Önceki Ayet Sonraki Ayet  
79. Sûre Nâzi’ât/39

 فَإِنَّ الْجَحِيمَ هِيَ الْمَأْوَى

  Fe innel cahîme hiyel me’vâ.

Kelime Karşılaştırma
fe : o taktirde
inne : muhakkak ki
el cahîme : cehennem
hiye : o
el me’vâ : barınma yeri, barınacak yer
Meal Yazanlar
Ayet Mealleri

 Diyanet İşleri = (37-39) Kim azgınlık eder ve dünya hayatını tercih ederse, şüphesiz, cehennem onun sığınağıdır.

 Abdulbaki Gölpınarlı = Artık cehennemdir onun yeri yurdu.

 Abdullah Parlıyan = artık onun yeri yurdu cehennemdir.

 Adem Uğur = Şüphesiz cehennem (onun için) tek barınaktır.

 Ahmed Hulusi = Muhakkak ki yakıcı ortam mekânı olur!

 Ahmet Tekin = Kaynayan, köpüren Cehennem, işte o ebedî mekânlarıdır.

 Ahmet Varol = O çılgınca yanan ateş (onun için) barınma yeridir.

 Ali Bulaç = Şüphesiz cehennem, (onun için) bir barınma yeridir.

 Ali Fikri Yavuz = Muhakkak cehennem, onun varacağı yerdir.

 Ali Ünal = İşte o Kızgın Alevli Ateş, odur onun için nihaî barınak.

 Bayraktar Bayraklı = (37-39) İşte, azıp dünya hayatını tercih edenin varacağı yer şüphesiz cehennemdir.

 Bekir Sadak = N/A

 Celal Yıldırım = (37-38-39) Artık kim azıp dünya hayatını seçerek tercîh etmişse, şüphesiz Cehennem onun varacağı yerdir.

 Cemal Külünkoğlu = (37-39) Artık her kim azgınlık etmişse, (sadece) dünya hayatını ahirete tercih etmişse, şüphesiz cehennem, (onun için) bir barınma yeridir.

 Diyanet İşleri (eski) = (37-39) İşte, azıp da dünya hayatını tercih edenin varacağı yer şüphesiz cehennemdir.

 Diyanet Vakfi = (37-39) Azana ve dünya hayatını ahirete tercih edene, şüphesiz cehennem tek barınaktır.

 Edip Yüksel = Gidilecek yer cehennem olacaktır.

 Elmalılı Hamdi Yazır = muhakkak Cahîmdir onun varacağı

 Elmalılı (sadeleştirilmiş) = muhakkak onun varacağı yer cehennemdir.

 Elmalılı (sadeleştirilmiş-2) = Kuşkusuz onun varacağı yer cehennemdir.

 Gültekin Onan = Şüphesiz cehennem, (onun için) bir barınma yeridir.

 Harun Yıldırım = Şüphesiz cehennem varılacak yerin kendisidir.

 Hasan Basri Çantay = işte muhakkak ki o alevli ateş (cehennem) onun varacağı yerin ta kendisidir.

 Hayrat Neşriyat = (37-39) Artık kim azgınlık etmiş ve dünya hayâtını (âhirete) tercîh etmişse, artık şübhesiz (o kimse için) varılacak olan yer, ancak Cehennemdir!

 İbni Kesir = Şüphesiz ki onun varacağı yer; cehennemdir.

 Kadri Çelik = Hiç şüphesiz cehennem, (onun için) bir barınma yeridir.

 Muhammed Esed = varacağı yer o yakıcı ateştir!

 Mustafa İslamoğlu = işte onların varacağı yer gözleri faltaşı gibi açacak olan ateştir.

 Ömer Nasuhi Bilmen = Artık şüphe yok ki, cehennemdir, odur onun yurdu.

 Ömer Öngüt = Muhakkak ki o alevli ateş onun varacağı yerin tâ kendisidir.

 Şaban Piriş = Cehennem onun varacağı yerdir.

 Sadık Türkmen = Muhakkak ki cehennem, (onun için) barınak yeridir/onun varacağı yerdir!

 Seyyid Kutub = Onun barınağı cehennemdir.

 Suat Yıldırım = Onun varacağı yer, olsa olsa cehennemdir!

 Süleyman Ateş = Onun barınağı cehennemdir.

 Tefhim-ul Kuran = Hiç şüphesiz cehennem, (onun için) bir barınma yeridir.

 Ümit Şimşek = Barınacağı yer Cehennemdir.

 Yaşar Nuri Öztürk = Cehennem, barınağın ta kendisidir.

 İskender Ali Mihr = O taktirde, muhakkak ki alevli ateş (cehennem), o, barınacak yerdir.

 İlyas Yorulmaz = Bundan dolayı da cehennem onun sığınıp kalacağı yer olmuştur.