Önceki Ayet Sonraki Ayet  
66. Sûre Tahrîm/5

 عَسَى رَبُّهُ إِن طَلَّقَكُنَّ أَن يُبْدِلَهُ أَزْوَاجًا خَيْرًا مِّنكُنَّ مُسْلِمَاتٍ مُّؤْمِنَاتٍ قَانِتَاتٍ تَائِبَاتٍ عَابِدَاتٍ سَائِحَاتٍ ثَيِّبَاتٍ وَأَبْكَارًا

  Asâ rabbuhû in tallakakunne en yubdilehû ezvâcen hayren min kunne muslimâtin mû’minâtin kânitâtin tâibâtin âbidâtin sâihâtin seyyibâtin ve ebkârâ(ebkâren).

Kelime Karşılaştırma
asâ : belki, umulur
rabbu-hu : onun Rabbi
in : eğer
tallaka-kunne : sizi boşadı
en yubdile-hû : ona (onun için ..... yerine) değiştirmesi
ezvâcen : zevceler, eşler
hayren : daha hayırlı
min-kunne : sizden
muslimâtin : müslüman (Allah’a teslim olmuş) kadınlar
mu’minâtin : mü’min (îmân etmiş) kadınlar
kânitâtin : kanitin olan kadınlar (Allah’ın huzurunda saygı ile duranlar)
tâibâtin : tövbe eden kadınlar
âbidâtin : abid (Allah’a kul olmuş) olan kadınlar
sâihâtin : oruç tutan, Allah yolunda hicret eden kadınlar
seyyibâtin : dul kadınlar
ve ebkâren : ve bekâr, bakire kadınlar
Meal Yazanlar
Ayet Mealleri

 Diyanet İşleri = Eğer o sizi boşarsa, Rabbi ona, sizden daha hayırlı, müslüman, inanan, sebatla itaat eden, tövbe eden, ibadet eden, oruç tutan, dul ve bakire eşler verebilir.

 Abdulbaki Gölpınarlı = Umulur ki sizi boşarsa Rabbi ona, sizin yerinize sizden de hayırlı Müslüman, inanmış itâatli, tövbekâr, ibâdette bulunan, ömrünü itâatle geçiren dul ve kız eşler verir.

 Abdullah Parlıyan = Ey peygamber eşleri! Eğer O sizi boşarsa, belki de Rabbi O'na sizin yerinize sizden daha hayırlı, kendisini Allah'a teslim eden, oruç tutan veya O'nun rızasını aramak için yola koyulan daha önce evlenmiş veya bakire kadınlar verir.

 Adem Uğur = Eğer o sizi boşarsa Rabbi ona, sizden daha iyi kendini Allah'a veren, inanan, sebatla itaat eden, tevbe eden, ibadet eden, oruç tutan, dul ve bâkire eşler verebilir.

 Ahmed Hulusi = Eğer sizi boşarsa, Rabbinin O'na, sizin yerinize sizden daha hayırlı, teslim olan, iman eden, itaat eden, tövbe eden, ibadet eden, dünyalığa karşı oruçlu olan, dul ve bakire eşleri vermesi umulur.

 Ahmet Tekin = Eğer o sizi boşarsa, Rabbi, sizin yerinize ona, sizden daha hayırlı, müslüman, mü’min, Allah’a gönülden boyun eğen, sorumluluklarını yerine getiren, saygılı, O’na karşılık vermeyen, tevbelerini, itaate yönelişlerini eksik etmeyen, Allah’ı ilâh tanımada, candan müslüman olarak Allah’a bağlanmada, saygıyla Allah’a kulluk ve ibadette, şeriatını uygulamada kusur işlemeyen, oruç tutan, mescitlere devam eden, cihad için, tebliğ için yollara düşen dul hanımlar, sekizinci olarak da bakire kızlar verir.

 Ahmet Varol = Eğer o sizi boşarsa belki Rabbi ona sizin yerinize sizden daha hayırlı, Müslüman, mü'min, gönülden boyun eğen, tevbe eden, ibadet eden, oruç tutan (veya hicret eden), dul ve bekâr kadınlar verir.

 Ali Bulaç = Belki onun Rabbi, -eğer o sizi boşayacak olursa- ona yerinize sizlerden daha hayırlı müslüman, mü'min, gönülden itaat eden, tevbe eden, ibadet eden, oruç tutan dul ve bakire eşler verir.

 Ali Fikri Yavuz = Olur ki O’nun Rabbi, -eğer Peygamber sizi boşarsa- yerinize sizden daha hayırlı zevceler verir O’na... Öyle ki, müslüman kadınlar, mümin kadınlar, devamlı ibadet eden kadınlar, günahlarından tevbe eden kadınlar, Allah için ibadet eden kadınlar, oruç tutan kadınlar, dullar ve bakireler...

 Ali Ünal = Eğer O sizi boşayacak olursa, bakarsınız Rabbisi ona sizden daha hayırlı, Allah’a tam teslim olmuş, kâmil iman sahibi, Allah’a gönülden itaatkâr, daima tevbekâr, ibadete düşkün, farz ve nafile çok oruç tutan dul veya bakire başka eşler nasip eder.

 Bayraktar Bayraklı = “Peygamber sizi boşayacak olursa, belki de, Rabbi ona sizden daha hayırlı, kendisini Allah'a teslim eden, inanan, gönülden itaat eden, tövbe eden, ibadet eden, oruç tutan, dul ve bakire eşler verir.”[657]

 Bekir Sadak = Ey Peygamber'in esleri! Eger o sizi bosarsa, Rabbi ona; sizden daha iyi olan, kendini Allah'a veren, inanan, boyun egen, tevbe eden, kulluk eden, oruc tutan, dul ve bakire esler verebilir.

 Celal Yıldırım = Eğer O sizi boşayacak olursa, umulur ki, Rabbi O'na sizin yerinize sizden daha hayırlı hakka teslimiyet gösteren, inanan, Allah'a itaat edip ümit bağlayan, tevbe eden, ibâdete devam gösteren, oruç tutan dul ve bakire kadınları verir.

 Cemal Külünkoğlu = Eğer o sizi boşarsa Rabbi ona, sizden daha iyi, kendini Allah'a veren, inanan, gönülden itaat eden, tevbe eden, ibadet eden, oruç tutan dul ve bakire eşler nasip edebilir.

 Diyanet İşleri (eski) = Ey Peygamber'in eşleri! Eğer o sizi boşarsa, Rabbi ona; sizden daha iyi olan, kendini Allah'a veren, inanan, boyun eğen, tevbe eden, kulluk eden, oruç tutan, dul ve bakire eşler verebilir.

 Diyanet Vakfi = Eğer o sizi boşarsa Rabbi ona, sizden daha iyi, kendini Allah'a veren, inanan, sebatla itaat eden, tevbe eden, ibadet eden, oruç tutan, dul ve bâkire eşler verebilir.

 Edip Yüksel = Sizi boşarsa, Rabbi ona, belki sizin yerinize sizden daha iyi, (Tanrı'ya) teslim olan, inanan, adayan, yönelen, kulluk eden, aktif, dul ve genç eşler verir

 Elmalılı Hamdi Yazır = Gerek ki rabbi, şayed o sizi boşarsa, yerinize ona sizlerden daha hayırlı zevceler verir öyleki müslimeler, mü'mineler, kâniteler, tâibeler, âbideler, sâimeler, seyyibeler ve bâkireler.

 Elmalılı (sadeleştirilmiş) = Şayet o sizi boşarsa belki de Rabbi sizin yerinize ona, sizden daha hayırlı, kendisini Allah'a teslim eden, inanan, içtenlikle itaat eden, tevbe eden, ibadet eden, oruç tutan dul ve bakire eşler verir.

 Elmalılı (sadeleştirilmiş-2) = Eğer o sizi boşarsa belki de Rabbi ona, sizden daha hayırlı, kendisini Allah'a teslim eden, inanan, gönülden itaat eden, tevbe eden, oruç tutan dul ve bakire eşler verir.

 Gültekin Onan = Belki onun rabbi, -eğer o sizi boşayacak olursa- ona yerinize sizlerden daha hayırlı müslüman, inançlı, gönülden itaat eden, tevbe eden, ibadet eden, oruç tutan, dul ve bakire eşler verir.

 Harun Yıldırım = Eğer o sizi boşarsa, Rabbinin ona yerinize Allah’a teslim olan, iman eden, gönülden itaat eden, tevbe eden, ibadet eden, seyahat eden dullar ve bakireler olmak üzere sizden daha hayırlı eşler vermesi umulur.

 Hasan Basri Çantay = Eğer o, sizi boşarsa yerinize — Allaha itaatle teslîm olan, Allahın birliğini tasdıyk eden, namaz kılan (tâatte sebat gösteren), Günâhlardan tevbe ile vaz geçen, ibâdet eyleyen, oruç tutan kadınlar, dullar ve kız oğlan kızlar olmak üzere — Rabbinin ona sizden hayırlılarını vermesi me'müldür.

 Hayrat Neşriyat = (Ey peygamber zevceleri!) Eğer (o) sizi boşarsa, olur ki Rabbi ona sizin yerinize, sizden daha hayırlı, Müslüman, mü’mine, itâatkâr, tevbe eden, ibâdet eden, oruç tutan, dul ve bâkire zevceler verir.

 İbni Kesir = Şayet o, sizi boşarsa; Rabbı ona sizden daha hayırlı, kendini Allah'a veren, inanan, boyun eğen, tevbe eden, kulluk eden, oruç tutan dul ve bakire eşler verir.

 Kadri Çelik = Eğer o sizi boşarsa, Rabbi ona sizden daha hayırlı, Müslüman, mümin, gönülden itaat eden, tevbe eden, ibadet eden, oruç tutan, dul ve bakire eşler verir.

 Muhammed Esed = (Ey Peygamber eşleri!) Eğer o siz(den biriniz)i boşasaydı, Allah yerinize o'na sizden daha iyi eşler verebilirdi. Allah'a teslim olan, gerçekten inanan, O'nun iradesine gönülden itaat eden, (günah işledikleri zaman) tevbe ederek (O'na) yönelen, (yalnız O'na) kulluk eden ve (O'nun rızasını aramak için) yola koyulan, daha önce evlenmiş veya bakire kadınlar.

 Mustafa İslamoğlu = Farz edin ki o sizi boşadı; bu takdirde O'nun Rabbi yerinizi sizden çok daha iyi eşlerle doldurabilir: Allah'a tam teslim olan, O'na tam güvenip inanan, O'nun iradesini gerçekleştirmek için el pençe divan duran, hatada ısrar etmeyen, yalnız O'na kulluk eden, hayır yolunda koşan, dul ya da bakire eşler...

 Ömer Nasuhi Bilmen = Şayet o sizi boşarsa, umulur ki onun Rabbi, onun için size bedel olarak sizden hayırlı zevceler verir ki, onlar müslimeler, mü'mineler, taatlere müdavemet edenler, tevbekâr olanlar, ibadetlerde bulunanlar, oruç tutanlar, dullar ve bâkire olanlar bulunurlar.

 Ömer Öngüt = Eğer o sizi boşarsa, Rabbi ona sizden daha iyi, kendini Allah'a veren, inanan, gönülden itaat eden, tevbe eden, ibadet eden, oruç tutan, dul ve bâkire eşler verir.

 Şaban Piriş = Eğer sizi boşayacak olursa, Allah onun için, sizden daha hayırlı müslüman, mümin, itaatkar, tevbekar, ibadet eden, oruç tutan dul ve bekar kadınlar verebilir.

 Sadık Türkmen = Eğer o sizi boşarsa; Rabbi ona sizden daha hayırlı, müslüman, inanan, sebatla itaat eden, tövbe eden, ibadet eden, oruç tutan, dul veya bakire eşler almasına izin verebilir.

 Seyyid Kutub = Eğer o sizi boşarsa Rabbi ona, sizden daha iyi, kendini Allah'a veren, inanan, gönülden itaat eden, tevbe eden, ibadet eden, Allah'ın uçsuz bucaksız mülkünün yaratılışını düşünen, dul ve bakire eşler verir.

 Suat Yıldırım = Eğer o sizi boşayacak olursa Rabbi ona, sizden daha hayırlı, Allah’a teslimiyet gösteren, mümin, gönülden itaat eden, tövbe eden, ibadete düşkün, oruca düşkün dul veya bâkireler olarak başka eşler nasib edebilir.

 Süleyman Ateş = O sizi boşarsa belki de Rabbi ona, sizden daha hayırlı, kendisini Allah'a teslim eden, inanan, gönülden itâ'at eden, tevbe eden, ibâdet eden seyâhat eden dul ve bâkire eşler verir.

 Tefhim-ul Kuran = Belki onun Rabbi, -eğer o sizi boşayacak olursa- ona sizin yerinize sizlerden daha hayırlı Müslüman, Mü'min, gönülden itaat eden, tevbe eden, ibadet eden, oruç tutan, dul ve bakire eşler verir.

 Ümit Şimşek = O sizi boşayacak olursa, bakarsınız, sizin yerinize Rabbi ona sizden daha hayırlı olan, Allah'a teslim olmuş, iman etmiş, itaatkâr, tevbe eden, ibadet eden ve orucunu tutan dul ve bakire eşler nasip eder.

 Yaşar Nuri Öztürk = O sizi boşarsa, kim bilir belki de Rabbi ona sizin yerinize sizden daha hayırlı eşler nasip eder: Allah'a teslim olan, iman sahibi, gönülden bağlı, tövbe etmesini seven, ibadete düşkün, yolculuk edebilen dullar ve bâkireler.

 İskender Ali Mihr = Eğer (o) sizi boşarsa, onun Rabbinin, onun için sizin yerinize, sizden daha hayırlı olan müslüman (Allah’a teslim olmuş) kadınlar, mü’min kadınlar, kanitin olan kadınlar, tövbe eden kadınlar, kul olan kadınlar, oruç tutan kadınlar, dul ve bakire olan kadınlardan zevceler (eşler) ile değiştirmesi umulur.

 İlyas Yorulmaz = Eğer Allah’ın elçisi sizi boşarsa, Allah’ın ona sizden daha hayırlı, teslim olmuş (müslüman), inanmış, Allah’a boyun eğen, hatalarından vazgeçen (tövbe eden), Allah’a ereği gibi kulluk eden, seyahat eden, dul ve bekar kadınlar verir.