Önceki Ayet Sonraki Ayet  
6. Sûre En’âm/129

 وَكَذَلِكَ نُوَلِّي بَعْضَ الظَّالِمِينَ بَعْضًا بِمَا كَانُواْ يَكْسِبُونَ

  Ve kezâlike nuvellî ba’daz zâlimîne ba’dan bimâ kânû yeksibûn(yeksibûne).

Kelime Karşılaştırma
ve kezâlike : işte böylece, böyle
nuvellî : döndürürüz, çeviririz
ba’da ez zâlimîne : zalimlerin bir kısmını
ba’dan : bir kısmına
bi-mâ : ...’den dolayı, sebebiyle
kânû yeksibûne : kazanmış oldular
Meal Yazanlar
Ayet Mealleri

 Diyanet İşleri = İşte biz, kazanmakta oldukları günahlar sebebiyle zalimlerin bir kısmını diğer bir kısmına böyle musallat ederiz.

 Abdulbaki Gölpınarlı = İşte biz böylece, kazandıkları günahlardan dolayı zalimlerin bir kısmını, diğer bir kısmına dost yaparız.

 Abdullah Parlıyan = İşte bu şekilde varlık sebebine aykırı davranmış olanları, kimini kimine kazandıkları günah ve yaptıkları azgınlık sebebiyle dost ve yoldaş ederiz, birbirlerini ayartıp baştan çıkarırlar.

 Adem Uğur = İşte böylece işledikleri günahlardan ötürü zalimlerin bir kısmını diğer bir kısmının peşine takarız.

 Ahmed Hulusi = İşte yaptıklarının getirisi ile zâlimlerin bazısını bazısına dost ederiz (ateşte beraberdirler)!

 Ahmet Tekin = İnsanların ve cinlerin ilâhî emirlere isyan edenlerini perişan ettiğimiz gibi, işlemekte oldukları ameller, yüklendikleri günahlar sebebiyle, inkâr ve isyanda devam eden, İslâmî hayatı yaşamayı, İslâmî faaliyetleri engelleyen, engelleme tedbirleri alan zâlimlerin bir kısmını, diğer bir kısmına idareci yapar, birbirlerini saptırmaları, azdırmaları ve azaba dûçar etmeleri için onları birbirlerine musallat ederiz.

 Ahmet Varol = İşte böylece, kazandıklarına karşılık zalimlerin bir kısmını diğerlerinin peşlerine takarız.

 Ali Bulaç = Böylece biz, kazandıkları dolayısıyla zalimlerin bir kısmını bir kısmının başına geçiririz.

 Ali Fikri Yavuz = İşte biz, asî insanlarla cinleri böyle birbirinden faydalandırdığımız gibi, zalimlerin bazısını bazısına, kazandıkları işler sebebiyle idareci ve hâkim yaparız.

 Ali Ünal = İşte Biz, bizzat işledikleri ve hesaplarına geçen (günahlardan) dolayı zalimleri (günah işlemede) birbirlerine yardımcı, tâbi ve metbûlar kılarız.

 Bayraktar Bayraklı = İşte kazandıkları günahlarından ötürü zâlimlerin bir kısmını diğer bir kısmının peşine böyle takarız.

 Bekir Sadak = Zalimlerin bir kismini, kazandiklarindan oturu diger bir kismina boylece musallat ederiz. *

 Celal Yıldırım = İşte böylece zâlimlerin kimini kimine kazandıkları (günah ve yaptıkları zalimlik) sebebiyle dost ve yoldaş ederiz.

 Cemal Külünkoğlu = İşte böylece işledikleri günahlar yüzünden zalimlerin bir kısmını diğer bir kısmının peşine takarız (inatları yüzünden birbirlerini felakete götürürler).

 Diyanet İşleri (eski) = Zalimlerin bir kısmını, kazandıklarından ötürü diğer bir kısmına böylece musallat ederiz.

 Diyanet Vakfi = İşte böylece işledikleri günahlardan ötürü zalimlerin bir kısmını diğer bir kısmının peşine takarız.

 Edip Yüksel = Zalimleri böylece eşleyerek birbirinin dostları yaparız. Yaptıklarından ötürü...

 Elmalılı Hamdi Yazır = Ve işte biz, zalimlerin ba'zısını ba'zısına kesibleri sebebiyle böyle dost ederiz

 Elmalılı (sadeleştirilmiş) = İşte Biz, işleyip kazandıkları günahlardan dolayı zalimlerden kimini kimine dost ederiz.

 Elmalılı (sadeleştirilmiş-2) = İşte biz böylece, kazandıkları günahlardan dolayı zalimlerin bir kısmını, diğer bir kısmına dost yaparız.

 Gültekin Onan = Böylece biz, kazandıkları dolayısıyla zalimlerin bir kısmını bir kısmının başına geçiririz.

 Harun Yıldırım = Biz kazanmakta oldukları sebebiyle zalimlerin kimini kimine işte böyle musallat ederiz.

 Hasan Basri Çantay = İşte biz zaalimlerden kimini kimine, irtikâb etmekde oldukları (günâhlar) yüzünden, böylece musallat ederiz.

 Hayrat Neşriyat = İşte böylece kazanmakta oldukları (günahlar) yüzünden, zâlimlerin bazılarını bazılarına dost ederiz.

 İbni Kesir = İşte böylece zalimlerden kimini kimine kazandıklarından ötürü musallat ederiz.

 Kadri Çelik = İşte böylece zalimlerin bir kısmını, kazandıklarından ötürü diğer bir kısmına böylece musallat ederiz.

 Muhammed Esed = Ve bu şekilde, zalimlerin, (kötü) fiilleri ile birbirlerini ayartıp baştan çıkarmalarını sağlarız.

 Mustafa İslamoğlu = Ve işte Biz, işledikleri yüzünden zalimleri birbirine böyle musallat ederiz.

 Ömer Nasuhi Bilmen = Ve işte böylece zalimlerin bazısını bazısına irtikab ettikleri şeyler sebebiyle musallat ederiz.

 Ömer Öngüt = İşte biz böylece, kazandıklarından dolayı, zâlimlerin bir kısmını diğer bir kısmına musallat ederiz.

 Şaban Piriş = İşte böyle, zalimleri işledikleri sebebiyle birbirlerinin dostu yaparız..

 Sadık Türkmen = Işte böylece zalimlerin bir kısmı bir kısmına yönetici olur, kazanmış olduklarından dolayı!

 Seyyid Kutub = İşte böylece biz, işledikleri kötülüklerden ötürü kimi zalimleri diğerlerinin peşine takarız.

 Suat Yıldırım = İşte biz, işledikleri günahlardan ötürü, zalimlerden kimini kimine musallat ederiz.

 Süleyman Ateş = İşte kazandıkları(günâhları)ndan ötürü zâlimlerin bir kısmını diğer bir kısmının peşine böyle takarız.

 Tefhim-ul Kuran = Böylece biz, kazandıkları dolayısıyla zalimlerin bir kısmını bir kısmının başına geçiririz.

 Ümit Şimşek = Kazandıkları günahlar yüzünden, zalimleri birbirine Biz böyle dost yaparız.

 Yaşar Nuri Öztürk = İşte biz, zalimlerin bir kısmını bir kısmına, kazanır oldukları şeyler yüzünden bu şekilde dost/yardımcı/yönetici/önder yaparız.

 İskender Ali Mihr = Ve işte böylece kazanmış olduklarından (günahlarından) dolayı zalimlerin bir kısmını, bir kısmına çeviririz (musallat ederiz).

 İlyas Yorulmaz = Böylece kendilerine zulmedenlerin bazılarını, yaptıkları davranışlardan (ortak yanlışlarından) dolayı bazılarına yakınlaştırdık.