Önceki Ayet Sonraki Ayet  
26. Sûre Şu’arâ/117

 قَالَ رَبِّ إِنَّ قَوْمِي كَذَّبُونِ

  Kâle rabbi inne kavmî kezzebûni.

Kelime Karşılaştırma
kâle : dedi
rabbi : benim Rabbim
inne : muhakkak
kavmî : benim kavmim
kezzebû-ni : beni yalanladı
Meal Yazanlar
Ayet Mealleri

 Diyanet İşleri = Nûh, şöyle dedi: “Ey Rabbim! Kavmim beni yalanladı.”

 Abdulbaki Gölpınarlı = Rabbim dedi, gerçekten de kavmim, yalanladı beni.

 Abdullah Parlıyan = Bunun üzerine Nuh: ”Ey Rabbim!” dedi. “İşte kavmim beni yalanladı.

 Adem Uğur = Nuh: Rabbim! dedi, kavmim beni yalancılıkla suçladı.

 Ahmed Hulusi = (Nuh) dedi ki: "Rabbim. . . Halkım kesinkes beni yalanladı!"

 Ahmet Tekin = Nuh: 'Rabbim, kavmim beni yalancılıkla suçladı.' dedi.

 Ahmet Varol = (Nuh) dedi ki: 'Ey Rabbim! Kavmim beni yalanladı.

 Ali Bulaç = Dedi ki: "Rabbim, şüphesiz kavmim beni yalanladı."

 Ali Fikri Yavuz = Nûh şöyle dedi: “- Rabbim! Gerçekten kavmim beni tekzib etti.

 Ali Ünal = (Asırlarca süren mücadelenin sonunda) Nuh, “Rabbim,” diye münacatta bulundu, “halkım beni yalanladı.

 Bayraktar Bayraklı = (117-118) Nûh, “Ey Rabbim! Kavmim beni yalanladı, benimle onların arasında sen hüküm ver! Beni ve beraberimdeki inananları kurtar!” dedi.

 Bekir Sadak = (117-11) 8 Nuh: «Rabbim! Milletim beni yalanladi. Benimle onlarin arasinda Sen hukum ver. Beni ve beraberimdeki inananlari kurtar» dedi.

 Celal Yıldırım = Nûh : «Ey Rabbim !» dedi, «doğrusu milletim beni yalanladı.

 Cemal Külünkoğlu = (117-118) (Nuh,) şöyle yakardı: “Ey Rabbim! Kavmim beni yalanladı. Artık onlarla benim aramda sen hükmet! Beni ve benimle birlikte olan inananları kurtar!”

 Diyanet İşleri (eski) = (117-118) Nuh: 'Rabbim! Milletim beni yalanladı. Benimle onların arasında Sen hüküm ver. Beni ve beraberimdeki inananları kurtar' dedi.

 Diyanet Vakfi = Nuh: Rabbim! dedi, kavmim beni yalancılıkla suçladı.

 Edip Yüksel = Dedi ki, 'Rabbim, halkım beni yalanladı.'

 Elmalılı Hamdi Yazır = Yâ rab! dedi: anlaşıldı ki kavmim beni tekzib ettiler

 Elmalılı (sadeleştirilmiş) = (Nuh): «Ey Rabbim, anlaşıldı ki, kavmim beni yalanladılar.

 Elmalılı (sadeleştirilmiş-2) = Nuh: «Rabbim! dedi, kavmim beni yalancılıkla itham etti.»

 Gültekin Onan = Dedi ki: "Rabbim, şüphesiz kavmim beni yalanladı."

 Harun Yıldırım = Nuh: Rabbim! dedi, kavmim beni yalancılıkla suçladı.

 Hasan Basri Çantay = (Nuuh): «Rabbim, dedi, hakıykat kavmim beni tekzîb etdi».

 Hayrat Neşriyat = (Nûh ise şöyle) dedi: 'Rabbim! Şübhesiz ki kavmim beni yalanladılar.'

 İbni Kesir = O da dedi ki: Rabbım, doğrusu kavmim beni yalanladı.

 Kadri Çelik = De ki: “Rabbim! Şüphesiz kavmim beni yalanladı.”

 Muhammed Esed = (Bunun üzerine Nuh:) "Ey Rabbim!" dedi, "İşte kavmim beni yalanladı;

 Mustafa İslamoğlu = "Rabbim!" dedi, "İşte, sonunda kavmim beni yalanlamış bulunuyor;

 Ömer Nasuhi Bilmen = (Nûh aleyhisselâm) Dedi ki: «Ya Rabbi! Şüphe yok ki, kavmim beni tekzîp ettiler.»

 Ömer Öngüt = Dedi ki: “Ey Rabbim! Doğrusu kavmim beni yalanladı. ”

 Şaban Piriş = -Rabbim, kavmim beni yalanladı, dedi.

 Sadık Türkmen = (Nuh): “rabbim!” dedi. “Kavmim beni yalanladı.

 Seyyid Kutub = Bunun üzerine Nuh dedi ki: «Ya Rabbi, soydaşlarım beni yalanladılar.

 Suat Yıldırım = (117-118) Nûh: "Ya Rabbî, dedi, halkım beni yalancı saydı. Artık benimle onlar arasındaki hükmünü Sen ver, beni ve beraberimdeki müminleri Sen halas eyle ya Rabbî!"

 Süleyman Ateş = (Nûh): "Rabbim, dedi, kavmim beni yalanladı."

 Tefhim-ul Kuran = Dedi ki: «Rabbim, şüphesiz kavmim beni yalanladı.»

 Ümit Şimşek = Nuh, 'Rabbim,' dedi. 'Kavmim beni yalanladı.

 Yaşar Nuri Öztürk = Nûh şöyle yakardı: "Rabbim, toplumum beni yalanladı."

 İskender Ali Mihr = Nuh (A.S): “Rabbim, muhakkak ki kavmim beni tekzip etti (yalanladı).” dedi.

 İlyas Yorulmaz = Nuh” Rabbim! Kendi toplumum beni yalanladı. ”