Önceki Ayet Sonraki Ayet  
11. Sûre Hûd/117

 وَمَا كَانَ رَبُّكَ لِيُهْلِكَ الْقُرَى بِظُلْمٍ وَأَهْلُهَا مُصْلِحُونَ

  Ve mâ kâne rabbuke li yuhlikel kurâ bi zulmin ve ehluhâ muslihûn(muslihûne).

Kelime Karşılaştırma
ve mâ kâne : ve olmadı
rabbu-ke : senin Rabbin
li yuhlike : helâk edici
el kurâ : beldeler, ülkeler
bi zulmin : zulüm ile
ve ehlu-hâ : ve halkı
muslihûne : ıslâh eden kimseler
Meal Yazanlar
Ayet Mealleri

 Diyanet İşleri = Rabbin, halkları salih ve ıslah edici kimseler iken memleketleri zulmederek helâk etmez.

 Abdulbaki Gölpınarlı = Rabbin, ahâlisi, birbirini ıslâh edip duran şehirleri zulümle helâk etmez.

 Abdullah Parlıyan = Yoksa senin Rabbin birbirlerine karşı dürüst davranıp haksızlık yapmadıkları ve insanlık dışı tarzda davranmadıkları sürece toplumları haksız yere yok edecek değildir.

 Adem Uğur = Halkı iyi olduğu halde Rabbin, haksızlıkla memleketleri helâk etmez.

 Ahmed Hulusi = Senin Rabbin, sâlih (dürüst) insanların yaşadıkları bölgeleri, haksız olarak helâk edecek değildir!

 Ahmet Tekin = İdarecileri, halkı iyi ve ıslah iken, din ve dünya işlerini, sosyal ilişkilerini düzelterek, geliştirerek yaşarlarken, senin Rabbin zulm ile bir memleketi helâk edecek değildir.

 Ahmet Varol = Rabbin, ahalisi ıslah edici iken o beldeleri haksız yere helak edecek değildi.

 Ali Bulaç = Halkı, ıslah eden kimseler iken, senin Rabbin o ülkeleri zulm ile helak edecek değildi.

 Ali Fikri Yavuz = Memleketlerin halkı, zulümden berî bulundukları halde, Rabbin, asla o memleketleri zulümle helâk etmez.

 Ali Ünal = Rabbin, halkı (hem kendi nefislerini hem de toplumu) ıslahla meşgul bulunan ve hakka, hukuka riayetkâr herhangi bir memleketi helâk etmek gibi bir zulmü asla işlemediği gibi, işleyecek de değildir.

 Bayraktar Bayraklı = Halkı ıslah edici olduğu halde Rabbin haksız yere memleketleri helâk etmez.

 Bekir Sadak = Rabbin, kasabalarin halki islah olmusken, haksiz yere onlari yok etmez.

 Celal Yıldırım = Rabbin, halkından, kendilerini (ve çevrelerini) düzeltenler bulundukça kasabaları haksız yere yok edecek değildir.

 Cemal Külünkoğlu = Yoksa senin Rabbin, halkı dürüst davrandıkları sürece, bir toplumu asla helak etmez.

 Diyanet İşleri (eski) = Rabbin, kasabaların halkı ıslah olmuşken, haksız yere onları yok etmez.

 Diyanet Vakfi = Halkı iyi olduğu halde Rabbin, haksızlıkla memleketleri helâk etmez.

 Edip Yüksel = Halkı erdemli davrandığı sürece, Rabbin kentleri yok edecek değildir.

 Elmalılı Hamdi Yazır = Rabbın da o memleketleri ahalisi muslihler iken zulmile helâk edecek değildi ya

 Elmalılı (sadeleştirilmiş) = Rabbin ahalisi iyi gidişatlı olan o memleketleri haksızlık yapacak helak edecek değildi ya!

 Elmalılı (sadeleştirilmiş-2) = Senin Rabbin, halkları iyi ve ıslahatçı iken, o memleketleri haksız yere helak edecek değildir.

 Gültekin Onan = Ahalisi (ehli) ıslah eden kimseler iken, senin rabbin o ülkeleri zulm ile helak edecek değildi.

 Harun Yıldırım = Halkı, ıslah eden kimseler iken, senin Rabbin o ülkeleri zulüm ile helak edecek değildi.

 Hasan Basri Çantay = Senin Rabbin — ehâlîsi (hem nefislerini, hem yekdiğerini) ıslaahedib dururken de — O memleketleri (sırf) şirk yüzünden helak edecek değildi ya.

 Hayrat Neşriyat = Rabbin o şehirleri, ahâlisi (kendi hâllerini ve diğer insanları) ıslâh eden kimseler iken, zulümle helâk edecek değildi.

 İbni Kesir = Kasabaların halkı ıslah edilip dururken Rabbın haksız yere onları helak etmez.

 Kadri Çelik = Halkı ıslah eden kimseler iken, senin Rabbin o ülkeleri zulüm ile helak edecek değildi.

 Muhammed Esed = Yoksa, senin Rabbin, halkı (birbirlerine karşı) dürüst davrandıkları sürece, bir toplumu (sırf) (çarpık inançları) yüzünden asla helak etmez.

 Mustafa İslamoğlu = Değilse, senin Rabbin halkı (birbirlerine karşı) doğru dürüst davrandığı sürece, (sadece) sapık inançları yüzünden uygarlıkları helak etmez.

 Ömer Nasuhi Bilmen = Ve senin Rabbin, ahalisi muslih kimse oldukları halde şehirleri bir zulüm sebebiyle helâk eder olmadı.

 Ömer Öngüt = Halkı ıslah olmuş (sâlih ve ıslahtan yana) kimseler olsaydı, Rabbin o memleketleri haksız yere helâk edecek değildi.

 Şaban Piriş = Rabbin, halkı dürüst olan ülkeleri haksız yere helak edecek değildir.

 Sadık Türkmen = Rabbin, o ülkeleri haksız yere helâk edecek değildi; yöre halkı ıslah edici olsaydı!..

 Seyyid Kutub = Sözkonusu şehirlerin halkları doğru yoldayken, Rabbin oraları haksızlıkla helak etmiş değildir.

 Suat Yıldırım = Rabbin, halkı dürüst hareket eden, hem kendi nefislerini, hem de birbirlerini düzeltmeye çalışan diyarları, haksız yere asla helâk etmez.

 Süleyman Ateş = Halkı uslu kimseler olsaydı, Rabbin o kentleri, zulüm ile helâk edecek değildi.

 Tefhim-ul Kuran = Halkı, ıslah eden kimseler iken, senin Rabbin o ülkeleri zulm ile helak edecek değildi.

 Ümit Şimşek = Yoksa Rabbin, ahalisi düzgün kimseler olduğu halde beldeleri haksız yere helâk edecek değildi.

 Yaşar Nuri Öztürk = Halkı iyilik ve barış sevenler olsaydı, Rabbin o kentleri/medeniyetleri zulümle helâk edecek değildi ya!

 İskender Ali Mihr = Ve senin Rabbin, halkı ıslâh edici olan beldeleri zulüm ile helâk edici olmadı.

 İlyas Yorulmaz = Bir şehrin toplumu (inansın veya inanmasın), doğru ve yararlı davranışlarda bulunduğu sürece, senin Rabbin o şehri haksız yerer (zulüm ile) yok edecek değildir.