Aranılan kelime ile eşleşen ayetler
وَهَلْ أَتَاكَ حَدِيثُ مُوسَى
Diyanet Vakfi = (Resûlüm!) Musa (olayının) haberi sana ulaştı mı?
وَهَلْ أَتَاكَ نَبَأُ الْخَصْمِ إِذْ تَسَوَّرُوا الْمِحْرَابَ
Diyanet Vakfi = (21-22) (Ey Muhammed!) Sana davacıların haberi ulaştı mı? Mâbedin duvarına tırmanıp, Davud'un yanına girmişlerdi de Dâvud onlardan korkmuştu. «Korkma! Biz birbirine hasım iki davacıyız, aramızda adaletle hükmet, haksızlık etme; bize doğru yolu göster» dediler.
هَلْ أَتَاكَ حَدِيثُ ضَيْفِ إِبْرَاهِيمَ الْمُكْرَمِينَ
Diyanet Vakfi = İbrahim'in ağırlanan misafirlerinin haberi sana geldi mi? (Bunlar meleklerdi.)
هَلْ أَتَاكَ حَدِيثُ الْجُنُودِ
Diyanet Vakfi = (17-18) Orduların, Firavun ve Semûd'un (uğradıkları felâketin) haberi sana geldi mi?
هَلْ أَتَاكَ حَدِيثُ الْغَاشِيَةِ
Diyanet Vakfi = (Resûlüm!) Dehşeti her şeyi kaplayan kıyametin haberi sana geldi mi?