Önceki Ayet Sonraki Ayet  
23. Sûre Mü’minûn/95

 وَإِنَّا عَلَى أَن نُّرِيَكَ مَا نَعِدُهُمْ لَقَادِرُونَ

  Ve innâ alâ en nuriyeke mâ neıduhum le kâdirûn(kâdirûne).

Kelime Karşılaştırma
ve innâ : ve muhakkak biz
alâ : üzerine, üstüne
en nuriye-ke : sana bizim göstermemiz
: şeyi
neidu-hum : onlara vaadediyoruz
le : mutlaka, elbette
kâdirûne : kaadir olanlar
Meal Yazanlar
Ayet Mealleri

 Diyanet İşleri = Bizim onlara yönelttiğimiz tehditleri sana göstermeye elbette gücümüz yeter.

 Abdulbaki Gölpınarlı = Ve şüphe yok ki bizim, onlara vaadettiğimiz şeyleri sana göstermeye gücümüz yeter elbette.

 Abdullah Parlıyan = İşte böyle dua et. Çünkü biz onlara, vaat ettiğimiz azabı sana göstermeye gücümüz yeter.

 Adem Uğur = Biz, onlara yönelttiğimiz tehdidi sana göstermeye elbette ki kadiriz.

 Ahmed Hulusi = Doğrusu biz, onları tehdit ediyor olduğumuz şeyi sana gösterecek güce sahibiz!

 Ahmet Tekin = 'Bizim onlara yaptığımız tehdidi, kesinlikle sana göstermeye gücümüz yeter.'

 Ahmet Varol = Biz, onlara vaad ettiğimizi sana göstermeye güç yetiririz.

 Ali Bulaç = Gerçek şu ki biz, onları tehdit ettiğimiz şeyi şüphesiz sana gösterme gücüne sahibiz.

 Ali Fikri Yavuz = (Ey Rasûlüm), onlara vaad ettiğimiz azabı sana göstermeğe elbette kadiriz.

 Ali Ünal = Elbette Biz, kendisiyle onları tehdit ettiğimiz cezayı senin sağlığında infaz etmeye (ve seni de ondan uzak tutmaya) kadiriz.

 Bayraktar Bayraklı = Biz onlara vaad ettiğimizi sana elbette gösterebiliriz.

 Bekir Sadak = Biz onlara vadettigimizi sana elbette gosterebiliriz.

 Celal Yıldırım = Şüphesiz ki (Peygamberim ) onlara va'dettiğimiz azabı sana göstermeye kudretimiz yeter.

 Cemal Külünkoğlu = (Ey Resulüm!) Bizim onlara vaad ettiğimiz azabı sana göstermeğe elbette gücümüz yeter.

 Diyanet İşleri (eski) = Biz onlara vadettiğimizi sana elbette gösterebiliriz.

 Diyanet Vakfi = Biz, onlara yönelttiğimiz tehdidi sana göstermeye elbette ki kadiriz.

 Edip Yüksel = Biz elbette, kendilerine söz verileni sana gösterebiliriz.

 Elmalılı Hamdi Yazır = Şübhesiz ki biz, onlara yaptığımız vaîdi sana göstermeğe elbette kadiriz

 Elmalılı (sadeleştirilmiş) = Şüphesiz ki Biz, onlara yaptığımız tehdidi sana gösterme gücüne sahibiz elbette.

 Elmalılı (sadeleştirilmiş-2) = Biz, onlara yönelttiğimiz tehdidi sana göstermeye elbette ki kadiriz.

 Gültekin Onan = Gerçek şu ki biz, onları tehdit ettiğimiz şeyi şüphesiz sana gösterme gücüne sahibiz.

 Harun Yıldırım = Biz, onlara yönelttiğimiz tehdidi sana göstermeye elbette ki kadiriz.

 Hasan Basri Çantay = Hakîkat, biz onlara va'd (ve tehdîd) etdiğimizi sana göstermiye de elbette kaadiriz.

 Hayrat Neşriyat = (Ey Resûlüm!) Şübhesiz ki biz, onlara va'd etmekte olduğumuz (azâb)ı sana da göstermeye elbette gücü yetenleriz.

 İbni Kesir = Biz, onlara vaad ettiğimizi sana göstermeye elbette kadiriz.

 Kadri Çelik = Şüphesiz biz, onları tehdit ettiğimiz şeyi şüphesiz sana gösterme gücüne sahibiz.

 Muhammed Esed = (İşte böyle dua et) çünkü, şüphesiz Biz, onlara vaad ettiğimiz (azabın, bu dünyada dahi gerçekleşmesine) seni tanık kılacak güçteyiz!

 Mustafa İslamoğlu = Ne ki Biz, onları tehdit ettiğimiz azabı (her hal ve şartta) sana göstermeye elbette kadiriz.

 Ömer Nasuhi Bilmen = Ve şüphe yok ki, Biz onlara yapmış olduğumuz vaîdi sana göstermeğe elbette kadirleriz.

 Ömer Öngüt = Onlara vâdettiğimizi sana göstermeye biz elbette kâdiriz.

 Şaban Piriş = Şüphesiz biz, onlara vaat ettiğimiz (azabı) sana göstermeye kadiriz.

 Sadık Türkmen = Şüphesiz, onları tehdit ettiğimiz şeyi sana göstermeye, elbette güç yetirenleriz.

 Seyyid Kutub = Onlara yönelttiğimiz tehdidin gerçekleştiğini sana göstermeye elbette gücümüz yeter.

 Suat Yıldırım = Biz onlara vâd ettiğimiz azabı sana göstermeye elbette kadiriz.

 Süleyman Ateş = Biz, onlara vaad ettiğimizi sana göstermeye elbette kadiriz.

 Tefhim-ul Kuran = Gerçek şu ki biz, onları tehdit ettiğimiz şeyi şüphesiz sana gösterme gücüne sahibiz.

 Ümit Şimşek = Onlara vaad ettiğimiz şeyi sana göstermeye elbette gücümüz yeter.

 Yaşar Nuri Öztürk = Biz, onları tehdit ettiğimiz şeyi sana göstermeye elbette kadiriz.

 İskender Ali Mihr = Ve muhakkak ki Biz, onlara vaadettiğimiz şeyi sana göstermeye elbette kaadir olanlarız.

 İlyas Yorulmaz = Biz onlara vaat ettiğimizi (azabı) sana göstermeye elbette gücümüz yeter.