Önceki Ayet Sonraki Ayet  
74. Sûre Müddessir/42

 مَا سَلَكَكُمْ فِي سَقَرَ

  Mâ selekekum fî sekar(sekara).

Kelime Karşılaştırma
: ne
seleke-kum : sizi sevkeden, sürükleyen
fî sekara : sekarın içine, alevli ateşe
Meal Yazanlar
Ayet Mealleri

 Diyanet İşleri = (40-42) Onlar cennetlerdedirler. Birbirlerine suçlular hakkında sorular sorarlar ve dönüp onlara şöyle derler: “Sizi Sekar’a (cehenneme) ne soktu?”

 Abdulbaki Gölpınarlı = Nedir derler cehenneme sokan sizi?

 Abdullah Parlıyan = Sizi bu cehennem ateşine sürükleyen nedir?

 Adem Uğur = Sizi şu yakıcı ateşe sokan nedir? diye

 Ahmed Hulusi = "Sizi Sakar'a (dev alevli kuşatan ateşe) sokan nedir?"

 Ahmet Tekin = 'Sizi Sekar’a, Cehennem’e sokan ne?' diyorlar.

 Ahmet Varol = 'Sizi Sakar'a ne sürükledi?'

 Ali Bulaç = "Sizi şu cehenneme sürükleyip iten nedir?"

 Ali Fikri Yavuz = “-Sizi cehenneme sokan nedir?”

 Ali Ünal = “Nedir sizi Cehennem çukuruna sürükleyen?”

 Bayraktar Bayraklı = (39-42) Ancak sağdakiler hariçtir. Onlar cennetlerde olacak ve suçlulara soracaklardır. “Sizi Sekar'a sürükleyen nedir?”

 Bekir Sadak = (39-42) Ancak, defteri sagdan verilenler boyle degildir; onlar cennettedirler. Suclulara: «Sizi bu yakici atese surukleyen nedir?» diye sorarlar.

 Celal Yıldırım = Sizi Cehennem'e sürüp sokan nedir?

 Cemal Külünkoğlu = (40-42) Onlar cennetlerdedirler. Suçlular: “Sizi şu cehenneme sürükleyip iten nedir?” (diye uzaktan sorarlar.)

 Diyanet İşleri (eski) = (39-42) Ancak, defteri sağdan verilenler böyle değildir; onlar cennettedirler. Suçlulara: 'Sizi bu yakıcı ateşe sürükleyen nedir?' diye sorarlar.

 Diyanet Vakfi = (40-42) Onlar cennetler içindedir. Günahkârlara: Sizi şu yakıcı ateşe sokan nedir? diye uzaktan uzağa sorarlar.

 Edip Yüksel = 'Sizi bu cezaya sokan nedir?'

 Elmalılı Hamdi Yazır = Nedir, diye: sizi sekare sokan?

 Elmalılı (sadeleştirilmiş) = Sizi Sekar'a sokan nedir? diye;

 Elmalılı (sadeleştirilmiş-2) = «Nedir sizi Sekar'a sokan?» diye.

 Gültekin Onan = "Sizi şu cehenneme sürükleyip iten nedir?"

 Harun Yıldırım = “Sizi Sekar’a sürükleyipiten nedir?”

 Hasan Basri Çantay = «Sizi cehenneme sokan nedir»?

 Hayrat Neşriyat = (Sonra o günahkârları görünce dediler ki:) 'Sizi Sakar’a (Cehennemin o dehşetli vâdisine) sokan nedir?'

 İbni Kesir = Nedir sizi Sekar'a sürükleyen?

 Kadri Çelik = “Sizi şu Sakar'a (cehenneme) sürükleyip iten nedir?”

 Muhammed Esed = "Sizi bu cehennem ateşine sürükleyen nedir?"

 Mustafa İslamoğlu = "Sizi, içinizi yansıtan bu ateşe ne soktu?"

 Ömer Nasuhi Bilmen = (41-42) Günahkârlardan. «Sizi cehennemde bulunmaya ne şey sevketti?»

 Ömer Öngüt = "Sizi Sakar'a (alevli cehenneme) sokan nedir?"

 Şaban Piriş = -Sizi cehenneme sevkeden nedir?

 Sadık Türkmen = "sizi sekara sürükleyen neydi?"

 Seyyid Kutub = Sakar'a (cehenneme) girmenizin sebebi nedir? diye.

 Suat Yıldırım = (40-42) Onlar mutlaka cennetlerde mücrimlerin durumu hakkında, kendi aralarında konuşurlar. O suçlulara: "Neydi bu cehenneme sizi sürükleyen?" diye sorulur.

 Süleyman Ateş = "Sizi şu yakıcı ateşe ne sürükledi?"

 Tefhim-ul Kuran = «Sizi şu cehenneme sürükleyip iten nedir?»

 Ümit Şimşek = 'Sizi Sakar'a ne attı?'

 Yaşar Nuri Öztürk = "Sizi Sekar'a sürükleyen nedir?"

 İskender Ali Mihr = Sizi sekarın içine (alevli ateşe) sevkeden (sürükleyen) nedir?

 İlyas Yorulmaz = “Sizi ateşe (sakara) iten sebepler nedir?” diye.