab indirdik. Hala akletmiyor musunuz?
Kadri Çelik = Şüphesiz size, içinde (öncekilere ait gerçekleri anımsatan) hatırlatmalarınızın bulunduğu bir kitap indirdik. Yine de akıllanmayacak mısınız?
Muhammed Esed = (Ey İnsanlar!) Gerçek şu ki, Biz size, akılda tutmanız gereken her şeyi kapsayan ilahi bir mesaj indirdik: hala aklınızı kullanmayacak mısınız?
Mustafa İslamoğlu = Doğrusu Biz size, içinde size şeref ve itibar kazandıran bir mesaj indirmiş bulunuyoruz: şu halde, aklınızı başınıza almayacak mısınız?
Ömer Nasuhi Bilmen = Kasem olsun ki, size bir kitap indirdik ki, sizin şerefiniz ondadır. Hâlâ âkilâne düşünmez misiniz?
Ömer Öngüt = Andolsun ki, içinde zikriniz (şerefiniz) bulunan bir kitap indirdik. Hâlâ akıl erdirmiyor musunuz?
Şaban Piriş = Size de, içinde sizin için uyarıların yer aldığı bir kitap indirdik. Hâlâ, aklınızı kullanmıyor musunuz?
Sadık Türkmen = (ey insanlar!) Gerçek şu ki; size içinde öğüdünüz bulunan bir kitap indirdik. Hâlâ aklınızı kullanarak inanmıyor musunuz?
Seyyid Kutub = Andolsun ki, size namınızı yücelten, öğütler içeren bir kitap indirdik. Buna aklınız ermiyor mu?
Suat Yıldırım = Muhakkak ki, hayatınız için gerekli notları içeren, size şan ve şeref sağlayan bir kitap indirdik. Neden düşünmüyorsunuz?
Süleyman Ateş = Andolsun, size, içinde Zikr'iniz bulunan bir Kitap indirdik. Aklınızı kullanmıyor musunuz?
Tefhim-ul Kuran = Andolsun, size, (bütün durumlarınızı kapsayan) zikrinizin içinde bulunduğu bir Kitap indirdik. Yine de akıllanmayacak mısınız?
Ümit Şimşek = Size de bir kitap indirdik ki, şan ve şerefiniz ondadır. Hâlâ akıl etmiyor musunuz?
Yaşar Nuri Öztürk = Yemin olsun, size bir Kitap gönderdik ki, öğüt ve uyarınız/zikriniz/şerefiniz yalnız ondadır. Hâlâ aklınızı çalıştırmayacak mısınız?
İskender Ali Mihr = Andolsun ki; içinde, sizi zikreden (sizden bahseden) bir kitap indirdik. Hâlâ akıl etmez misiniz?
İlyas Yorulmaz = Hiç şüphe yok ki, içinde size öğütlerle dolu bir kitap indirdik. Hala aklınızı kullanmıyor musunuz?