Önceki Ayet Sonraki Ayet  
33. Sûre Ahzâb/24

 لِيَجْزِيَ اللَّهُ الصَّادِقِينَ بِصِدْقِهِمْ وَيُعَذِّبَ الْمُنَافِقِينَ إِن شَاء أَوْ يَتُوبَ عَلَيْهِمْ إِنَّ اللَّهَ كَانَ غَفُورًا رَّحِيمًا

  Li yecziyallâhus sâdıkîne bi sıdkıhım ve yuazzibel munâfıkîne in şâe ev yetûbe aleyhim, innallâhe kâne gafûran rahîmâ(rahîmen).

Kelime Karşılaştırma
li : için
yeczî allâhu : Allah ceza (karşılığını) verecek, mükâfatlandıracak
es sâdıkîne : sadıklar
bi sıdkı-hım : onların sadakatleri ile
ve yuazzibe : ve azaplandıracak
el munâfıkîne : münafıklar
in : eğer, ise
şâe : diler
ev : veya
yetûbe aleyhim : onların tövbelerini kabul edecek
innallâhe (inne allâhe) : muhakkak Allah
kâne : oldu
gafûren : mağfiret eden (günahları sevaba çeviren)
rahîmen : rahmet eden (Rahîm esmasıyla tecelli eden)
Meal Yazanlar
Ayet Mealleri

 Diyanet İşleri = Bunun böyle olması Allah’ın, doğruları, doğrulukları sebebiyle mükâfatlandırması, dilerse münafıklara azap etmesi yahut onların tövbesini kabul etmesi içindir. Şüphesiz Allah çok bağışlayandır, çok merhamet edendir.

 Abdulbaki Gölpınarlı = Çünkü Allah, doğruları, doğrulukları yüzünden mükâfâtlandıracak, münâfıklaraysa dilerse azâp edecek, dilerse tövbe nasîb edecek; şüphe yok ki Allah, suçları örter, rahîmdir.

 Abdullah Parlıyan = İnsan bu tür sınamalardan geçmektedir ki Allah, sözlerinde sadakat gösterenleri, sözlerinde durmalarından dolayı ödüllendirsin. Münafıkları da dilerse azaba çarptırsın, yahut pişmanlık duyarlarsa, tevbelerini kabul etsin. Şüphesiz Allah, çok bağışlayandır, çok acıyandır.

 Adem Uğur = Çünkü Allah sadâkat gösterenleri sadâkatları sebebiyle mükâfatlandıracak, münafıklara -dilerse- azap edecek yahut da (tevbe ederlerse) tevbelerini kabul edecektir. Şüphesiz Allah, bağışlayandır, esirgeyendir.

 Ahmed Hulusi = Böylece Allâh, sadıkları (doğrucuları - hakikati tasdik edenleri) sıdkların (saf samimi inanç) sonuçlarıyla cezalandıracak; münafıkları ise, dilerse azabı yaşatacak yahut onların tövbelerini gerçekleştirecek. . . Muhakkak ki Allâh Ğafûr'dur, Rahıym'dir.

 Ahmet Tekin = Allah, imanlarında sadâkat gösterenleri, sadâkatları sebebiyle mükâfatlandıracak. Müslüman görünerek İslâm’a karşı gizli eylem planları ve eylem yapan münâfıkları da, sünnetinin, düzeninin yasaları içinde, iradesinin tecellisine uygunsa cezalandıracak veya tevbekâr olurlarsa, günah işlemekten vazgeçip Allah’a itaate yönelirlerse, tevbelerini kabul edecek. Allah çok bağışlayıcı, engin merhamet sahibidir.

 Ahmet Varol = Çünkü Allah, doğruları doğruluklarından dolayı mükafatlandıracak, münafıklara da dilerse azab edecek veya tevbelerini kabul edecektir. Allah çok bağışlayandır, çok merhamet edendir.

 Ali Bulaç = Çünkü Allah, (sözüne bağlı kalıp doğru olan) sâdıkları sadakatlerinden dolayı mükafaatlandıracak, münafıkları da dilerse azablandıracak veya tevbe (nasib edip tevbe)lerini kabul edecektir. Şüphesiz Allah, çok bağışlayandır, çok esirgeyendir.

 Ali Fikri Yavuz = Çünkü Allah, sözlerinde duranları, sadakatları sebebiyle mükâfatlandıracak; münafıklara da dilerse azab edecek veya tevbe nasib edecek. Muhakkak ki Allah Gafûr’dur= çok bağışlayıcıdır, Rahîm’dir= çok merhametlidir.

 Ali Ünal = Ebette Allah, sözlerinde duranları sadakatlerinden dolayı mükâfatlandıracak, münafıkları ise dilerse cezalandıracak veya kendilerine tevbe nasip edip, tevbelerini kabul buyuracaktır. Allah, gerçekten günahları çok bağışlayandır, (bilhassa tevbe ile Kendisine yönelen kullarına karşı) hususî rahmet ve merhameti pek bol olandır.

 Bayraktar Bayraklı = Allah, o doğru kişileri doğruluklarından dolayı ödüllendirecek ve münâfıkları da dilerse cezalandıracak veya tövbelerini kabul edecektir. Şüphesiz Allah çok bağışlayıcıdır; çok merhamet sahibidir.

 Bekir Sadak = Bu sebeple Allah, dogrulari dogruluklari ile mukafatlandirir; ikiyuzluleri de dilerse azablandirir veya tevbelerini kabul eder. suphesiz Allah bagislayandir, merhamet edendir.

 Celal Yıldırım = Allah bu sebeple doğruları doğruluklarına karşılık mükâfatlandıracak ; münafıkları da dilerse azaba uğratacak veya tevbe nasîb edip tevbelerini kabul edecek. Şüphesiz ki Allah çok bağışlayan ve çok merhamet edendir.

 Cemal Külünkoğlu = Allah, böylece sadık kalanları, doğruluklarına karşılık ödüllendirecek, ikiyüzlüleri de dilerse azaba uğratacak veya tevbe nasip edip tevbelerini kabul buyuracaktır. Çünkü Allah çok bağışlayandır, çok merhamet edendir.

 Diyanet İşleri (eski) = Bu sebeple Allah, doğruları doğrulukları ile mükafatlandırır; ikiyüzlüleri de dilerse azablandırır veya tevbelerini kabul eder. Şüphesiz Allah bağışlayandır, merhamet edendir.

 Diyanet Vakfi = Çünkü Allah sadâkat gösterenleri sadâkatları sebebiyle mükâfatlandıracak, münafıklara -dilerse- azap edecek yahut da (tevbe ederlerse) tevbelerini kabul edecektir. Şüphesiz Allah, bağışlayandır, esirgeyendir.

 Edip Yüksel = ALLAH böylece doğruları doğrulukları ile ödüllendirir. İkiyüzlüleri de dilerse cezalandırır veya tevbelerini kabul eder. ALLAH Bağışlayandır, Rahimdir.

 Elmalılı Hamdi Yazır = Çünkü Allah, sadıklara sadakatleriyle mükâfat edecek, münafıklara da dilerse azâb veya tevbe verecek, şübhe yok ki Allah bir gafur rahîm bulunuyor

 Elmalılı (sadeleştirilmiş) = Çünkü Allah doğrulara, doğrulukları ile mükafat verecek, münafıklara da dilerse azap edecek veya tevbe nasip edecek. Şüphe yok ki Allah çok bağışlayan, çok merhamet edendir.

 Elmalılı (sadeleştirilmiş-2) = Çünkü Allah sadıklara sadakatleriyle mükafat verecek, dilerse münafıklara da azab edecek veya tevbe nasib edecektir. Şüphe yok ki Allah çok bağışlayıcıdır. Çok merhamet edicidir.

 Gültekin Onan = Çünkü Tanrı, (sözüne bağlı kalıp doğru olan) sadıkları sadakatlerinden dolayı mükafatlandıracak, münafıkları da dilerse azablandıracak veya tevbe (nasib edip tevbe)lerini kabul edecektir. Şüphesiz Tanrı, çok bağışlayandır, çok esirgeyendir.

 Harun Yıldırım = Çünkü Allah sadâkat gösterenleri sadâkatları sebebiyle mükâfatlandıracak, münafıklara dilerse azap edecek yahut da (tevbe ederlerse) tevbelerini kabul edecektir. Şüphesiz Allah, bağışlayandır, esirgeyendir.

 Hasan Basri Çantay = Çünkü Allah saadık olanları sadâkatları sebebiyle mükâfatlandıracak, münafıkları da dilerse azâblandıracak, yahud onlara tevbe nasıyb edecekdir. Şübhe yok ki Allah çok yarlığayıcı, cidden esirgeyicidir.

 Hayrat Neşriyat = Tâ ki Allah, doğru kimseleri sadâkatleriyle mükâfâtlandırsın, münâfıklara da dilerse azâb etsin, yâhut (tevbe ederlerse) tevbelerini kabûl etsin! Şübhesiz ki Allah, Gafûr (çok bağışlayan)dır, Rahîm (çok merhamet eden)dir.

 İbni Kesir = Çünkü Allah, doğruları doğruluklarıyla mükafatlandıracak, münafıkları da dilerse azablandıracak veya tevbelerini kabul edecektir. Muhakkak ki Allah, Gafur, Rahim olandır.

 Kadri Çelik = Sonunda Allah, doğruları doğrulukları ile mükâfatlandıracak, münafıklara da dilerse azap edecek yahut da (tevbe ederlerse) tevbelerini kabul edecektir. Şüphesiz Allah, bağışlayandır, esirgeyendir.

 Muhammed Esed = (İnsan bu tür sınamalara tabi tutulmaktadır ki) Allah, sadakat gösterenleri sözlerini tutmalarından dolayı ödüllendirsin, iki yüzlüleri de -dilerse- azaba çarptırsın yahut (pişmanlık duyarlarsa) tevbelerini kabul etsin; Şüphesiz Allah, çok bağışlayandır, rahmet sahibidir!

 Mustafa İslamoğlu = Neticede Allah sözüne sadık kalanların sadakatlerini ödüllendirmek, iki yüzlü davrananları da isterse cezalandırmak ya da (tevbe ederlerse) tevbelerini kabul etmek için (böyle yapmıştır): çünkü Allah zaten tarifsiz bir bağışlayıcıdır, eşsiz bir merhamet kaynağıdır.

 Ömer Nasuhi Bilmen = Tâ ki, Allah sâdıkları sadâkatları sebebiyle mükâfaatlandırsın. Münafıkları da dilerse muazzep kılsın veya onlara tevbe nâsib etsin. Şüphe yok ki, Allah çok yarlığayıcıdır, çok merhametlidir.

 Ömer Öngüt = Ki Allah sadâkat gösterenleri sadâkatleri sebebiyle mükâfatlandırsın, münafıklara da dilerse azap etsin veyahut tevbelerini kabul buyursun. Şüphesiz ki Allah çok yarlığayıcıdır, çok merhametlidir.

 Şaban Piriş = Allah, sözünü yerine getirenleri, doğruluklarıyla ödüllendirir ve münafıkları da dilerse cezalandırır, dilerse tevbelerini kabul eder. Allah, bağışlayıcıdır, merhametlidir.

 Sadık Türkmen = Bunun böyle olması Allah’ın, doğruları, doğrulukları sebebiyle ödüllendirmesi, dilerse (suç işleyen) münafıklara azap etmesi veya onların tövbesini kabul etmesi içindir. Şüphesiz Allah çok bağışlayandır, çok merhamet edendir.

 Seyyid Kutub = Bu sebeple Allah, doğruları doğrulukları ile mükafatlandırır; münafıkları da dilerse azaplandırır veya tevbelerini kabul eder. Şüphesiz Allah çok bağışlayan, çok esirgeyendir.

 Suat Yıldırım = Allah, böylece sadık kalanları, doğruluklarına karşılık ödüllendirecek, münafıkları da dilerse azaba uğratacak veya tövbe nasib edip tövbelerini kabul buyuracaktır. Çünkü Allah gafurdur, rahîmdir (çok affedicidir, merhamet ve ihsanı boldur).

 Süleyman Ateş = Ki Allâh doğruları, doğruluklarıyle mükâfâtladırsın, iki yüzlülere de dilerse azâbetsin; yahut tevbelerini kabul buyursun. Şüphesiz Allâh çok bağışlayandır, çok esirgeyendir.

 Tefhim-ul Kuran = Çünkü Allah, (sözüne bağlı kalıp doğru olan) sadıkları sadakatlerinden dolayı mükâfatlandıracak, münafıkları da dilerse azablandıracak veya tevbe (nasib edip tevbe)lerini kabul edecektir. Hiç şüphe yok Allah, çok bağışlayandır, çok esirgeyendir.

 Ümit Şimşek = Allah o sadıkları sadakatleri sebebiyle ödüllendirecek; münafıklara ise dilerse azap edecek, dilerse tevbe nasip edecektir. Gerçekten de Allah çok bağışlayıcı, çok merhamet edicidir.

 Yaşar Nuri Öztürk = Çünkü Allah, doğru sözlülere doğruluklarının karşılığını verecek. İkiyüzlülere de dilerse azap edecek. Belki de onlara tövbe nasip edecek. Allah Gafûr'dur, Rahîm'dir.

 İskender Ali Mihr = (Bu), Allah’ın sadıkları sadakatlerinden dolayı mükâfatlandırması ve münafıklara azap etmesi veya dilerse tövbelerini kabul etmesi içindir. Muhakkak ki Allah, Gafur’dur (mağfiret eden, günahları sevaba çeviren), Rahîm’dir (rahmet eden, Rahîm esmasıyla tecelli eden).

 İlyas Yorulmaz = Allah dilerse, sözleşmelerine uyanların doğru davranışlarının karşılığını vermesi için ve ikiyüzlü davrananlara da azap etmesi için (onları deniyor), veyahut yaptığı hataları bağışlıyor. Allah bağışlayan ve merhamet edendir.