Önceki Ayet Sonraki Ayet  
38. Sûre Sâd/42

 ارْكُضْ بِرِجْلِكَ هَذَا مُغْتَسَلٌ بَارِدٌ وَشَرَابٌ

  Urkud bi riclike, hâzâ mugteselun bâridun ve şerâb(şerâbun).

Kelime Karşılaştırma
urkud : vur
bi ricli-ke : (senin) ayağınla
hâzâ : bu
mugteselun : yıkanılacak şey
bâridun : soğuk, serin
ve şerâbun : ve içecek, içilecek şey
Meal Yazanlar
Ayet Mealleri

 Diyanet İşleri = Biz de ona, “Ayağını yere vur! İşte yıkanacak ve içecek soğuk bir su” dedik.

 Abdulbaki Gölpınarlı = Vur yere ayağını, bu yıkanılacak ve içilecek serin su işte demiştik.

 Abdullah Parlıyan = Bunun üzerine kendisine “Ayağını yere vur, işte serin bir yıkanacak ve içecek su!” dedik.

 Adem Uğur = Ayağını yere vur! İşte yıkanacak ve içilecek soğuk bir su (dedik).

 Ahmed Hulusi = "Ayağını (hakikatinden kaynaklanan kuvveyle) yere vur! İşte yıkanıp, içeceğin serinletici su (hakikatin ilmi)!" (dedik).

 Ahmet Tekin = Biz ona: 'Ayağını yere vur. İşte, yıkanılıp şifa bulunacak, içilecek soğuk bir su.' dedik.

 Ahmet Varol = 'Ayağını yere vur. İşte hem yıkanmada kullanılacak hem de içilecek soğuk bir su!'

 Ali Bulaç = "Ayağını depret. İşte yıkanacak ve içecek soğuk (su, diye vahyettik)."

 Ali Fikri Yavuz = (Kendisine): “- Ayağınla yere vur.” dedik. İşte hem yıkanacak, hem içecek serin bir su!... (Yıkan ve iç, yorgunluğun ve hastalığın geçsin).

 Ali Ünal = “Ayağınla yere vur!” dedik, “İşte, yıkanmak ve içmek için soğuk bir su kaynağı!”

 Bayraktar Bayraklı = Ona, “Ayağını yere vur. İşte, yıkanacak ve içilecek soğuk bir su” dedik.

 Bekir Sadak = «yagini yere vur! Iste yikanacak ve icilecek soguk bir su» dedik.

 Celal Yıldırım = Ona: Ayağını (yere) vur; işte yıkanacak ve içecek soğuk bir su! (dedik).

 Cemal Külünkoğlu = (Ona:) “Ayağını (yere) vur! İşte yıkanabileceğin ve içebileceğin bir soğuk su!” dedik.

 Diyanet İşleri (eski) = 'Ayağını yere vur! İşte yıkanacak ve içilecek soğuk bir su' dedik.

 Diyanet Vakfi = Ayağını yere vur! İşte yıkanacak ve içilecek soğuk bir su (dedik).

 Edip Yüksel = 'Ayağını yere vur. İşte yıkanacak ve içilecek soğuk bir kaynak.'

 Elmalılı Hamdi Yazır = Depren ayağınla, işte serin bir yıkanacak ve içecek dedik

 Elmalılı (sadeleştirilmiş) = «Ayağınla depren! işte sana yıkanılacak ve içilecek soğuk bir su.» dedik.

 Elmalılı (sadeleştirilmiş-2) = (Biz ona): «Ayağını yere vur! İşte sana yıkanılacak ve içilecek soğuk bir su» dedik.

 Gültekin Onan = "Ayağını depret. İşte yıkanacak ve içecek soğuk (su, diye vahyettik)."

 Harun Yıldırım = Ayağını yere vur! İşte yıkanacak ve içilecek soğuk bir su.

 Hasan Basri Çantay = Ayağınla vur (yere dedik). İşte hem yıkanacak, hem içecek soğuk (bir su).

 Hayrat Neşriyat = (Ona:) 'Ayağın ile (yere) vur! İşte yıkanılacak ve içilecek (ve böylelikle şifâ bulacağın) bir serin (su)!' (dedik.)

 İbni Kesir = Vur ayağını yere. İşte yıkanacak ve içilecek soğuk bir su.

 Kadri Çelik = “Ayağını yere vur! İşte yıkanacak ve içilecek soğuk bir su (dedik).”

 Muhammed Esed = (Bunun üzerine kendisine:) "Ayağını (yere) vur: İşte yıkanabileceğin ve içebileceğin bir soğuk su!" dedik.

 Mustafa İslamoğlu = (Biz de) "Düş yola! Bak işte (şurada hem yıkanılacak hem de içilecek soğuk bir su var!" (demiştik).

 Ömer Nasuhi Bilmen = Târaf-ı ilâhi'den de denildi ki, «Ayağın ile çarpıver, işte bu, soğuk, yıkanılacak ve içilecek bir su.»

 Ömer Öngüt = "Ayağını yere vur! İşte yıkanacak ve içilecek soğuk bir su!"

 Şaban Piriş = -Ayağınla yere vur. İşte yıkanacak ve içilecek soğuk bir su! demiştik.

 Sadık Türkmen = “ayağını yere vur! İşte yıkanılacak ve içilecek soğuk bir su” dedik.

 Seyyid Kutub = Biz de ona «Ayağını yere vur! İşte yıkanacak ve içilecek soğuk bir su» dedik.

 Suat Yıldırım = Eyyûb’a: "Ayağını yere vur! dedik, İşte sana kullanıp yıkanacağın ve içeceğin soğuk bir su!"

 Süleyman Ateş = "Ayağını (yere) vur, işte yıkanacak ve içilecek serin (bir su)" (dedik).

 Tefhim-ul Kuran = «Ayağını depret. İşte yıkanacak ve içecek soğuk (su, diye vahyettik).»

 Ümit Şimşek = Ona 'Ayağını yere vur,' dedik. 'İşte sana hem yıkanmak, hem de içmek için soğuk bir su.'

 Yaşar Nuri Öztürk = "Ayağını yere vur! İşte yıkanacak bir yer, işte içilecek soğuk bir su!..." dedik.

 İskender Ali Mihr = Ayağın ile (yere) vur. (İşte) bu serin, yıkanılacak ve içilecek su.

 İlyas Yorulmaz = Allah “Ayağını yere vur. İşte sana yıkanılacak ve içilecek soğuk bir su” demişti.