Önceki Ayet Sonraki Ayet  
16. Sûre Nahl/39

 لِيُبَيِّنَ لَهُمُ الَّذِي يَخْتَلِفُونَ فِيهِ وَلِيَعْلَمَ الَّذِينَ كَفَرُواْ أَنَّهُمْ كَانُواْ كَاذِبِينَ

  Li yubeyyine lehumullezî yahtelifûne fîhi ve li ya’lemellezîne keferû ennehum kânû kâzibîn(kâzibîne).

Kelime Karşılaştırma
li yubeyyine : açıklaması, bildirmesi için
lehum : onlara
ellezî yahtelifûne : onlar ihtilâfa düşerler
fî-hi : orada, onun hakkında
ve li ya’leme : ve bilmesi (bilmeleri) için
ellezîne keferû : inkâr eden kimseler, kâfirler
enne-hum : muhakkak, kesinlikle onların ... olduğunu
kânû : oldular
kâzibîne : yalancılar
Meal Yazanlar
Ayet Mealleri

 Diyanet İşleri = (Diriltecek ki) ayrılığa düştükleri şeyi onlara anlatsın ve kâfir olanlar da kendilerinin yalancı olduklarını bilsinler!

 Abdulbaki Gölpınarlı = İhtilâf ettikleri şeylerin kendilerince apaçık anlaşılması için ve kâfir olanların, yalancı olduklarını bilmeleri için diriltecek onları.

 Abdullah Parlıyan = Allah ölüleri mutlaka diriltecektir ki, üzerinde ayrılığa düştükleri gerçeği, onlara bütün açıklığıyla göstersin ve o Allah'tan gelen gerçekleri örtbas edenler de, kendilerinin yalancı olduklarını görüp anlayabilsinler.

 Adem Uğur = Hakkında ihtilaf ettikleri şeyi onlara açıklaması ve kâfir olanların da kendilerinin yalancılar olduklarını bilmeleri için (Allah onları diriltecek).

 Ahmed Hulusi = Hakkında ihtilaf ettikleri şeyi kendilerine açıklasın ve hakikat bilgisini inkâr edenler kendilerinin yalancılar olduklarını bilsin diye (her ölümü tadanı bâ'sedecektir).

 Ahmet Tekin = Kâfirlerin ihtilâf konusu yaptıkları diriltilme, sevap, ceza, cennet, cehennem gibi dinin getirdiği bilgileri, kendilerine, açıkça göstermesi ve kulluk sözleşmesindeki ortak taahhütlerini, Allah’a iman, kulluk ve sorumluluk bilincini şuur altına iterek örtbas edip inkârda ısrar edenlerin, kendilerinin yalancı olduklarını bilmeleri için Allah ölüleri diriltecek.

 Ahmet Varol = Hakkında ihtilafa düştükleri şeyi onlara açıklamak ve inkâr edenlerin de yalancı olduklarını bilmeleri için (diriltecektir).

 Ali Bulaç = Hakkında ihtilafa düştükleri şeyi onlara açıklaması ve inkâr edenlerin kendilerinin yalancı olduklarını bilmesi için (diriltecektir).

 Ali Fikri Yavuz = Allah, öldükten sonra diriltecek ki, o kâfirlere ihtilâf ettikleri, (kabul etmedikleri) din işlerini beyan etsin ve bunu inkâr edenler, kendilerinin yalancı olduklarını bilsinler.

 Ali Ünal = Diriltecek ki, üzerinde ihtilâf ettikleri iman esaslarını onlara bütün açıklığıyla göstersin ve küfürde kökleşmiş olanlar, (Allah’ın dinini reddetmek ve başka inançlara dalmakla) gerçekte birer yalancı olduklarını bilsinler.

 Bayraktar Bayraklı = Çünkü, hakkında ayrılığa düştükleri şeyi onlara Allah anlatacak ve inkârcılar da yalancı olduklarını bileceklerdir.

 Bekir Sadak = (38-39) len kimseyi Allah'in diriltmeyecegi uzerine butun gucleriyle Allah'a yemin ederler. Hayir; oyle degil, ayriliga dustukleri seyi onlara aciklamayi , inkar edenlerin kendilerinin yalanci olduklarini bileceklerini, Allah gercekten vadetmistir, fakat insanlarin cogu bilmezler.

 Celal Yıldırım = (Diriltip kaldıracak) ki, onlara, hakkında ayrılığa düştükleri şeyi açıklasın; inkâr edenlerin de kendilerinin yalancılar olduklarını bilsinler.

 Cemal Külünkoğlu = İhtilaf ettikleri konular (Allah tarafından) açıklığa kavuşturulsun ve inkârcılar, yalan söylediklerini öğrensinler diye (Allah onları diriltilecektir).

 Diyanet İşleri (eski) = (38-39) Ölen kimseyi Allah'ın diriltmeyeceği üzerine bütün güçleriyle Allah'a yemin ederler. Hayır; öyle değil, ayrılığa düştükleri şeyi onlara açıklamayı, inkar edenlerin kendilerinin yalancı olduklarını bileceklerini, Allah gerçekten vadetmiştir, fakat insanların çoğu bilmezler.

 Diyanet Vakfi = Hakkında ihtilaf ettikleri şeyi onlara açıklaması ve kâfir olanların da kendilerinin yalancılar olduklarını bilmeleri için (Allah onları diriltecek).

 Edip Yüksel = Anlaşmazlığa düştükleri konuları onlara açıklasın ve kafirler de kendilerinin yalancı olduğunu öğrensin.

 Elmalılı Hamdi Yazır = Ba'sedecek ki onlara ıhtilâf ettikleri hakkı anlatsın ve onu inkâr edenler kendilerinin yalancı olduklarını bilsinler

 Elmalılı (sadeleştirilmiş) = Allah, hakkında görüş ayrılığına düştükleri gerçeği kendilerine anlatması ve inkar edenlerin de kendilerinin yalancı olduklarını bilmeleri için, onları dirilecektir.

 Elmalılı (sadeleştirilmiş-2) = Allah ölüleri diriltecek ki, o kâfirlerin, hakkında ihtilaf ettikleri şeyi onlara açıkça göstersin ve bunu inkâr edenler kendilerinin yalancı olduklarını bilsinler.

 Gültekin Onan = Hakkında ihtilafa düştükleri şeyi onlara açıklaması ve küfredenlerin kendilerinin yalancı olduklarını bilmesi için (diriltecektir).

 Harun Yıldırım = Hakkında ihtilaf ettikleri şeyi onlara açıklaması ve kâfir olanların da kendilerinin yalancılar olduklarını bilmeleri için (Allah onları diriltecek).

 Hasan Basri Çantay = (Allah diriltecek) onlara hakkında ihtilâf edegeldiklerini açıklasın, küfr (ve inkâr) edenler de kendilerinin ne yalancı kimseler idiklerini bilsin (ler) diye.

 Hayrat Neşriyat = (Diriltilecekler) ki, onlara hakkında ihtilâf eder oldukları şeyi açıklasın ve inkâr edenler kendilerinin gerçekten yalancı kimseler olduklarını bilsin(ler)!

 İbni Kesir = Üzerinde ihtilafa düştükleri şeyi onlara açıklasın ve küfredenler gerçekten yalancı olduklarını bilsinler diye, diriltecektir.

 Kadri Çelik = Hakkında ihtilafa düştükleri şeyi onlara açıklaması ve küfre sapanların kendilerinin yalancı olduklarını bilmesi için (onları mutlaka diriltecektir).

 Muhammed Esed = (Oysa, Allah ölüleri diriltecektir) ki, üzerinde ayrılığa düştükleri gerçeği onlara bütün açıklığıyla göstersin ve o hakkı inkara kalkışanlar da kendilerinin yalancı olduklarını görüp de anlayabilsinler.

 Mustafa İslamoğlu = (Oysa ki), hakkında görüş ayrılığına düştükleri hakikati onlara ayan açık göstersin; (onu) inkarda ısrar edenler ise, kendilerinin yalancı olduklarını anlasınlar diye (Allah ölüleri diriltecektir).

 Ömer Nasuhi Bilmen = Evet. Cenâb-ı Hak ölüleri diriltecektir ki onlara kendisinde ihtilâf ettikleri şeyi açıklasın ve kâfir olanlar da kendilerinin hakikaten ne yalancı kimseler olmuş olduklarını bilsinler.

 Ömer Öngüt = Hakkında ihtilâfa düştükleri şeyi onlara açıklaması ve kâfir olanların da gerçekten yalancı olduklarını bilmeleri için (onları diriltecektir).

 Şaban Piriş = (Bu diriliş,) Hakkında ayrılığa düştükleri şeyi açıklamak ve kafirlerin yalancı olduklarını ortaya çıkarmak içindir.

 Sadık Türkmen = Hakkında ihtilâf ettikleri şeyleri onlara açıklaması ve o inkârcıların da yalancı kişiler olduklarını bilmeleri için!

 Seyyid Kutub = İnsanlar arasındaki tartışmalı konular Allah tarafından açıklığa kavuşturulsun ve kâfirler, yalan söylediklerini öğrensinler diye ölüler tekrar diriltilecektir.

 Suat Yıldırım = Diriltecek ki hakkında ihtilaf ettikleri o ba’s, o diriliş gerçeğini meydana çıkarsın ve bunu inkâr edenler de kendilerinin yalancı olduklarını bilsinler.

 Süleyman Ateş = (Diriltecektir ki) Hakkında ihtilâf ettikleri gerçeği onlara açıklasın ve inkâr edenler de yalancı olduklarını bilsinler.

 Tefhim-ul Kuran = Hakkında ihtilafa düştükleri şeyi onlara açıklaması ve küfre sapanların kendilerinin yalancı olduklarını bilmesi için (diriltecektir)

 Ümit Şimşek = Allah ölüleri diriltir-tâ ki hakkında anlaşmazlığa düştükleri şeyi böylece onlara açıklasın; inkâr edenler de yalancılıklarını bilsinler.

 Yaşar Nuri Öztürk = Diriltecek ki, onlara, ihtilafa düştükleri şeyi açık seçik göstersin ve küfre sapanlar kendilerinin yalancılar olduğunu bilsinler.

 İskender Ali Mihr = (Bu diriltme) hakkında ihtilâfa düştükleri şeyin, onlara beyan edilmesi (açıklanması) için ve inkâr edenlerin (kâfirlerin), kendilerinin şüphesiz (kesinlikle) yalancı olduklarını bilmeleri içindir.

 İlyas Yorulmaz = (Bu diriliş) Onların aralarında ihtilaf edip çekiştiği konuların, açıkça ortay çıkması ve gerçekleri inkar edenlerin kesinlikle yalancı olduklarını bilmeleri içindir.