Önceki Ayet Sonraki Ayet  
6. Sûre En’âm/33

 قَدْ نَعْلَمُ إِنَّهُ لَيَحْزُنُكَ الَّذِي يَقُولُونَ فَإِنَّهُمْ لاَ يُكَذِّبُونَكَ وَلَكِنَّ الظَّالِمِينَ بِآيَاتِ اللّهِ يَجْحَدُونَ

  Kad na’lemu, innehu le yahzunukellezî yekûlûne fe innehum lâ yukezzibûneke ve lâkinnez zâlimîne bi âyâtillâhi yechadûn(yechadûne).

Kelime Karşılaştırma
kad na’lemu : biliyorduk
inne-hu : mutlaka o
le yahzunu-ke : elbette seni üzüyor, mahzun ediyor
ellezî yekûlûne : onların söyledikleri
fe inne- hum : fakat, muhakkak ki onlar
lâ yukezzibûne-ke : seni yalanlamıyorlar
ve lâkinne : ve lâkin, fakat
ez zâlimîne : zâlimler
bi âyâti allâhi : Allah’ın âyetleri ile
yechadûne : cihad ediyorlar
Meal Yazanlar
Ayet Mealleri

 Diyanet İşleri = Ey Muhammed! Biz çok iyi biliyoruz ki söyledikleri elbette seni incitiyor. Onlar gerçekte seni yalanlamıyorlar; fakat o zalimler Allah’ın âyetlerini inadına inkâr ediyorlar.

 Abdulbaki Gölpınarlı = İyice biliriz ki onların söylediği sözler, seni mahzun edecek. Fakat şüphe yok ki onlar seni yalanlamış olmazlar, o zâlimler, bile-bile Allah'ın âyetlerini inkâr ederler.

 Abdullah Parlıyan = Bu insanların söylediklerinin, seni gerçekten üzdüğünü pekala biliyoruz. Ama unutma ki, onların yalanladığı sen değilsin. Bu varoluş sebebi dışında yaşayanların inkâr ettiği, aslında Allah'ın mesajlarıdır.

 Adem Uğur = Onların söylediklerinin hakikaten seni üzmekte olduğunu biliyoruz. Aslında onlar seni yalanlamıyorlar, fakat o zalimler açıkça Allah'ın âyetlerini inkâr ediyorlar.

 Ahmed Hulusi = Gerçek ki, onların söylediklerinin seni mahzun ettiğini biliyoruz. . . Gerçek şu ki, onlar seni yalanlamıyorlar; o zâlimler, bile bile Allâh'ın işaretlerindeki varlığını (Esmâ'sının açığa çıkışı olan işaretleri) inkâr ediyorlar!

 Ahmet Tekin = Onların söylediklerinin seni üzdüğünü elbette biliyoruz. Onlar aslında seni yalanlamıyorlar. Fakat, baskı, zulüm ve işkence ile temel hak ve hürriyetleri, Allah yolunu, Allah yolundaki faaliyetleri engelleyen zâlimler, bile bile Allah’ın âyetlerini, Kur’ân’ı inkâr ediyorlar.

 Ahmet Varol = Onların söylediklerinin seni üzdüğünü biliyoruz. Onlar gerçekte seni yalanlamıyorlar ancak zalimler bile bile Allah'ın ayetlerini inkar ediyorlar.

 Ali Bulaç = Kesin olarak biliyoruz ki, onların söyledikleri seni gerçekten üzüyor. Doğrusu onlar, seni yalanlamıyorlar, ancak zalimler, Allah'ın ayetlerini inkar ediyorlar.

 Ali Fikri Yavuz = Gerçekten biliyoruz ki, söyledikleri lâf, seni (ey Habibim) cidden incitiyor. Fakat onlar seni yalanlamıyorlar (doğru söylediğini biliyorlar), ancak o zâlimler Allah’ın âyetlerini inadla inkâr ediyorlar.

 Ali Ünal = (Ey Rasûlüm!) Onların sürekli söyleyip durdukları sözlerin, (yalanların, attıkları iftiraların, alayların) seni üzdüğünü elbette biliyoruz. Fakat onlar (şahsın itibariyle) seni yalanlamıyorlar; o zalimler, bile bile ve manâsız bir inatla ancak Allah’ın âyetlerini inkâr ediyorlar.

 Bayraktar Bayraklı = Onların söylediği şeylerin seni üzdüğünü biliyoruz. Gerçekte onlar seni yalanlamıyorlar, fakat o zâlimler, bile bile Allah'ın âyetlerini inkâr ediyorlar.

 Bekir Sadak = Onlarin soylediklerinin seni uzecegini elbette biliyoruz; dogrusu onlar seni yalanci saymiyorlar, fakat zalimler Allah'in ayetlerini bile bile inkar ediyorlar .

 Celal Yıldırım = Onların söylediklerinin seni üzdüğünü çok iyi biliyoruz. Gerçekte onlar seni yalanlamıyorlar, fakat o zâlimler bile bile Allah'ın âyetlerini inkâr ediyorlar.

 Cemal Külünkoğlu = Onların sözlerinin seni üzdüğünü biliyoruz. Aslında onların yalanladığı sen değilsin. Bu zalimlerin inkâr ettiği, aslında Allah'ın mesajlarıdır.

 Diyanet İşleri (eski) = Onların söylediklerinin seni üzeceğini elbette biliyoruz; doğrusu onlar seni yalancı saymıyorlar, fakat zalimler Allah'ın ayetlerini bile bile inkar ediyorlar.

 Diyanet Vakfi = Onların söylediklerinin hakikaten seni üzmekte olduğunu biliyoruz. Aslında onlar seni yalanlamıyorlar, fakat o zalimler açıkça Allah'ın âyetlerini inkâr ediyorlar.

 Edip Yüksel = Söyledikleri şeylerin seni üzdüğünü biliyoruz. O zalimler seni değil ALLAH'ın ayetlerini reddediyor.

 Elmalılı Hamdi Yazır = Celâlim hakkı için biliyoruz ki söyledikleri lâf seni cidden incitiyor, maamafih onların yalancı dedikleri sen değilsin, lâkin zalimler Allahın âyetlerine cehudluk ediyorlar

 Elmalılı (sadeleştirilmiş) = Andolsun ki, söyledikleri lafın seni gerçekten incittiğini biliyoruz. Ancak onların yalancı dedikleri sen değilsin. Fakat zalimler Allah'ın ayetlerini inkar ediyorlar.

 Elmalılı (sadeleştirilmiş-2) = Onların söylediklerinin seni üzdüğünü elbette biliyoruz. Onlar aslında seni yalanlamıyorlar, fakat, o zalimler Allah'ın âyetlerini inkâr ediyorlar.

 Gültekin Onan = Kesin olarak biliyoruz ki, onların söyledikleri seni gerçekten üzüyor. Doğrusu onlar seni yalanlamıyorlar, ancak zalimler Tanrı'nın ayetlerini inkar ediyorlar.

 Harun Yıldırım = Onların söylediklerinin seni mahzun ettiğini muhakkak biliyoruz. Onlar elbette seni yalanlamıyorlar, fakat o zalimler gerçekten de Allah’ın ayetlerini yalanlıyorlar.

 Hasan Basri Çantay = (Habîbim) şu hakıykatı çok iyi biliyoruz ki onların söyleyegeldikleri (sözler) seni her halde tasaya düşürüyor. Onlar hakıykatde seni yalanlamıyorlar, fakat o zaalimler bile bile Allahın âyetlerini inkâr ediyorlar.

 Hayrat Neşriyat = (Habîbim, yâ Muhammed!) Şübhesiz şunu elbette biliyoruz ki, onların söyledikleri seni gerçekten üzüyor; hâlbuki aslında onlar seni yalanlamıyorlar (senin yalan söylemediğini bilirler); fakat o zâlimler Allah’ın âyetlerini bilerek inkâr ediyorlar.

 İbni Kesir = Gerçekyen biliyoruz ki; söyledikleri söz, seni üzüyor. Onlar, hakikatte seni yalanlamıyorlar. Lakin o zalimler, Allah'ın ayetlerini inkar ediyorlar.

 Kadri Çelik = Onların söylediklerinin seni üzdüğünü elbette biliyoruz. Doğrusu onlar seni yalanlamıyorlar, aksine zalimler aslında Allah'ın ayetlerini inkâr ediyorlar.

 Muhammed Esed = Bu insanların söylediklerinin seni gerçekten üzdüğünü pekala biliyoruz: Ama, unutma ki, onların yalanladığı sen değilsin; bu zalimlerin inkar ettiği, aslında Allahın mesajlarıdır.

 Mustafa İslamoğlu = Onların söylediklerinin seni üzdüğünü biliyoruz elbet. Şu bir gerçek ki, onların yalanladığı sen değilsin; bu zalimlerin asıl inkar ettiği Allah'ın mesajlarıdır.

 Ömer Nasuhi Bilmen = Muhakkak biliyoruz ki, onların dedikleri şey, seni elbette mahzun ediyor. hakikat halde onlar seni tekzîp etmiş olmuyorlar, fakat o zalimler Allah Teâlâ'nın âyetlerini inkâr ediyorlar.

 Ömer Öngüt = Muhakkak biliyoruz ki söyledikleri cidden seni incitiyor. Fakat hakikatte onlar seni yalanlamıyorlar, lâkin o zâlimler Allah'ın âyetlerini inkâr ediyorlar.

 Şaban Piriş = Onların söylediklerinin seni üzdüğünü elbette biliyoruz. Fakat onlar seni yalanlamıyorlar, o zalimler, bile bile Allah’ın ayetlerini tanımazdan geliyorlar.

 Sadık Türkmen = Pekala biliyoruz ki, elbette onların dedikleri seni üzüyor. Onlar, gerçekte seni yalanlamıyorlar, aksine o zalimler bilerek Allah’ın ayetlerini inkâr ediyorlar.

 Seyyid Kutub = Onların sözlerinin seni üzdüğünü biliyoruz. Aslında onlar seni yalanlamıyorlar, fakat o zalimler Allah'ın ayetlerini inkâr ediyorlar.

 Suat Yıldırım = Ey Resulüm! Onların söylediklerinin seni üzeceğini elbette pek iyi biliyoruz. Doğrusu onlar seni yalancı saymıyorlar; fakat o zalimler, bile bile Allah’ın âyetlerini inkâr ediyorlar.

 Süleyman Ateş = Biliyoruz, onların dedikleri seni üzüyor, gerçekte onlar seni yalanlamıyorlar, fakat o zâlimler bile bile Allâh'ın âyetlerini inkâr ediyorlar.

 Tefhim-ul Kuran = Kesin olarak biliyoruz ki, onların söyledikleri seni gerçekten üzüyor. Doğrusu onlar, seni yalanlamıyorlar, ancak zalimler, Allah'ın ayetlerini inkâr ediyorlar.

 Ümit Şimşek = Onların söylediklerine senin üzüldüğünü Biz biliyoruz. Gerçekte onlar seni yalanlamış olmuyorlar; o zalimler, Allah'ın âyetlerini inkâr ediyorlar.

 Yaşar Nuri Öztürk = Söylediklerinin seni kederlendirdiğini çok iyi biliyoruz. Gerçek şu ki, onlar seni yalanlamıyorlar; o zalimler Allah'ın ayetlerine karşı direnmekteler.

 İskender Ali Mihr = Onların söylediklerinin mutlaka seni mahzun ettiğini biliyorduk. Fakat muhakkak ki; onlar seni yalanlamıyorlar. Lâkin zalimler, Allah’ın âyetleri ile cihad ediyorlar.

 İlyas Yorulmaz = İnkarcıların söylediklerinin seni üzdüğünü elbette ki biz biliyoruz. Şunu bil ki onlar seni yalanlamıyorlar, o zalimler yalnızca Allah’ın ayetlerini inkar ediyorlar.