Önceki Ayet Sonraki Ayet  
26. Sûre Şu’arâ/211

 وَمَا يَنبَغِي لَهُمْ وَمَا يَسْتَطِيعُونَ

  Ve mâ yenbagî lehum ve mâ yestetîûn(yestetîûne).

Kelime Karşılaştırma
ve mâ yenbagî : ve yakışmaz
lehum : onlara
ve mâ yestetîûne : ve muktedir olamazlar, güçleri yetmez
Meal Yazanlar
Ayet Mealleri

 Diyanet İşleri = Zaten bu onların harcı değildir, buna güçleri de yetmez.

 Abdulbaki Gölpınarlı = Ve bu, onlara yakışmadığı gibi buna güçleri de yetmez.

 Abdullah Parlıyan = Çünkü bu onların harcı değildir, zaten buna güçleri de yetmez.

 Adem Uğur = Bu onlara düşmez; zaten güçleri de yetmez.

 Ahmed Hulusi = Onların işlevine uymaz! (Zaten) buna yetecek kuvvelere de sahip değillerdir!

 Ahmet Tekin = Bu, onların yapabileceği bir şey değil. Yapmaya güçleri de yetmez.

 Ahmet Varol = Bu onlara yaraşmaz ve güç de yetiremezler.

 Ali Bulaç = Bu, onlara yaraşmaz ve güç de yetiremezler.

 Ali Fikri Yavuz = Kur’an’ı indirmek, onlara uygun düşmez; hem de buna güçleri yetmez.

 Ali Ünal = Bu, ne onların yapacağı bir iştir, ne de böyle bir şeye güçleri yeter.

 Bayraktar Bayraklı = Bu, ne onlara düşer, ne de ona güç yetirebilirler.

 Bekir Sadak = Bu onlara dusmez, zaten gucleri de yetmez.

 Celal Yıldırım = Hem bu, onlara göre uygun ve lâyık da değildir; hem güçleri de yetmez.

 Cemal Külünkoğlu = (210-212) O Kur'an'ı şeytanlar indirmemiştir. Bu onların harcı değildir; zaten, buna güçleri de yetmez. Çünkü onların vahyi işitmeleri engellenmiştir.

 Diyanet İşleri (eski) = Bu onlara düşmez, zaten güçleri de yetmez.

 Diyanet Vakfi = Bu onlara düşmez; zaten güçleri de yetmez.

 Edip Yüksel = Onlar bunu ne yaparlar, ne de becerirler.

 Elmalılı Hamdi Yazır = Bu onlara hem yaraşmaz hem güçleri yetmez?

 Elmalılı (sadeleştirilmiş) = bu onlara hem yaraşmaz, hem güçleri yetmez.

 Elmalılı (sadeleştirilmiş-2) = Bu onlara hem yaraşmaz hem güçleri yetmez.

 Gültekin Onan = Bu, onlara yaraşmaz ve güç de yetiremezler.

 Harun Yıldırım = Bu onlara düşmez; zaten güçleri de yetmez.

 Hasan Basri Çantay = Bu, onlara hem yakışmaz, hem onlar (buna esasen) güc yetiremezler.

 Hayrat Neşriyat = Hem (bu) onlara düşmez; zâten güç de yetiremezler.

 İbni Kesir = Bu, onlara düşmez de, buna güçleri de yetmez.

 Kadri Çelik = Bu, onlara yaraşmaz ve güç de yetiremezler.

 Muhammed Esed = çünkü bu onların harcı değildir; zaten, buna güçleri de yetmez.

 Mustafa İslamoğlu = Zira bu hem onların ağzının işi değildir, hem de buna güçleri yetmez:

 Ömer Nasuhi Bilmen = Ve onlara layık olmaz ve güç de yetiremezler.

 Ömer Öngüt = Bu onlara düşmez, zaten güçleri de yetmez.

 Şaban Piriş = Bu onlara düşmez, buna güçleri de yetmez.

 Sadık Türkmen = Bu onların yapabilecekleri bir şey değildir, zaten güçleri de yetmez.

 Seyyid Kutub = Bu onların sıfatları ile bağdaşmaz. Zaten onlar bunu yapamazlar da.

 Suat Yıldırım = Bu, onların yapacağı iş değildir! Hem isteseler de buna güçleri yetmez!

 Süleyman Ateş = Bu, onlara yaraşmaz ve zaten yapamazlar da.

 Tefhim-ul Kuran = Bu, onlara yaraşmaz ve güç de yetiremezler.

 Ümit Şimşek = Bu onlara yakışmaz; buna güçleri de yetmez.

 Yaşar Nuri Öztürk = Onlara yaraşmaz, zaten güçleri de yetmez.

 İskender Ali Mihr = Ve (bu), onlara yakışmaz (onların harcı değildir) ve onlar, (buna) muktedir olamazlar.

 İlyas Yorulmaz = Onu indirmek doğruya karşı çıkmışlara (şeytanlara) yakışmadığı gibi, zaten güçleri de yetmez.