Önceki Ayet Sonraki Ayet  
77. Sûre Mürselât/33

 كَأَنَّهُ جِمَالَتٌ صُفْرٌ

  Ke ennehu cimâletun sufrun.

Kelime Karşılaştırma
keenne-hu : sanki o ... gibi
cimâletun : erkek develer
sufrun : sarı
Meal Yazanlar
Ayet Mealleri

 Diyanet İşleri = Bunlar sanki birer kızıl devedir.

 Abdulbaki Gölpınarlı = Sanki o kıvılcımlar, birer sarı erkek devedir.

 Abdullah Parlıyan = Sanki o kıvılcımlar birer sarı devedir.

 Adem Uğur = Her bir kıvılcım, sanki birer sarı deve gibidir.

 Ahmed Hulusi = Sanki o (kıvılcımlar) sarı dev halatlar gibidir!

 Ahmet Tekin = Alevler, kızıl buğralar gibi, yalanlayanların üstüne üstüne gelir.

 Ahmet Varol = O (kıvılcım) sanki sarı develer gibidir.

 Ali Bulaç = Her biri, sanki sapsarı erkek deve sürüleri gibidir.

 Ali Fikri Yavuz = (Renk ve çokluk bakımından) sanki o kıvılcımlar, sarı deve sürüleri...

 Ali Ünal = Sarı deve sürüleri gibi dağılan kıvılcımlar.

 Bayraktar Bayraklı = (29-33) Yalan sayageldiğiniz şeye doğru gidiniz! Üç boyutlu azaba, ne gölgelendiren ne de alevden koruyan bir gölgeye gidiniz. O saray gibi kocaman bir kıvılcım saçar. Her bir kıvılcım sanki birer sarı devedir.

 Bekir Sadak = (32-33) O golgenin sactigi herbir kivilcim sanki birer sari devedir, konak gibi de buyuktur.

 Celal Yıldırım = Sanki o kıvılcımın herbiri sarı renkte birer devedir.

 Cemal Külünkoğlu = (32-33) Şüphesiz o (cehennem), tomruk/saray gibi kocaman kıvılcımlar saçar. Sanki o kıvılcımın her biri sarı renkte birer halattır.

 Diyanet İşleri (eski) = (32-33) O gölgenin saçtığı her bir kıvılcım sanki birer sarı devedir, konak gibi de büyüktür.

 Diyanet Vakfi = Her bir kıvılcım, sanki birer sarı deve gibidir.

 Edip Yüksel = (Rengi de) Sarı deve gibi.

 Elmalılı Hamdi Yazır = Sanki sarı sarı hopalar gibi

 Elmalılı (sadeleştirilmiş) = Sanki sarı hopalar (erkek develer) gibi.

 Elmalılı (sadeleştirilmiş-2) = Sanki o kıvılcımlar, sarı sarı (erkek deve sürüleridir).

 Gültekin Onan = Her biri, sanki sapsarı erkek deve sürüleri gibidir.

 Harun Yıldırım = Her biri, sanki sapsarı erkek deve sürüleri gibidir.

 Hasan Basri Çantay = Herbiri sanki sarı sarı erkek develerdir.

 Hayrat Neşriyat = Sanki o (sıçrayan kıvılcımlar, peşpeşe gelen) sarı develer gibidir.

 İbni Kesir = Ve her biri sanki birer sarı erkek devedir.

 Kadri Çelik = (Kıvılcımlarının) Her biri, sanki sapsarı erkek deve sürüleri gibidir.

 Muhammed Esed = kızgın dev halatlar gibi!

 Mustafa İslamoğlu = sanki akkordan halatlar gibi...

 Ömer Nasuhi Bilmen = (32-33) Şüphe yok ki, o köşk gibi kıvılcımlar atar. Sanki o birer sarı erkek develerdir.

 Ömer Öngüt = Sanki o kıvılcımlar sarı sarı develer gibidir.

 Şaban Piriş = Sanki o sarı halatlar gibidir.

 Sadık Türkmen = Her biri, sanki kızgın sarı madenden oluşmuş, dev gemi halatları gibidir!

 Seyyid Kutub = Her biri birer sarı deve gibi kıvılcımlar,

 Suat Yıldırım = O kıvılcımlardan her biri, sanki birer deve yavrusudur!

 Süleyman Ateş = (Saçtığı) kıvılcım, sanki sarı bir halattır.

 Tefhim-ul Kuran = Her biri, sanki sapsarı erkek deve sürüleri gibidir.

 Ümit Şimşek = O kıvılcımlar sanki sarı deve sürüsüdür.

 Yaşar Nuri Öztürk = O kıvılcım sanki sarımtırak bir halat/bir deve kervanı/bakırdan bir ip gibidir.

 İskender Ali Mihr = Sanki o (kıvılcımlar), sarı erkek develer gibidir.

 İlyas Yorulmaz = Sanki o kıvılcımlar sarı erkek develer gibi.