Önceki Ayet Sonraki Ayet  
51. Sûre Zâriyât/47

 وَالسَّمَاء بَنَيْنَاهَا بِأَيْدٍ وَإِنَّا لَمُوسِعُونَ

  Ves semâe beneynâhâ bi eydin ve innâ le mûsiûn(mûsiûne).

Kelime Karşılaştırma
ve es semâe : ve sema, gökyüzü
beneynâ-hâ : onu biz bina ettik
bi eydin : bir kudretle, büyük bir kuvvetle
ve innâ : ve muhakkak ki biz
le : elbette
mûsiûne : genişletici olan
Meal Yazanlar
Ayet Mealleri

 Diyanet İşleri = Göğü kudretimizle biz kurduk ve şüphesiz bizim (her şeye) gücümüz yeter.

 Abdulbaki Gölpınarlı = Ve biz, gökleri kurduk kudretle, onlardan daha üstününü, daha büyüğünü kurmaya da gücümüz yeter.

 Abdullah Parlıyan = Gökyüzünü ve içerisindekileri, yaratıcı gücümüzle inşa eden biziz ve onlardan daha üstününü ve daha büyüğünü kurmaya da gücümüz yeter veya o gökyüzünü devamlı genişletmekteyiz.

 Adem Uğur = Göğü kendi ellerimizle biz kurduk ve biz (onu) elbette genişleticiyiz.

 Ahmed Hulusi = Semâya (Evren'e ve de beyin kapasitesine) gelince, onu elimizle bina ettik ve muhakkak ki biz genişleticileriz (boyutsal oluşumlarla - varlıklarla - idrakını genişletmek suretiyle, beyindeki kullanılır alanın genişlemesiyle)!

 Ahmet Tekin = Göğü, sonsuz kudretimizle, sayısız teknikle, tutarlı kanunlarla, enerji yükleyerek, nimetlerle dolu olarak biz yükseltip düzenledik, tavan olarak inşa ettik. Ve onu elbette biz genişletmeye, enerji yüklemeye devam ediyoruz, rızkı bollaştırıyoruz. Bunların hepsini yapmaya bizim gücümüz kudretimiz yeter.

 Ahmet Varol = Göğü de biz güçle bina ettik ve biz onu genişletmekteyiz. [4]

 Ali Bulaç = Biz göğü 'büyük bir kudretle' bina ettik ve şüphesiz Biz, (onu) genişleticiyiz.

 Ali Fikri Yavuz = (Bir de semaya bakın), biz onu kuvvetle bina ettik. Muhakkak ki biz, büyük kudrete sahibiz.

 Ali Ünal = Göğe gelince: onu çok sağlam bir şekilde bina ettik; Biz çok geniş bir kudret ve hakimiyet sahibiyiz.

 Bayraktar Bayraklı = Göğü kendi kudretimizle biz bina ettik ve biz elbette genişleticiyiz.

 Bekir Sadak = Gogu, gucumuzle Biz kurduk; suphesiz biz onu genisleticiyiz.

 Celal Yıldırım = Göğü de kudretimizle yapıp kurduk. Şüphesiz ki biz, hep genişleticileriz.

 Cemal Külünkoğlu = Göğü biz kudretimizle bina ettik. Şüphesiz onu genişleten de biziz.

 Diyanet İşleri (eski) = Göğü, gücümüzle Biz kurduk; şüphesiz biz onu genişleticiyiz.

 Diyanet Vakfi = Göğü kendi ellerimizle biz kurduk ve biz (onu) elbette genişleticiyiz.

 Edip Yüksel = Göğü gücümüzle biz kurduk ve onu biz genişletmekteyiz.

 Elmalılı Hamdi Yazır = Bir de Semaya bakın biz onu kuvvetle bina ettik ve şübhe yok ki biz çok vüs'a malikiz

 Elmalılı (sadeleştirilmiş) = Bir de göğe bakın! Biz onu kuvvetle bina ettik ve şüphe yok ki Biz onu genişletmeye de malikiz.

 Elmalılı (sadeleştirilmiş-2) = Biz göğü kudretimizle bina ettik. Hiç şüphesiz biz, çok genişlik ve kudret sahibiyiz.

 Gültekin Onan = Biz göğü 'büyük bir kudretle' bina ettik ve şüphesiz biz, (onu) genişleticiyiz.

 Harun Yıldırım = Biz göğü büyük bir kudretle bina ettik ve şüphesiz biz genişleticileriz.

 Hasan Basri Çantay = Biz göğü kuvvetle bina etdik. Çünkü biz muhakkak ve mutlak bir (vüs'at ve) kudrete mâlikizdir.

 Hayrat Neşriyat = Göğü de kuvvet(imiz)le binâ ettik; ve şübhe yok ki biz, elbette (devamlı sûrette onu)genişleticileriz.

 İbni Kesir = Göğü gücümüzle Biz kurduk. Ve muhakkak ki Biz, genişleticiyiz.

 Kadri Çelik = Biz göğü büyük bir kudretle bina ettik ve şüphesiz biz, kudret sahibiyiz.

 Muhammed Esed = Evreni (yaratıcı) güc(ümüz) ile inşa eden Biziz; ve şüphesiz Biziz onu istikrarlı bir şekilde genişleten.

 Mustafa İslamoğlu = Bütün bir göğü kendi güç ve kudretimizle Biz inşa ettik ve onu sürekli genişleten de Biziz.

 Ömer Nasuhi Bilmen = (45-47) Artık bir kalkınmaya da güç yetiremediler ve yardım görücüler de olmadılar. Nûh kavmini de evvelce (helâk ettik). Şüphe yok ki, onlar fâsıklar olan bir kavim olmuşlardı. Ve göğü bir kuvvetle bina ettik ve şüphe yok ki, biz elbette kâdirleriz.

 Ömer Öngüt = Göğü kendi ellerimizle biz bina ettik ve biz onu elbette genişleticiyiz.

 Şaban Piriş = Göğü ellerimizle bina ettik. Çünkü biz, çok güçlüyüz.

 Sadık Türkmen = Evreni/göğü/uzayı kuvvetle, sapasağlam bina ettik/kurduk. Ve şüphesiz Biz onu genişletiyoruz.

 Seyyid Kutub = Göğü gücümüzle biz kurduk; şüphesiz biz onu genişleticiyiz.

 Suat Yıldırım = Göğü Biz çok sağlam bir şekilde bina ettik, onu genişleten Biziz. Çünkü Biz geniş kudret ve hakimiyet sahibiyiz.

 Süleyman Ateş = Göğü sağlam yaptık, biz genişleticiyiz (kudretimiz geniştir, göğü öyle genişleten biziz).

 Tefhim-ul Kuran = Biz göğü 'büyük bir kudretle' bina ettik ve şüphesiz biz, (onu) genişletici olanlarız.

 Ümit Şimşek = Göğü elimizle Biz bina ettik ve Biz genişleticiyiz.

 Yaşar Nuri Öztürk = Göğe gelince, onu biz ellerimizle kurduk. Hiç kuşkusuz, biz, genişleticileriz.

 İskender Ali Mihr = Ve sema; Biz onu büyük bir kudret ile bina ettik. Ve muhakkak ki (onu) genişletici olan elbette Biziz.

 İlyas Yorulmaz = Biz her şeyi kuşatıcı olarak, gökyüzünü bir güçle bina ettik.