Önceki Ayet Sonraki Ayet  
78. Sûre Nebe’/30

 فَذُوقُوا فَلَن نَّزِيدَكُمْ إِلَّا عَذَابًا

  Fe zûkû fe len nezîdekum illâ azâbâ(azâben).

Kelime Karşılaştırma
fe : o zaman, haydi, artık
zûkû : tadın
fe : o zaman, haydi, artık
len nezîde-kum : size artırmayacağız
illâ : den başka
azâben : azap
Meal Yazanlar
Ayet Mealleri

 Diyanet İşleri = Kâfirlere şöyle denilir: “Şimdi tadın. Artık bundan sonra yalnızca azabınızı artıracağız.”

 Abdulbaki Gölpınarlı = Artık tadın, ancak azâbınızı arttırırız sizin.

 Abdullah Parlıyan = Bunlara: “Artık azabı tadınız. Biz sizin azabınıza ancak azap katarız” denilecek.

 Adem Uğur = Tadın! Bundan sonra yalnızca azabınızı arttıracağız.

 Ahmed Hulusi = O hâlde tadın; size azaptan başka bir şeyi asla artırmayacağız!

 Ahmet Tekin = 'Şimdi tadın azâbınızı. Artık size azabı artırmaktan başka bir muamele yapmayacağız.

 Ahmet Varol = 'Şimdi tadın. Artık sizin azaptan başka bir şeyinizi artırmayacağız.'

 Ali Bulaç = Şimdi tadın. Size artık azabtan başkasını arttırmayacağız;

 Ali Fikri Yavuz = (O kâfirlere şöyle denilir): Şimdi tadın, artık size azap artırmaktan başka bir şey yapacak değiliz.

 Ali Ünal = “O bakımdan, tadın şimdi o yaptıklarınızın karşılığını; artık sizin için azabınızı arttırmaktan başka bir şey yapmayacağız.”

 Bayraktar Bayraklı = Onlara, “Azabı tadınız. Size azabımızı arttırmaktan başka bir şey yapmayacağız” denir.

 Bekir Sadak = soyle deriz: «Artik tadiniz, bundan boyle size azabdan baska bir sey artirmayiz."*

 Celal Yıldırım = Artık hep (bu azabı) tadın, size elbette azâbdan başka bir şey artırmıyacağız.

 Cemal Külünkoğlu = (O inkârcılara şöyle denilir:) “Şimdi tadın (bakalım azabı), artık size azap artırmaktan başka bir şey yapacak değiliz.”

 Diyanet İşleri (eski) = Şöyle deriz: 'Artık tadınız, bundan böyle size azabdan başka bir şey artırmayız.'

 Diyanet Vakfi = Tadın! Bundan sonra yalnızca azabınızı arttıracağız.

 Edip Yüksel = Öyleyse tadın, sizin sadece cezanızı arttıracağız.

 Elmalılı Hamdi Yazır = Artık tadınız, artık size azâb artırmaktan başka bir şey yapacak değiliz

 Elmalılı (sadeleştirilmiş) = Artık tadın! Artık, azabınızı artırmaktan başka birşey yapacak değiliz!

 Elmalılı (sadeleştirilmiş-2) = (Onlara): «Şimdi tadın (cezanızı). Artık size azabınızı artırmaktan başka bir şey yapmayacağız» (denir).

 Gültekin Onan = Şimdi tadın. Size artık azabtan başkasını arttırmayacağız;

 Harun Yıldırım = “Şimdi tadın, size işkenceden başka bir şey artırmayacağız.”

 Hasan Basri Çantay = (Onlara şöyle denilir:) «İşte tadın (cezanızı)! Artık size azâb (ınız) ı artırmakdan başka bir şey yapmayacağız».

 Hayrat Neşriyat = (Onlara o gün şöyle denilir:) 'Şimdi tadın (cezânızı)! Artık size aslâ azabdan başka bir şey artırmayacağız!'

 İbni Kesir = Öyleyse tadınız, bundan böyle size azabdan başka bir şey artırmayız.

 Kadri Çelik = Şimdi tadın. Size artık azaptan başkasını artırmayacağız.

 Muhammed Esed = (Ve onlara şöyle diyeceğiz:) "O halde, (yaptığınız kötülüklerin meyvelerini) tadın, artık size şiddetli azaptan başka bir şey vermeyeceğiz!"

 Mustafa İslamoğlu = Sonunda (onlara diyeceğiz ki): "(Büyüttüğünüz Cehennem ağacının meyvelerini) tadın; artık size tarifsiz bir mahrumiyetten başka bir şey artırmayacağız.

 Ömer Nasuhi Bilmen = Artık tadınız, imdi size azaptan başkasını artırmayacağız.

 Ömer Öngüt = Tadın azabı! Biz sizin azabınıza ancak azap katarız.

 Şaban Piriş = -İşte, tadına bakın, size azaptan başka bir şey artırmayacağız.

 Sadık Türkmen = Şimdi tadın! Artık size, azaptan başka bir şey artırmayacağız!

 Seyyid Kutub = Şimdi tadın, artık size azabtan başka bir şeyi artırmıyacağız.

 Suat Yıldırım = Onun için onlara şöyle diyeceğiz: Yaptığınız kötülüklerin meyvelerini tadın! Artık Bizden sizin azabınızı artırmaktan başka bir şey beklemeyin.

 Süleyman Ateş = "Şimdi tadın (yaptıklarınızın tadını), artık size azâbdan başka bir şey artırmayacağız!

 Tefhim-ul Kuran = Şimdi tadın. Size artık azabtan başkasını artırmayacağız;

 Ümit Şimşek = İşte, tadın; size azaptan başka birşey arttırmayız.

 Yaşar Nuri Öztürk = "Hadi, tadıverin! Size azaptan başka bir şey asla artırmayacağız."

 İskender Ali Mihr = Haydi (azabı) tadın! Size artık azaptan başkasını artırmayacağız.

 İlyas Yorulmaz = Yalnızca şiddetini artırdığımız azabı tadın.