Önceki Ayet Sonraki Ayet  
37. Sûre Sâffât/12

 بَلْ عَجِبْتَ وَيَسْخَرُونَ

  Bel acibte ve yesharûn(yesharûne).

Kelime Karşılaştırma
bel : aksine, evet
acibte : sen şaşırdın, hayret ettin
ve yesharûne : ve onlar alay ediyorlar
Meal Yazanlar
Ayet Mealleri

 Diyanet İşleri = Hayır, sen (onların hâline) şaştın, onlar ise alay ediyorlar.

 Abdulbaki Gölpınarlı = Belki de şaştın sen ve alay eder onlar da.

 Abdullah Parlıyan = Belki de sen, bu muhteşem kudreti inkâr etmelerine şaşıp kaldın. Halbuki onlar seninle ve Kur'ân'la alay ediyorlar.

 Adem Uğur = Hayır, sen şaşıyorsun. Halbuki onlar alay ediyorlar.

 Ahmed Hulusi = Hayır, onların alaylı hâllerine şaşıp kaldın.

 Ahmet Tekin = Doğrusu sen, Allah’ın kudretine hayranlıkla; yeniden diriltilmeyi inkârlarına şaşkınlığı bir arada yaşıyorsun, onlar da alay ediyorlar.

 Ahmet Varol = Hayır, sen (bu yaratışa) hayret ettin; onlarsa alay ediyorlar.

 Ali Bulaç = Hayır, sen (bu muhteşem yaratışa ve onların inkarına) şaşırdın kaldın; onlar ise alay edip duruyorlar.

 Ali Fikri Yavuz = Doğrusu (Ey Rasûlüm, Allah’ın kudretini ve öldükten sonra dirileceklerini inkâr etmelerine) sen şaştın. Onlar ise, seninle (ve taaccüb edişinle) alay ediyorlar.

 Ali Ünal = Sen (Allah’ın her icraatını) harika bulup hayran kalır, (onların inkârına) şaşarsın; onlar ise, (seninle ve Allah’ın âyetleriyle) alay ederler.

 Bayraktar Bayraklı = Sen hayran kaldın; onlarsa alay ediyorlar.

 Bekir Sadak = Evet; sen onlara sasiyorsun, onlar da seni alaya aliyorlar.

 Celal Yıldırım = Ne var ki sen onlara (onların

 Cemal Külünkoğlu = (12-13) Hayır, sen hayranlık ve şaşkınlık duyarken onlar (yalnızca) alay ederler. Kendilerine öğüt verildiği zaman öğüt almazlar.

 Diyanet İşleri (eski) = Evet; sen onlara şaşıyorsun, onlar da seni alaya alıyorlar.

 Diyanet Vakfi = Hayır, sen şaşıyorsun. Halbuki onlar alay ediyorlar.

 Edip Yüksel = Sen hayranlık duyarken onlar alay ediyorlar.

 Elmalılı Hamdi Yazır = Fakat sen taaccüb ettin onlar eğleniyorlar

 Elmalılı (sadeleştirilmiş) = Fakat sen hayrettesin, onlar ise alay ediyorlar.

 Elmalılı (sadeleştirilmiş-2) = Fakat sen onlara şaşıyorsun, ama onlar (seninle) eğleniyorlar.

 Gültekin Onan = Hayır, sen (bu muhteşem yaratışa ve onların inkarına) şaşırdın kaldın; onlar ise alay edip duruyorlar.

 Harun Yıldırım = Hayır, sen şaşıyorsun. Halbuki onlar alay ediyorlar.

 Hasan Basri Çantay = Belki sen (Habîbim) teaccüb etdin. Onlar da (bu teaccübünden dolayı) eğlenirler,

 Hayrat Neşriyat = (Ey Habîbim!) Bil'akis (sen, onların bu kadar delillere rağmen inkâr etmelerine)hayret ettin, hâlbuki (onlar senin anlattıklarınla) alay ediyorlar.

 İbni Kesir = Hayır, sen; şaşırıp kaldın, onlarsa alay edip duruyorlar.

 Kadri Çelik = Hayır, sen şaşırdın kaldın; onlar ise alay edip duruyorlar.

 Muhammed Esed = Hayır, sen hayranlık ve şaşkınlık duyarken onlar (yalnızca) alay ederler;

 Mustafa İslamoğlu = Ama hayır, sen hayranlık ve şaşkınlık duyarken, onlar işin şakasındalar;

 Ömer Nasuhi Bilmen = (12-14) Evet. Sen taaccüp ettin. Onlar ise istihzâda bulunurlar. Ve onlara nasihat verildiği zaman, düşünüp nasihat kabul etmezler. Ve bir mûcize gördükleri vakit de onunla istihzâ eder dururlar.

 Ömer Öngüt = Hayır! Sen onlara şaşıyorsun. Onlar ise alay ediyorlar.

 Şaban Piriş = Belki sen buna hayret ediyorsun, onlar da alay ediyorlar.

 Sadık Türkmen = Hayır sen hayranlıkla bakıyorsun, onlar ise alay ediyorlar!

 Seyyid Kutub = Ey Muhammed! Evet; sen onlara şaşıyorsun, onlar da seninle alay ediyorlar.

 Suat Yıldırım = Ne var ki sen onların haşri inkâr etmelerine şaşırıyorsun, onlar ise seninle alay ederler.

 Süleyman Ateş = Hayır sen (bu muhteşem kudrete) hayran kaldın; onlarsa (seninle) alay ediyorlar.

 Tefhim-ul Kuran = Hayır, sen (bu muhteşem yaratışa ve onların inkarına) şaşırdın kaldın; onlar ise alay edip duruyorlar.

 Ümit Şimşek = Sen hayrete düştün; onlar ise eğleniyorlar.

 Yaşar Nuri Öztürk = Ama sen şaşırdın, onlarsa alay ediyorlar.

 İskender Ali Mihr = Evet, sen hayret ettin ve onlar (ise) alay ediyorlar.

 İlyas Yorulmaz = (Soruya verdikleri cevaba) Sen şaşırdın, onlar ise (verdiğin yaratılışla ilgili haberlerle) alay ediyorlar.