Önceki Ayet Sonraki Ayet  
17. Sûre İsrâ/68

 أَفَأَمِنتُمْ أَن يَخْسِفَ بِكُمْ جَانِبَ الْبَرِّ أَوْ يُرْسِلَ عَلَيْكُمْ حَاصِبًا ثُمَّ لاَ تَجِدُواْ لَكُمْ وَكِيلاً

  E fe emintum en yahsife bikum cânibel berri ev yursile aleykum hâsiben summe lâ tecidû lekum vekîlâ(vekîlen).

Kelime Karşılaştırma
e fe emintum : bundan sonra emin mi oldunuz
en yahsife : yere geçirmesi
bi-kum : sizi
cânibe : taraf
el berri : kara
ev : veya
yursile : gönderir
aleykum : sizin üzerinize
hâsiben : taş yağdıran fırtına
summe : sonra
lâ tecidû : bulamazsınız
lekum vekîlen : sizin için bir vekil
Meal Yazanlar
Ayet Mealleri

 Diyanet İşleri = Peki, karada sizi yere geçirmesinden, yahut üzerinize taşlar savuran kasırga göndermesinden, sonra da kendinize bir vekil bulamamaktan güvende misiniz?

 Abdulbaki Gölpınarlı = Eminmisiniz sizi herhangi bir yerde orasıyla berâber yere geçirmeyeceğinden, yahut üstünüze taşlı topaçlı bir kasırga göndermeyeceğinden? Sonra bir koruyucu da bulamazsınız kendinize.

 Abdullah Parlıyan = Peki emin misiniz O'nun sizi, yerin dibine geçirmeyeceğinden, yahut üzerinize taş yağdıracak bir kasırga göndermeyeceğinden? Sonra bir koruyucu da bulamazsınız kendinize.

 Adem Uğur = O'nun, sizi kara tarafında yerin dibine geçirmeyeceğinden, yahut başınıza taş yağdırmayacağından emin misiniz? Sonra kendinize bir koruyucu da bulamazsınız.

 Ahmed Hulusi = Sizde yerin dibini (bedenselliğin en beterini) yaşatmayacağından yahut üzerinize bir hortum (yaşamınızı allak bullak eden olaylar) göndermeyeceğinden emin mi oldunuz? Sonra kendinize bir vekîl de bulamazsınız.

 Ahmet Tekin = O’nun sizi, kara tarafında yerin dibine geçirmeyeceğinden, yahut üstünüzde taş yağdıran bir kasırga estirmeyeceğinden emin misiniz? Sonra kendinizi savunan bir hâmi, bir koruyan da bulamazsınız.

 Ahmet Varol = O'nun sizi kara tarafında yere geçirmeyeceğinden veya üzerinize çakıl savuran bir kasırga göndermeyeceğinden emin mi oldunuz? Sonra kendinize bir vekil de bulamazsınız.

 Ali Bulaç = Kara tarafında sizi yerin dibine geçirmeyeceğinden veya üzerinize taş yığınları yüklü bir kasırga göndermeyeceğinden emin misiniz? Sonra kendinize bir vekil bulamazsınız.

 Ali Fikri Yavuz = Acaba denizden karaya çıkmanızla, kara tarafında sizi yere geçirmesinden, yahud üzerinize çakıllı bir rüzgâr salıvermesinden emin mi oldunuz? (Allah bunu da yapar). Sonra (kendinizi koruyucu) hiç bir vekil bulamazsınız.

 Ali Ünal = Öyle de, Allah’ın sizi karada yerin dibine geçirmesinden veya üzerinize kum fırtınaları, taş yağdıracak kasırgalar göndermesinden emin mi oldunuz? Bu durumda kendinize bir koruyucu da bulamazsınız.

 Bayraktar Bayraklı = O'nun karada da sizi yere batırmasından veya başınıza taş yağdırmayacağından güvende misiniz? Sonra kendinize bir koruyucu da bulamazsınız.

 Bekir Sadak = Onun karada da, sizi yere batirmasindan veya basiniza tas yagdirmasindan guvende misiniz? Sonra kendinize bir koruyucu da bulamazsiniz.

 Celal Yıldırım = Ya sizi kara tarafında yere batırmasından ya da üzerinize taşlı-topraklı bir kasırga göndermesinden güvende misiniz ? Sonra da kendinize (kurtarıp koruyucu) bir vekil de bulamazsınız.

 Cemal Külünkoğlu = (Acaba denizden çıktıktan sonra) kara tarafında sizi yerin dibine geçirmeyeceğinden veya üzerinize taş yığınları yüklü bir kasırga göndermeyeceğinden emin misiniz? Sonra kendinize bir vekil de bulamazsınız.

 Diyanet İşleri (eski) = Onun karada da, sizi yere batırmasından veya başınıza taş yağdırmasından güvende misiniz? Sonra kendinize bir koruyucu da bulamazsınız.

 Diyanet Vakfi = O'nun, sizi kara tarafında yerin dibine geçirmeyeceğinden, yahut başınıza taş yağdırmayacağından emin misiniz? Sonra kendinize bir koruyucu da bulamazsınız.

 Edip Yüksel = Kıyıyı üstünüze çevirip sizi yutmasından, yahut üzerinize şiddetli bir kasırga yollamasından emin misiniz? Sonra hiç bir koruyucu da bulamazsınız

 Elmalılı Hamdi Yazır = Ya çıktığınızda kara tarafında sizi yere geçirivermesinden veya üzerinize çakıllı bir rüzgâr salıvermesinden sonra da kendinize hiç vekîl bulamamanızdan emniyyete mi erdiniz?

 Elmalılı (sadeleştirilmiş) = (Karaya) çıktığınızda, sizi tarafından yere geçirmeyeceğinden veya üzerinize çakıllı bir rüzgar salıvermesinden sonra da kendinize hiç vekil bulamamanızdan güvencede misiniz?

 Elmalılı (sadeleştirilmiş-2) = (Denizden karaya çıktığınızda) O'nun sizi karada yerin dibine geçirmeyeceğinden, yahut üzerinize taş yağdıran bir kasırga gördermeyeceğinden emin misiniz? Sonra kendinize bir vekil de bulamazsınız.

 Gültekin Onan = Kara tarafında sizi yerin dibine geçirmeyeceğinden veya üzerinize taş yığınları yüklü bir kasırga göndermeyeceğinden güvencede (emin) misiniz? Sonra kendinize bir vekil bulamazsınız.

 Harun Yıldırım = O'nun, sizi kara tarafında yerin dibine geçirmeyeceğinden, yahut başınıza taş yağdırmayacağından emin misiniz? Sonra kendinize bir koruyucu da bulamazsınız.

 Hasan Basri Çantay = Onun kara tarafında sizi yere geçirmesinden, yahud üzerinize çakıllı bir (kasırga) göndermesinden (selâmetinize) emîn mi oldunuz? (Olmayın). Sonra kendinize hiç bir vekîl bulamazsınız.

 Hayrat Neşriyat = Yoksa O’nun, kara tarafında sizi yere batırmasından veya üzerinize taş yağdıran bir kasırga göndermesinden emîn mi oldunuz? Sonra kendinize, (sizi koruyan) bir vekîl de bulamazsınız.

 İbni Kesir = Kara tarafında sizi yere batırmasından veya başınıza taş yağdırmasından emin mi oldunuz? Sonra kendiniz için bir vekil de bulamazsınız.

 Kadri Çelik = Kara tarafında sizi yerin dibine geçirmeyeceğinden veya üzerinize taş yüklü bir kasırga göndermeyeceğinden güvende misiniz? (Bunlar olduktan sonra) Kendinize bir vekil (bile) bulamazsınız!

 Muhammed Esed = Peki, O'nun sizi yerin dibine geçirmeyeceğinden yahut üzerinize taşı toprağı kaldıran can alıcı bir rüzgar göndermeyeceğinden çok mu eminsiniz? (Hayır, o zaman) kendinize asla bir koruyucu bulamazsınız.

 Mustafa İslamoğlu = Şimdi, O'nun sizi (bulunduğunuz) kara parçasının bir kısmıyla birlikte yerin dibine geçirmesine, yahut, taşı toprağı üzerinize uçuran bir kasırga göndermesine dair kesin bir güvenceniz mi var? Sonunda, (bu halinizle) kendinize hiçbir koruyucu otorite bulamayacaksınız.

 Ömer Nasuhi Bilmen = Sizinle beraber karanın bir tarafını yere batırmasından veya sizin üzerinize taşlı bir kasırga göndermesinden emin mi oldunuz? Sonra kendiniz için bir vekil bulamazsınız.

 Ömer Öngüt = Sizi kara tarafında yerin dibine geçirmeyeceğinden veya başınıza taş yağdırmayacağından emin mi oldunuz? Sonra kendinize bir vekil (koruyucu) da bulamazsınız.

 Şaban Piriş = Kara tarafında da sizi batırmayacağından veya üzerinize taşlar yağdıran bir kasırga göndermeyeceğinden güvende misiniz? O zaman bir koruyucu da bulamazsınız.

 Sadık Türkmen = Karayı ters çevirip sizi batırmayacağından veya üzerinize bir kasırgayı göndermeyeceğinden emin misiniz? Sonra kendinize hiçbir vekil/koruyucu bulamazsınız!

 Seyyid Kutub = Allah'ın sizi karadayken yerin dibine geçirmeyeceğinden ya da üzerinize taş yağdırmayacağından emin misiniz ki, bu olayların arkasından bir koruyucu bulamazsınız.

 Suat Yıldırım = Karada sizi yerin dibine geçirmesinden yahut çakıl savuran bir kasırga göndermesinden emin mi oldunuz? Sonra kendinize bir koruyucu da bulamazsınız.

 Süleyman Ateş = (Allâh'ın) Karayı ters çevirip sizi batırmayacağından, yahut üzerinize taşlar savuran bir kasırga göndermeyeceğinden emin misiniz? (Ki bunlar olduktan) Sonra kendinize bir koruyucu bulamazsınız!

 Tefhim-ul Kuran = Kara tarafında sizi yerin dibine geçirmeyeceğinden veya üzerinize taş yığınları yüklü bir kasırga göndermeyeceğinden emin misiniz? Sonra kendinize bir vekil de bulamazsınız.

 Ümit Şimşek = Yoksa Onun sizi karada yerin dibine geçirmeyeceğinden veya başınıza taşlar yağdırmayacağından emin mi oldunuz? O zaman sizi koruyup gözetecek bir vekil de bulamazsınız.

 Yaşar Nuri Öztürk = Peki, kara tarafında sizi yere geçirivermesinden yahut üstünüze çakıl savuran bir kasırga göndermesinden emin misiniz? Sonra kendinize hiçbir vekil bulamazsınız.

 İskender Ali Mihr = Öyleyse sizi, kara tarafında yere geçirmesinden (geçirmeyeceğinden) veya sizin üzerinize, taş yağdıran bir fırtına göndermesinden (göndermeyeceğinden) emin mi oldunuz? Sonra sizin için bir vekil (koruyucu) bulamazsınız.

 İlyas Yorulmaz = Peki şimdi siz, Allah’ın sizi karanın içine gömmeyeceğinden, yahut üzerinize yok edici bir kasırga göndermeyeceğinden, güvende mi oldunuz? O zaman, asla kendinize sahip çıkacak birini bulamazsınız.