Önceki Ayet Sonraki Ayet  
42. Sûre Şûrâ/3

 كَذَلِكَ يُوحِي إِلَيْكَ وَإِلَى الَّذِينَ مِن قَبْلِكَ اللَّهُ الْعَزِيزُ الْحَكِيمُ

  Kezâlike yûhî ileyke ve ilellezîne min kablikellâhul azîzul hakîm(hakîmu).

Kelime Karşılaştırma
kezâlike : işte böyle, böylece
yûhî : vahyeder
ileyke : sana
ve ilâ ellezîne : ve onlara
min : den
kabli-ke : senden önce
allâhu : Allah
el azîzu : azîz, üstün
el hakîmu : hüküm ve hikmet sahibi
Meal Yazanlar
Ayet Mealleri

 Diyanet İşleri = (Ey Muhammed!) Mutlak güç sahibi, hüküm ve hikmet sahibi olan Allah, sana ve senden öncekilere işte böyle vahyeder.

 Abdulbaki Gölpınarlı = İşte böyle vahyetmededir sana ve senden öncekilere o üstün, o hüküm ve hikmet sâhibi Allah.

 Abdullah Parlıyan = O çok üstün, çok güçlü ve yaptığı herşeyi yerli yerince yapan Allah, böylece hem sana, hem de senden öncekilere vahyeder.

 Adem Uğur = Azîz ve hakîm olan Allah, sana ve senden öncekilere işte böyle vahyeder.

 Ahmed Hulusi = Aziyz ve Hakiym olan Allâh, sana ve senden öncekilere böylece vahyeder!

 Ahmet Tekin = İzzet, kudret ve hikmet sahibi, hükümran olan Allah, hurûf-ı mukattaaları ve sûreleri sana, geçmiş kutsal kitaplardaki benzerlerini, senden önceki peygamberlere vahyettiği gibi, Kur’ân’ı sana vahyetmeye devam ediyor.

 Ahmet Varol = Güçlü ve hakim Allah sana ve senden öncekilere işte böyle vahyetmektedir.

 Ali Bulaç = O, Aziz ve Hakim olan Allah, sana ve senden öncekilere böyle vahyetmektedir.

 Ali Fikri Yavuz = Azîz, Hakim olan Allah, sana ve senden evvelki peygamberlere böyle (manalar) vahyediyor.

 Ali Ünal = Sana ve senden önceki bütün rasûllere (böyle pek çok manâlar ve sırlar ihtiva eden harfler ve harflerden oluşan kelimelerle okunan) vahiy göndermesi, Azîz (mutlak izzet ve ululuk sahibi, her işte üstün ve mutlak galip), Hakîm (her hüküm ve icraatında pek çok hikmetler bulunan) Allah’ın değişmeyen sünnetidir.

 Bayraktar Bayraklı = Kudret ve hikmet sahibi olan Allah, sana ve senden öncekilere şöyle vahyediyor:

 Bekir Sadak = Guclu olan, Hakim olan Allah, sana da, senden oncekilere de soylece vahyeder.

 Celal Yıldırım = O çok üstün, çok güçlü yegâne hikmet sahibi Allah, böylece hem sana, hem senden öncekilere vahyeder.

 Cemal Külünkoğlu = (Resulüm!) Mutlak galip, tam hüküm ve hikmet sahibi olan Allah, sana da, senden öncekilere de buyruklarını işte şöyle vahyeder.

 Diyanet İşleri (eski) = Güçlü olan, Hakim olan Allah, sana da, senden öncekilere de böyle vahyeder.

 Diyanet Vakfi = Azîz ve hakîm olan Allah, sana ve senden öncekilere işte böyle vahyeder.

 Edip Yüksel = Üstün ve Bilge olan ALLAH sana ve senden öncekilere böyle vahyeder.

 Elmalılı Hamdi Yazır = İşte böyle vahiy veriyor sana -senden evvelkilere de- Allah, o, azîz, hakîm.

 Elmalılı (sadeleştirilmiş) = O güçlü, hikmet sahibi Allah sana, senden öncekilere de işte böyle vahyediyor.

 Elmalılı (sadeleştirilmiş-2) = Ey Muhammed! Çok güçlü hüküm ve hikmet sahibi olan Allah sana da senden öncekilere de böylece vahyeder.

 Gültekin Onan = O Aziz ve Hakim olan Tanrı, sana ve senden öncekilere böyle vahyetmektedir.

 Harun Yıldırım = Azîz, Hakîm Allah, sana ve senden öncekilere böyle vahyetmektedir.

 Hasan Basri Çantay = O mutlak gaalib, O hukûm ve hikmet saahibi Allah sana da, senden evvelkilere de işte böyle vahyeder.

 Hayrat Neşriyat = Azîz (kudreti dâimâ üstün gelen), Hakîm (her işi hikmetli olan) Allah, sana ve senden öncekilere işte böyle vahyeder!

 İbni Kesir = Aziz, Hakim olan Allah sana da, senden öncekilere de böyle vahyeder.

 Kadri Çelik = O, güçlü, hikmet sahibi Allah, sana ve senden öncekilere böyle vahyetmektedir.

 Muhammed Esed = Kudret ve hikmet sahibi olan Allah, (ey Muhammed) sana ve senden öncekilere (hakikati) şöyle vahyetti:

 Mustafa İslamoğlu = Her işinde tek mükemmel olan, her hükmünde tam isabet bulunan Allah, sana ve senden öncekilere hakikati işte böyle vahyediyor.

 Ömer Nasuhi Bilmen = İşte böyle vahyediyor. Sana ve senden evvel olanlara o azîz, hakîm olan Allah.

 Ömer Öngüt = Azîz ve hikmet sahibi olan Allah sana da senden öncekilere de işte böyle vahyeder.

 Şaban Piriş = İşte böyle vahyediyor sana ve senden öncekilere, Aziz ve hakim olan Allah!

 Sadık Türkmen = Sana ve senden öncekilere, güçlü ve hikmet sahibi Allah işte böyle vahyeder!

 Seyyid Kutub = O üstün iradeli ve her yaptığını bir hikmete göre yapan Allah, sana ve senden önceki peygamberlere böyle vahyeder.

 Suat Yıldırım = (O üstün kudret, tam hüküm ve hikmet sahibi) azîz ve hakîm olan Allah, böylece sana da, senden önceki resullere de buyruklarını vahyeder.

 Süleyman Ateş = O aziz ve hakim olan Allâh, sana ve senden öncekilere böyle vahyeder:

 Tefhim-ul Kuran = O, Aziz ve Hakim olan Allah, sana ve senden öncekilere böyle vahyetmektedir.

 Ümit Şimşek = Kudreti herşeye üstün olan ve hikmeti herşeyi kuşatan Allah, sana ve senden öncekilere böyle vahyeder.

 Yaşar Nuri Öztürk = İşte böyle vahyeder sana ve senden öncekilere Azîz ve Hakîm olan Allah!

 İskender Ali Mihr = Azîz ve Hakîm olan Allah, işte böyle, sana ve senden öncekilere vahyeder.

 İlyas Yorulmaz = Böylece sana ve senden öncekilere, güçlü ve her şeyin hükmünü veren Allah vahiy ediyor.