Önceki Ayet Sonraki Ayet  
4. Sûre Nisâ/124

 وَمَن يَعْمَلْ مِنَ الصَّالِحَاتَ مِن ذَكَرٍ أَوْ أُنثَى وَهُوَ مُؤْمِنٌ فَأُوْلَئِكَ يَدْخُلُونَ الْجَنَّةَ وَلاَ يُظْلَمُونَ نَقِيرًا

  Ve men ya’mel mines sâlihâti min zekerin ev unsâ ve huve mu’minun fe ulâike yedhulûnel cennete ve lâ yuzlemûne nakîrâ(nakîran).

Kelime Karşılaştırma
ve men : ve kim
ya’mel : amel eder, yapar
min es sâlihâti : salih ameller ( nefsi tezkiye edici, ıslâh edici ameller)
min zekerin : erkeklerden
ev : veya
unsâ : kadınlar
ve huve : ve o
mu’minun : mü’min olarak (amenu olarak)
fe ulâike : o taktirde işte onlar
yedhulûne : girerler
el cennete : cennete
ve : ve
lâ yuzlemûne : zulmedilmez, haksızlık yapılmaz
nakîran : çekirdek, hurma çekirdeği (hurma çekirdeği üzerindeki yarık), hurma çekirdeğinin lifi , kıl kadar, zerre kadar
Meal Yazanlar
Ayet Mealleri

 Diyanet İşleri = Mü’min olarak, erkek veya kadın, her kim salih ameller işlerse, işte onlar cennete girerler ve zerre kadar haksızlığa uğratılmazlar.

 Abdulbaki Gölpınarlı = Erkek olsun, kadın olsun, inanıp da iyi işlerde bulunanlar, cennete girerler ve kıl kadar bile zulüm görmezler, hakları zayi olmaz.

 Abdullah Parlıyan = Erkek olsun, kadın olsun her kim de, mü'min olarak doğru ve yararlı işler yaparsa, işte onlar cennete girecekler ve zerre kadar haksızlığa da uğramıyacaklardır.

 Adem Uğur = Erkek olsun, kadın olsun, her kim de mümin olarak iyi işler yaparsa, işte onlar cennete girerler ve zerre kadar haksızlığa uğratılmazlar.

 Ahmed Hulusi = İman etmiş olarak erkek veya kadın, kimler hayırlı bir iş yaparlarsa, onlar cennete girerler, zerrece hakları kaybolmaz.

 Ahmet Tekin = Erkek olsun, kadın olsun, kimler de mü’min olarak gevşekliği bırakıp, hâlis niyet ve amaçlarla, İslâm esaslarından, İslâmî düzenden sorumlu olduğu kısmını hayata geçirirler, iş barışı içinde, bilinçli, planlı, mükemmel, meşrû, faydalı, verimli çalışarak, nimetin-ürünün kendisini ilgilendiren alanda bollaşmasını sağlarlar, yerinde, haklı çıkışlar yaparak, düzelmeye, iyiliğe, iyileştirmeye ön ayak olurlar, cârî-kalıcı hayırlardan-sâlih amellerden imkânları dahilindekileri işlerlerse, işte onlar cennete girerler. Hurma çekirdeğinin üzerindeki minnacık oyuğu dolduracak kadar bile haksızlığa uğratılmazlar.

 Ahmet Varol = Erkek veya kadınlardan kimler de imanlı olarak iyiliklerden bir şey işlerlerse bunlar da cennete girerler ve bir zerre kadar bile haksızlığa uğratılmazlar.

 Ali Bulaç = Erkek olsun, kadın olsun inanmış olarak kim salih bir amelde bulunursa, onlar cennete girecek ve onlar, bir 'çekirdeğin sırtındaki tomurcuk kadar' bile haksızlığa uğramayacaklardır.

 Ali Fikri Yavuz = Mü’min olduğu halde erkek ve kadından kim bir takım sâlih âmellerde bulunursa, işte bu gibiler, cennete girerler ve zerre kadar zulmedilmezler.

 Ali Ünal = Erkek olsun kadın olsun, kim de (bütün iman esaslarına inanılması gerektiği gibi inanmış tam) bir mü’min olarak Allah’ın emrettiği şekilde sağlam, doğru, yerinde ve ıslaha yönelik işler yaparsa, işte bu (gerçekten kıymetli) insanlar Cennet’e girerler ve kendilerine en küçük bir haksızlıkta bulunulmaz.

 Bayraktar Bayraklı = Erkek olsun kadın olsun, her kim mümin olarak iyi işler yaparsa, işte onlar cennete girerler ve zerre kadar haksızlığa uğramazlar.

 Bekir Sadak = Erkek veya kadin, mumin olarak, kim yararli isler islerse, iste onlar cennete girerler, kendilerine zerre kadar zulmedilmez.

 Celal Yıldırım = Erkek ve kadından kim mü'min olduğu halde iyi ve yararlı işlerde bulunursa, işte onlar Cennet'e girerler, hurma çekirdeğinin zarındaki küçücük oyuk kadar olsun haksızlığa uğramazlar.

 Cemal Külünkoğlu = Erkek olsun, kadın olsun inanmış olarak kim faydalı işler yaparsa, onlar cennete girecekler ve bir çekirdeğin sırtındaki tomurcuk kadar (zerre miktarı) haksızlığa uğratılmayacaklardır.

 Diyanet İşleri (eski) = Erkek veya kadın, mümin olarak, kim yararlı işler işlerse, işte onlar cennete girerler, kendilerine zerre kadar zulmedilmez.

 Diyanet Vakfi = Erkek olsun, kadın olsun, her kim de mümin olarak iyi işler yaparsa, işte onlar cennete girerler ve zerre kadar haksızlığa uğratılmazlar.

 Edip Yüksel = Erkek veya kadın, her kim inanarak erdemli bir hayat sürerse cennete girer ve en ufak bir haksızlık görmez

 Elmalılı Hamdi Yazır = Gerek erkeklerden gerek dişi her hangi bir gişi de mü'min olarak iyi işlerden bir iş tutarsa işte böyleler Cennete girerler ve zerrece hakları yenmez

 Elmalılı (sadeleştirilmiş) = Erkek olsun, kadın olsun her hangi bir kimse mümin olarak iyi bir iş yaparsa, işte böyleleri cennete girerler ve zerrece hakları yenmez.

 Elmalılı (sadeleştirilmiş-2) = Erkek veya kadın, kim mümin olur da güzel amellerden işlerse, işte onlar cennete girerler. Zerre kadar da haksızlığa uğratılmazlar.

 Gültekin Onan = Erkek olsun, kadın olsun inançlı olarak kim salih bir amelde bulunursa, onlar cennete girecek ve bir 'çekirdeğin sırtındaki tomurcuk kadar' bile haksızlığa uğramayacaklardır.

 Harun Yıldırım = Ayrıca her kim erkek veya kadın mü’min olarak salih amellerden işlerse; işte onlar Cennete girerler ve hurma çekirdeğinin çukurcuğu kadar zulmedilmezler.

 Hasan Basri Çantay = Erkekden veya kadından kim de mü'min olarak güzel güzel işlerden (bir şey) yaparsa işte onlar cennete girerler. Bir çekirdeğin çukurcuğu kadar bile haksızlığa uğratılmazlar.

 Hayrat Neşriyat = Hem erkek veya kadın, kendisi mü’min olarak kim sâlih amellerden işlerse, işte onlar Cennete girerler ve bir çekirdeğin (arkasındaki küçücük) oyuğu kadar bile haksızlığa uğratılmazlar.

 İbni Kesir = Erkek veya kadın her kim ki; mü'min olarak salih amel işlerse cennete girer. Ve kendilerine zerre kadar zulmedilmez.

 Kadri Çelik = Erkek veya kadın, mümin olarak kim salih ameller işlerse, işte onlar cennete girerler ve kendilerine hurma çekirdeği üzerindeki küçücük bir tomurcuk (zerre) kadar dahi zulmedilmez.

 Muhammed Esed = Halbuki -ister erkek ister kadın olsun- iman edip (yapabileceği) doğru ve yararlı işler yapan kimse cennete girecek ve bir hurma çekirdeği(ni dolduracak) kadar bile haksızlığa uğramayacaktır.

 Mustafa İslamoğlu = Ama erkek olsun kadın olsun, imanlı olarak salih amel işleyen herkes cennete girecek, zırnık kadar da haksızlığa uğratılmayacaktır.

 Ömer Nasuhi Bilmen = Ve erkekten ve kadından herhangi bir kimse, mü'min olduğu halde iyi işlerden bir şey işlerse işte onlar cennete gireceklerdir ve bir çekirdeğin arkasındaki bir çukurcuk kadar bile zulme uğramayacaklardır.

 Ömer Öngüt = Erkek olsun kadın olsun, her kim mümin olarak sâlih amel işlerse, işte bunlar cennete girerler. Onlar zerre kadar haksızlığa uğratılmazlar.

 Şaban Piriş = Mümin olarak kim bir doğru iş yaparsa erkek olsun, kadın olsun işte bunlar cennete girecekler ve zerre kadar haksızlık görmeyeceklerdir.

 Sadık Türkmen = Mümin olarak erkek veya kadın her kim iyi işler yaparsa işte onlar cennete girerler ve zerre kadar haksızlığa uğratılmazlar.

 Seyyid Kutub = Buna karşılık erkek yada kadın kim inanarak iyi bir amel işlerse, böyleleri de zerre kadar haksızlığa uğramaksızın cennete girerler.

 Suat Yıldırım = Erkek olsun kadın olsun kim mümin olarak iyi ve yararlı işler yaparsa, işte onlar cennete girerler ve zerre kadar bile hakları yenmez.

 Süleyman Ateş = Erkek veya kadından her kim inanarak güzel işler yaparsa, işte öyle kimseler cennete girerler ve zerre kadar haksızlığa uğratılmazlar.

 Tefhim-ul Kuran = Erkek olsun, kadın olsun inanmış olarak kim salih bir amelde bulunursa, onlar, cennete girecek ve onlar, bir 'çekirdeğin sırtındaki tomurcuk kadar' bile haksızlığa uğramayacaklardır.

 Ümit Şimşek = Kim de mü'min olarak iyi işler yaparsa, erkek olsun, kadın olsun, onlar da zerre kadar haksızlığa uğratılmadan Cennete girerler.

 Yaşar Nuri Öztürk = Erkek veya kadın, inanmış olarak hayra ve barışa yönelik işler yapanlar cennete gireceklerdir. Ve zerre kadar zulme uğratılmayacaklardır.

 İskender Ali Mihr = Ve erkeklerden veya kadınlardan mü’min olarak, kim salih amel (nefs tezkiyesi) yaparsa o taktirde, işte onlar, cennete girerler ve onlara hurma çekirdeğinin lifi kadar (zerre kadar) bile zulmedilmez.

 İlyas Yorulmaz = İman etmiş olarak, gerek erkek olsun gerekse kadın olsun, kim doğru (salih amel) şeyler yaparsa, işte onlar cennete girerler. Onlar en küçük zerre miktarı kadar dahi, zulme uğramazlar.