Önceki Ayet Sonraki Ayet  
25. Sûre Furkân/27

 وَيَوْمَ يَعَضُّ الظَّالِمُ عَلَى يَدَيْهِ يَقُولُ يَا لَيْتَنِي اتَّخَذْتُ مَعَ الرَّسُولِ سَبِيلًا

  Ve yevme yeadduz zâlimu alâ yedeyhi yekûlu yâ leytenîttehaztu mear resûli sebîlâ(sebîlen).

Kelime Karşılaştırma
ve yevme : ve (o) gün
yeaddu : öfkeden, pişmanlıktan ısırır
ez zâlimu : zalim, zulmeden
alâ yedey-hi : ellerini
yekûlu : söyler, der
yâ leyte-nî : keşke ben
ittehaztu : ben edindim
mea : beraber
er resûli : resûl
sebîlen : sebîl, yol
Meal Yazanlar
Ayet Mealleri

 Diyanet İşleri = O gün zalim kimse, (çaresizlik içinde) ellerini ısırıp şöyle diyecektir: “Ne olurdu ben de peygamberle beraber aynı yolu tutsaydım!”

 Abdulbaki Gölpınarlı = O gün zâlim, ellerini ısırıp duracak da ne olurdu diyecek, ben de Peygamberle aynı yolu tutsaydım.

 Abdullah Parlıyan = O gün ki, vaktiyle yaratılış gayesi dışında yaşayanlar, ellerini ısırıp: “Ah ne olurdu, Rasûl'ün göstermiş olduğu yolu tutmuş olaydım!” diyecek.

 Adem Uğur = O gün, zalim kimse (pişmanlıktan) ellerini ısırıp şöyle der: Keşke o peygamberle birlikte bir yol tutsaydım!

 Ahmed Hulusi = O süreçte nefsine zulmeden (orijin benin hakikatinin gereğini yaşamamış olan) ellerini ısırıp: "Keşke Rasûl ile beraber yürüseydim" der.

 Ahmet Tekin = Baskı, zulüm ve işkenceyle, temel hak ve hürriyetleri, Allah yolunu, Allah yolundaki faaliyetleri engelleyen, hakka riayet etmeyen zâlimin, pişmanlıktan ellerini ısıracağı gün:'Keşke ilâhî hükümleri icraya, ülkeyi imara, dünya düzenini kurmaya, sağlamaya memur tek yetkili Rasulullah ile birlikte bir yol, İslâmî bir hayat tarzı tutsaydım' der.

 Ahmet Varol = O gün zalim kişi ellerini ısırarak der ki: 'Ah keşke Peygamberle birlikte bir yol edinmiş olsaydım.

 Ali Bulaç = O gün, zulmeden, ellerini (hınçla) ısırarak (şöyle) der: "Ah keşke, elçiyle birlikte bir yol edinmiş olsaydım,"

 Ali Fikri Yavuz = Zalimlerden her biri (pişmanlığından) iki elini ısırdığı o günde, şöyle diyecektir: “ - Ne olurdu, ben, O Peygamberle beraber bir kurtuluş yolu edineydim!...

 Ali Ünal = O gün zalim parmaklarını ısırır ve iç geçirerek, “Keşke,” der, “keşke dünyada iken o Rasûl’le beraber bir yol tutsaydım.

 Bayraktar Bayraklı = O gün, kendisine yazık eden, parmaklarını ısırarak şöyle der: “Âh, keşke peygamberin yolunu tutsaydım!”

 Bekir Sadak = (27-29) O gun, zalim kimse ellerini isirip: «Keski Peygamberle beraber bir yol tutsaydim, vay basima gelene; keski falancayi dost edinmeseydim. And olsun ki beni, bana gelen Kuran'dan o saptirdi. seytan insani yalniz ve yardimcisiz birakiyor» der.

 Celal Yıldırım = O gün zâlim zorba, ellerini ısırıp «keşke Peygamberle beraber bir yol tutsaydım !» diyecek.

 Cemal Külünkoğlu = (27-29) O gün; zalim kimse parmaklarını ısırarak: “Ne olurdu ben de peygamberle beraber bir yol tutsaydım da keşke falanı dost edinmeseydim! Yazıklar olsun bana! Andolsun ki, Kur'an bana geldikten sonra beni ondan o saptırdı. Zaten şeytan, insanı (ayarttıktan sonra) yalnız ve yardımcısız bırakır” diyecek.

 Diyanet İşleri (eski) = (27-29) O gün, zalim kimse ellerini ısırıp: 'Keşke Peygamberle beraber bir yol tutsaydım, vay başıma gelene; keşke falancayı dost edinmeseydim. And olsun ki beni, bana gelen Kuran'dan o saptırdı. Şeytan insanı yalnız ve yardımcısız bırakıyor' der.

 Diyanet Vakfi = O gün, zalim kimse (pişmanlıktan) ellerini ısırıp şöyle der: Keşke o peygamberle birlikte bir yol tutsaydım!

 Edip Yüksel = O gün zalim kimse (üzüntüden) elini ısırıp şöyle der: 'Keşke, elçi ile birlikte aynı yolu tutsaydım.'

 Elmalılı Hamdi Yazır = Hem o gün ki zalim ellerini ısıracak eyvah diyecek keşke Peygamberin maıyyetinde bir yol tutaydım

 Elmalılı (sadeleştirilmiş) = O gün zalim kimse ellerini ısıracak ve şöyle diyecek: «Eyvah! Keşke peygamberin maiyyetinde bir yol tutsaydım!

 Elmalılı (sadeleştirilmiş-2) = O gün zalim kimse ellerini ısıracak: «Eyvah!» diyecek, «keşke Peygamberin yanında bir yol tutsaydım!»

 Gültekin Onan = O gün, zulmeden, ellerini (hınçla) ısırarak (şöyle) der: "Ah keşke, elçiyle birlikte bir yol edinmiş olsaydım."

 Harun Yıldırım = O gün, zalim kimse (pişmanlıktan) ellerini ısırıp şöyle der: Keşke o peygamberle birlikte bir yol tutsaydım!

 Hasan Basri Çantay = O gün (her) zaalim (nedametle) iki elini ısırıb: «Ne olurdu, ben o peygamberin maiyyetinde (Allaha) bir yol edineyim» diyecekdir.

 Hayrat Neşriyat = O gün zâlim kimse, ellerini ısırıp şöyle der: 'Keşke ben, peygamberle berâber biryol tutsaydım!'

 İbni Kesir = O gün; zalim kimse iki elini ısırarak: Ne olurdu ben de peygamberle beraber bir yol tutsaydım, diyecektir.

 Kadri Çelik = O gün, zulme sapan, ellerini (hınçla) ısırarak (şöyle) der: “Ah! Keşke peygamberle birlikte bir yol edinmiş olsaydım!”

 Muhammed Esed = o Gün ki, (vaktiyle) haksızlığı kendisine yol edinmiş olan kişi ellerini kemirip, "Ah, n'olurdu, Rasul'ün gösterdiği yolu tutmuş olsaydım!" diyecek,

 Mustafa İslamoğlu = İşte o gün haddi aşmış olan kişi, (aldanmanın pişmanlığıyla) elini ısırarak diyecek ki: "Ah n'olaydım! Keşke Rasul ile birlikte bir yol tutmuş olaydım!

 Ömer Nasuhi Bilmen = Ve o gün ki, zalim iki elini ısırır, der ki: «Keşke ben Peygamber ile beraber bir yol tutmuş olsa idim.»

 Ömer Öngüt = O gün zâlimlerden her biri ellerini ısırarak: “Ne olurdu, ben de Peygamber'in maiyyetinde bir yol edineydim!” der.

 Şaban Piriş = O gün, zalim parmaklarını ısıracak ve şöyle diyecektir: -Ah ne olurdu, ben de Peygamber’le aynı yolu tutmuş olsaydım!

 Sadık Türkmen = O gün zalim ellerini ısırır da der ki: “Ne olurdu ben de elçiyle beraber bir yol edinseydim.

 Seyyid Kutub = O gün her zalim öfkesinden parmaklarını ısırarak şöyle der; «Keşki Peygamber'in yoldaşı olsaydım.»

 Suat Yıldırım = (27-29) O gün zalim, parmaklarını ısırır "Eyvah! der, keşke o Peygamberle birlikte yol tutsaydım. Eyvah! Keşke falanı dost edinmeseydim! Vallahi bana gelen öğütten (Kur’ân’dan) beni o uzaklaştırdı. Zaten şeytan, insanı (işte böyle uçuruma sürükleyip sonra da) yüzüstü, yalnız bırakır."

 Süleyman Ateş = O gün zâlim ellerini ısırıp: "Nolaydı, keşke ben elçiyle beraber bir yol edineydim!" der.

 Tefhim-ul Kuran = O gün, zulme sapan, ellerini (hınçla) ısırarak (şöyle) der: «Ah keşke, peygamberle birlikte bir yol edinmiş olsaydım,»

 Ümit Şimşek = O gün zalim parmağını kemirir de 'Ne olurdu,' der, 'Peygamberle birlikte bir yol tutaydım!

 Yaşar Nuri Öztürk = O gün zalim, ellerini ısırarak diyecek ki: "Ne olurdu, resulle birlikte bir yol tutsaydım."

 İskender Ali Mihr = Ve o gün, zalim ellerini ısırır: “Keşke resûlle beraber (Allah’a giden) bir yol ittihaz etseydim.” der.

 İlyas Yorulmaz = O gün inkârlarından dolayı kendilerine haksızlık yapanlar ellerini ısıracaklar ve “Keşke elçi ile beraber bir yol edinseydim. ”