Önceki Ayet Sonraki Ayet  
25. Sûre Furkân/51

 وَلَوْ شِئْنَا لَبَعَثْنَا فِي كُلِّ قَرْيَةٍ نَذِيرًا

  Ve lev şi’nâ le beasnâ fî kulli karyetin nezîrâ(nezîren).

Kelime Karşılaştırma
ve lev : ve eğer, şâyet
şi’nâ : diledik
le : elbette
beasnâ : gönderirdik
: içinde, de, da
kulli : hepsi, bütün
karyetin : karye, belde, kasaba
nezîren : nezir, uyarıcı
Meal Yazanlar
Ayet Mealleri

 Diyanet İşleri = Dileseydik her memlekete bir uyarıcı gönderirdik.

 Abdulbaki Gölpınarlı = Ve dileseydik her şehre, bir korkutucu gönderirdik.

 Abdullah Parlıyan = Eğer dileseydik, her kasabaya bir uyarıcı peygamber gönderirdik.

 Adem Uğur = (Resûlüm!) Şayet dileseydik, elbet her ülkeye bir uyarıcı (peygamber) gönderirdik.

 Ahmed Hulusi = Eğer dileseydik her şehirde bir uyarıcı bâ's ederdik.

 Ahmet Tekin = Şâyet sünnetimizin, düzenimizin yasaları içinde, irademizin tecellisine uygun olsaydı her ülkede-her beldede sorumluluk, hesap ve cezayı hatırlatan özgürce sorumluluklarını yerine getirmek üzere bir uyarıcı, bir peygamber görevlendirirdik.

 Ahmet Varol = Eğer dileseydik her kasabaya bir uyarıcı gönderirdik.

 Ali Bulaç = Eğer dilemiş olsaydık, her kasabaya bir uyarıcı gönderirdik.

 Ali Fikri Yavuz = Eğer dileseydik, her memleket halkına bir peygamber gönderirdik (ve böylece senin yükünü hafifletirdik).

 Ali Ünal = Eğer dilemiş olsaydık, her şehre uyarıcı olarak ayrı bir rasûl gönderirdik.

 Bayraktar Bayraklı = Biz, her ülkeye bir uyarıcı göndermeyi diledik.

 Bekir Sadak = Dileseydik, her kasabaya bir uyarici gonderirdik.

 Celal Yıldırım = İsteseydik her kasabaya (ve köye) bir uyarıcı (peygamber) gönderirdik. (Öyle yapmadık, yalnız seni seçip bütün insanlara göndermeyi uygun bulduk).

 Cemal Külünkoğlu = (Ey Resulüm!) Dileseydik her memlekete/kasabaya bir uyarıcı gönderirdik (ve böylece yükünü hafifletirdik).

 Diyanet İşleri (eski) = Dileseydik, her kente bir uyarıcı gönderirdik.

 Diyanet Vakfi = (Resûlüm!) Şayet dileseydik, elbet her ülkeye bir uyarıcı (peygamber) gönderirdik.

 Edip Yüksel = Dileseydik her kente bir uyarıcı gönderirdik

 Elmalılı Hamdi Yazır = Dilese idik elbet her köyde bir nezîr gönderir idik

 Elmalılı (sadeleştirilmiş) = Dileseydik elbette her köye bir uyarıcı gönderirdik.

 Elmalılı (sadeleştirilmiş-2) = (Habibim!) Şayet dileseydik elbette her köye bir uyarıcı (peygamber) gönderirdik.

 Gültekin Onan = Eğer dilemış olsaydık her kasabaya bir uyarıcı gönderirdik.

 Harun Yıldırım = Şayet dileseydik, elbet her ülkeye bir uyarıcı gönderirdik.

 Hasan Basri Çantay = Eğer dileseydik muhakkak ki her kasabaya (fenalıkların aakıbetinden) korkutucu birer (peygamber) gönderirdik.

 Hayrat Neşriyat = Hâlbuki dileseydik, elbette her şehre (âkıbetlerinden haber veren) bir korkutucu(peygamber) gönderirdik.

 İbni Kesir = Dileseydik; her kasabaya bir uyarıcı gönderirdik.

 Kadri Çelik = Eğer dilemiş olsaydık, her ülkeye bir uyarıp korkutucu (peygamber) gönderirdik.

 Muhammed Esed = Eğer dileseydik, (önceki çağlarda olduğu gibi) her topluma (ayrı) bir uyarıcı gönderirdik;

 Mustafa İslamoğlu = Hem eğer dilemiş olsaydık, (geçmişte olduğu gibi) elbette her topluma (ayrı) bir uyarıcı gönderirdik.

 Ömer Nasuhi Bilmen = Ve eğer dilemiş olsa idik elbette her karyeye de bir korkutucu gönderirdik.

 Ömer Öngüt = Eğer biz dileseydik, her memlekete bir uyarıcı gönderirdik.

 Şaban Piriş = İsteseydik her kasabaya uyarıcı gönderirdik.

 Sadık Türkmen = Eğer dileseydik her kente bir uyarıcı gönderirdik.

 Seyyid Kutub = Eğer dileseydik her şehre ayrı bir uyarıcı gönderirdik.

 Suat Yıldırım = Eğer isteseydik her şehre bir uyarıcı peygamber gönderirdik.

 Süleyman Ateş = Eğer biz dileseydik, her kente bir uyarıcı gönderirdik.

 Tefhim-ul Kuran = Eğer dilemiş olsaydık, her kasabaya da bir uyarıcı, korkutucu gönderirdik.

 Ümit Şimşek = Dileseydik, Biz her beldeye bir uyarıcı gönderirdik.

 Yaşar Nuri Öztürk = Eğer dileseydik, her kente bir uyarıcı gönderirdik.

 İskender Ali Mihr = Eğer dileseydik, elbette bütün kasabalara da nezir (uyarıcı) gönderirdik.

 İlyas Yorulmaz = Biz dileseydik her kasabaya bir uyarıcı gönderirdik.